Türkiye’de ekonomik dinamiklerin hızla değiştiği bir dönemde, altın ve para piyasaları uzmanı İslam Memiş, finans dünyasında yaşanan son gelişmeleri ve geleceğe dair öngörülerini paylaştı. Memiş, özellikle altın piyasasında yaşanan belirsizliklere ve döviz kurlarındaki dalgalanmalara dikkat çekerek, Türkiye’deki düğünlerde bir geleneğin sona erdiğini ilan etti: hediyelik altın devri artık kapandı.

Memiş’in haftalık değerlendirme videosunda altın tarafında yaşanan belirsizliğe vurgu yapması, piyasalardaki dalgalanmaların sadece yatırımcılar için değil, aynı zamanda toplumun genelini de etkileyebileceğinin bir göstergesi olarak değerlendirildi. Gram altın fiyatlarındaki rekor seviyeler, gelecek için karamsar bir tablo çiziyor gibi görünse de, Memiş’in döviz ve altın tahminleri, ekonomi yönetimi ile piyasa arasındaki zıtlıkları ve potansiyel çatışmaları ortaya koydu.

Dolar ve euro tahminlerine değinen Memiş, doların 32.20 lira seviyesinde olduğunu ve yükseliş trendinin devam ettiğini belirtti. Ekonomi yönetiminin döviz kurlarının yükselmesine müdahale edeceğini açıklamasına rağmen, piyasanın bu yönde beklentiler içinde olmadığını ve doların 40-45 bandına yükseleceğini öngördüğünü ifade etti. Enflasyon oranları konusunda da benzer bir zıtlık olduğunu, ekonomi yönetiminin yüzde 36 enflasyon açıklamasına karşın, piyasanın yüzde 50’nin altında bir oranın zor olacağını düşündüğünü söyledi.

Altın piyasasında ise Memiş, ons altın ve gram altın fiyatlarında geri çekilme beklentisi olduğunu, ancak bu düşüşün ardından hızlı bir yükselişle rekorların tazelendiğini belirtti. Gram altın fiyatlarının bu yıl içinde 3000 lirayı görebileceğini öngördüğünü ve her ay rekorların sürpriz olmayacağını ifade etti.

Darphane’nin arz tarafındaki problemlerine de değinen Memiş, çeyrek altın ve cumhuriyet altınında işçiliklerin olduğunu ve piyasada 1 gram altının bulunmadığını dile getirdi. Gelecekte fiziki altından uzaklaştırılan bir toplumun oluşabileceğini ve tarihin kendisini bu konuda haklı çıkardığını söyledi.

Memiş, Türkiye’de düğünlerde altın devrinin kapandığını ve artık hediyelik altın devrinin sona erdiğini vurguladı. Bakanlığın geçen yıl 0.25 ve 0.50 gram altın işçiliklerini yasaklamasının ardından, piyasada işçilikten kaynaklı altın bulunmadığını belirtti. Gün gelecek paranın olacağını ama altın çeşidinin çok az olacağını ve yüksek maliyetli olacağını ifade etti. Türkiye’de bir devrin kapandığını ve bundan sonra torunlarımızın altını ancak müzelerde görebileceğini söyledi.

Bu analiz, Türkiye’deki ekonomik ve sosyal değişimlerin yanı sıra, küresel finans piyasalarındaki dalgalanmaların toplum üzerindeki etkilerini de gözler önüne seriyor. İslam Memiş’in öngörüleri, yatırımcılar ve vatandaşlar için önemli bir rehber niteliğinde olabilirken, aynı zamanda gelecekteki finansal stratejilerin şekillendirilmesinde de kritik bir rol oynayabilir.