AK Parti Grup Başkanvekili Bülent Turan, yaptığı açıklamada, Rabia'nın milletin birliğini, devletin tekliğini ifade ettiğine işaret etti. "Bu sembolün kullanılmasını istemeyen Kemal Kılıçdaroğlu, 'tek devlet, tek Vatan, tek millet, tek bayrak' ilkelerinin hangisinden rahatsız oluyor?' diye soran Turan, CHP'nin şu ana kadar PYD'nin, Esed'in gönüllü sözcülüğünü yaptığına şahit olduklarını bildirdi.

Bülent Turan, şöyle devam etti: "Şimdi Sisi'nin de gönüllü sözcüsü olmaya terfi etmişler. Ak Parti olarak CHP ile olan temel farkımız da burada ortaya çıkıyor. AK Parti, dünyanın neresinde bir mazlum, mağdur varsa onun sözcüsü olurken, CHP nerede bir zorba ve zalim varsa onun sözcülüğünü yapıyor. Bu tesadüfi bir şey olmasa gerek. Önüne konulan her metni okumak, kulağına üflenen her sözü söylemek liderlik değildir.

CHP nasıl ki burada 'kontrollü darbe' diyerek FETÖ'nün dilini kullanıyorsa, Mısır için de Müslüman Kardeşlere 'terörist' diyerek Sisi'nin dilini kullanıyor. İhvan gibi şiddet dışı bir yol izleyerek siyaset yapan gruplara terörist yaftası yapıştırmak El Kaide, DEAŞ gibi terör örgütlerine kapı aralama tehlikesine sahiptir. Bu kirli dil, CHP'de karakter sorununa dönüşmüş durumda. CHP lideri, Müslüman Kardeşlerin terör örgütü olduğunu iddia ediyorsa, geçtiğimiz yıl Temmuz ayında Yemen Müslüman Kardeşlere mensup olduğu herkesçe bilinen Tevekkül Kerman'la neden görüştü? Bu tutarsızlığını ne şekilde açıklıyor?"

AK Parti Grup Başkanvekili Turan, terörist cenazelerine katılan, onlar için yapılan yürüyüşlere en önde eşlik eden milletvekillerini baş tacı eden partinin CHP olduğunu belirterek, "Terör destekçiliği konusunda en son ders vermesi gereken parti CHP'dir. Ümit ederiz ki Atatürk'ün kurucusu olduğu parti kendi dinamikleriyle bu tutarsızlığa bir son verir." ifadesini kullandı.