Fed, Avrupalı mevkidaşlarına göre biraz farklı bir duruş sergilemiştir. ABD'de Tüketici Fiyat Endeksi'nde (CPI) hafif bir düşüş yaşanmasına rağmen, çekirdek enflasyon ısrarcı kalmıştır, bu da Fed'in para politikasını gevşetme konusunda temkinli davranmasına yol açmıştır.

Fed'in tercih ettiği enflasyon ölçümü olan çekirdek CPI, yıldan yıla %4 seviyesinde sabit kalmıştır. Faiz oranlarına gelince, Fed faiz oranlarını %5.25 - %5.50 aralığında sabit tutmuş ve 2024 sonuna kadar faiz indirimleri öngörülmektedir. Ancak, Fed Başkanı Jerome Powell, politika hafifletme konusunda spekülasyon yapmanın erken olabileceğini belirtmiştir.

Avrupa Merkez Bankası (ECB): ECB, mevduat ve refinansman oranlarını sırasıyla %4.00 ve %4.50'de sabit tutmuştur. Euro Bölgesi'ndeki enflasyon, %2.00 hedefine daha yakın olup, 2025 yılına kadar bu hedefin karşılanacağı öngörülmektedir.

ECB, faiz oranlarının düşürülme zamanlaması ve hızında işgücü piyasası koşullarının önemini vurgulamaktadır. ECB'nin mevcut duruşu, faiz oranlarını "gerekli olduğu sürece yeterince kısıtlayıcı seviyelerde" tutmaktır ve 2023 sonunda enflasyonun geçici bir artış göstermesi beklenmektedir, bu da özellikle Almanya'daki ücret artışları tarafından yönlendirilmektedir.

İngiltere Merkez Bankası (BoE): BoE'nin Para Politikası Komitesi, banka oranını %5.25'te tutma kararı almış, bazı üyeler ise oranın %5.50'ye çıkarılmasını desteklemiştir.

BoE, yıl sonuna kadar başlıca enflasyonun %4.5 civarında kalmasını beklemektedir, bu da %2'lik hedefin oldukça üzerindedir. BoE'nin duruşu, para politikasının uzun bir süre kısıtlayıcı kalacağı yönündedir ve yakın gelecekte faiz oranı indirimleri üzerine bir tartışma yapılmamıştır. Enflasyonun ısrarcılığı BoE için hala bir endişe kaynağıdır.