Akşener: 'Hiçbir gizli görüşme yapmadım'

Akşener: 'Hiçbir gizli görüşme yapmadım'

Meral Akşener: Yeni sistemde milletvekili adayı olmayacağım. İyi Parti'nin kuruluş sürecinde, hiçbir yabancı misyon temsilcisi ile görüşmedim.

Yeniçağ yazarı Arslan Bulut, İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener'in "Yeni sistemde milletvekili adayı olmayacağım" dediğini aktardı. Bulut, "Akşener'in önceliğinin İyi Parti'nin parlamentoda çok güçlü ve nitelikli bir kadro ile temsil edilmesi" olduğunu söyledi. 


Arslan Bulut'un "Akşener: 'Bu gücü heba etmeyelim!" başlığıyla yayımlanan (11 Kasım 2017) yazısı şöyle:


Beyin kanaması geçiren ve Bakırköy Dr. Sadi Konuk Devlet Hastanesi'nde tedavi altına alınan Yeniçağ muhabiri Salim Yavaşoğlu'nu ziyaretten çıkmıştım. İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener aradı ve odatv'de yayınlanan KRT'de Çağlar Cilara'nın programındaki sözlerimle ilgili haberi okuduğunu, partisinin kuruluş süreciyle ilgili tartışmalar hakkında bilgi vereceğini belirtti. 

Akşener, program çalışmalarına kendisinin bizzat katılmadığını, ilk program metninin, Google Driver üzerinde tartışmaya açılması, bu sırada herkesin kendi düşüncesine göre katkı yapması, çıkarmalar veya ilavelerde bulunması gibi daha önce siyasi partilerde hiç yapılmamış bir çalışma tarzıyla hazırlandığını anlattı.

Akşener, henüz Bursa'daki program toplantısı yapılmadan basına verilen metnin, Abdülbaki Erdoğmuş'un bildirisinin taslağa ek yapılmış hali olduğunu, kendi söylemlerinde hiç bulunmayan "eşit vatandaşlık" kavramının da bu sırada program metinlerinden birine girdiğini doğruladı ve bu yüzden kendisinin isteğiyle bir büroda faaliyet gösteren ekiple yollarını ayırdıklarını söyledi; verdiğim ismi de teyit etti.

Tabii programın son halinde bu kavram yok ama ilk yayınlanan metinde bulunduğunu Prof. Dr. Yusuf Halaçoğlu fark ederek çıkarmış.

Akşener, "Programa sokulmak istenen 15 sayfalık bölüm, Abdullah Öcalan'ın 'konfederasyon modeli' ve 'bölgesel çözüm' dediği görüşlerin akademik dille yazılmış haliydi. Bu bölüm, cumhuriyetin kuruluş değerlerini esas alan ve genelde iyi yazılmış olan programın bütünüyle de ters düşüyordu." tespitimin de doğru olduğunu, bunları kabul etmelerinin düşünülemeyeceğini, Bursa'da katılan herkesin katkıda bulunduğu, tartışmalı, entelektüel seviyesi yüksek, demokratik bir program toplantısı yapıldığını ve tüzükte de asıl yetkinin genel başkana değil, partinin yetkili kurullarına bırakıldığına işaret etti.

Akşener, İyi Parti'nin çok önemli bir seçmen potansiyeli yakaladığını, ciddi bir kamuoyu araştırma şirketine yaptırdıkları ankette "oy vereceğim" diyenlerin yüzde 19 civarında olduğunu, buna yakın bir oranda da "oy verebilirim" diyenler bulunduğunu, Türkiye'nin geleceği adına bu şansın iyi değerlendirilerek bu gücün ve emeklerin heba edilmemesi gerektiğini söyledi.

Partisinin resmi kuruluş sürecinde çok ciddi bir engelleme yapılacağını öğrendiğini, bu sorunu aşmak için bizzat girişimde bulunduğunu anlatan Akşener, yazılmamak kaydıyla önemli bilgiler verdi.

Akşener, yeni sistemde kendisinin milletvekili adayı olmayacağını da belirterek, "Benim önceliğim, İyi Parti'nin parlamentoda çok güçlü ve nitelikli bir kadro ile temsil edilmesidir." dedi ve uyarılarımın yerinde ve zamanında olduğunu, eleştirilerden çok faydalandığını belirtti.

Akşener, son olarak "Bakın ne söyleyeceğim, İyi Parti'nin kuruluş sürecinde, hiçbir yabancı misyon temsilcisi ile görüşmedim, ayrıca hiçbir gizli görüşme de yapmadım." dedi.

Akşener, bu sözlerle herhalde "Proje Parti" eleştirilerine cevap vermek istedi.

***

Tayyip Bey'e Misakı Milli sorusu!

Tayyip Erdoğan, "Birileri çıkmış biz Atatürk'e Atatürk dedik diye bir sürü senaryolar yazıyor. Söylemi Marksist, faşist çevrelerin tekeline mi bırakacağız." dedi.

İyi de daha düne kadar "Atatürk" demeye diliniz varmıyordu. Üstelik "iki sarhoş"tan bahsediyordunuz. Şimdi Cumhurbaşkanı olarak, hatadan dönmeniz, Türkiye'nin kurucusuna sahip çıkmanız bizi çok memnun eder. TRT'de hâlâ çizgi filmde bile kötü adamla Atatürk eşleştiriliyor? Önce kadrolarınızı eğitmeniz gerekiyor mu?

Yine "Ülkemizin bugün güney sınırlarında yaşadığı güvenlik sorunlarının en önemli sebebi, Misakımilli'den verilen tavizlerdir." diyorsunuz. O zaman da Şeyh Sait isyanı ile devletin tamamı çökertilmek istenmişti. Türkiye, Kerkük-Musul'u bu yüzden kaybetmişti. Bunu niye söylemiyorsunuz?