Bankaların faiz oranlarını arttırabilme ihtimali! Vadeli mevduatları büyütme rekabetine nelere sebep olacak?
Bankalar, Merkez Bankası'nın son aldığı Kredi Kurulu Toplantısı kararı nedeniyle vadeli mevduatlarını artırma rekabetine girebilir ve vadeli mevduat faizlerini yükseltebilir. Bu gelişme, uzmanlar tarafından dikkate değer olarak değerlendiriliyor.
Merkez Bankası, son KKM kararıyla politika faizini artırmıştı. Bu karar, bankalara likidite maliyetini etkilemiş olabilir ve bankaların maliyetleri artmış olabilir. Bu durumda, bankalar, yüksek maliyetleri karşılamak ve müşterileri çekmek amacıyla vadeli mevduat faizlerini yükseltebilirler.
Bu rekabetçi ortamda, bankaların vadeli mevduat faizlerini artırması, tasarruf sahipleri için çekici bir seçenek haline gelebilir. Yüksek vadeli mevduat faizi, tasarruf sahiplerine daha yüksek getiri sunarken, aynı zamanda bankalar için de kaynak maliyetini artırabilir.
Merkez bankası düzenlemeleriyle vadeli mevduat faizleri yükselebilir
Merkez Bankası'nın düzenlemeleri, döviz cinsinden olan mevduat hesaplarının azaltılmasını hedefliyor. Uzmanlar, bu düzenlemelerin bankaların vadeli mevduat faizlerini yükseltmesine neden olabileceğini belirtiyor.
Son verilere göre, toplam döviz cinsinden olan hesapların büyüklüğü 3 trilyon 357 milyar TL'ye ulaşmış durumda. Bu hesapların yaklaşık % 20'si Türk Lirası'na dönen hesaplardan oluşurken, geri kalan yüzde 80'lik kısım ise Döviz Dönüşümlü Kur Korumalı Mevduat hesaplarından oluşuyor.
Hükümetin belirlediği hedeflere göre, bu döviz hesaplarının en az % 15 oranında azaltılması planlanıyor. Bu durumda bankalar, vadeli mevduat faizlerini yükselterek rekabet edebilirler.
Türk hisse senetlerinde oynaklık artabilir
Türk hisse senetlerinde mevduat faizlerindeki yükseliş senaryosu kaynaklı oynaklığın bir miktar artabileceği belirtiliyor. Finansal analistler, piyasada denge faiz oranının belirlenmesiyle birlikte bu geçiş sürecindeki oynaklığın yüksek olmasını beklemediklerini ifade ediyor.
Türk hisse senetlerine yönelik orta vade pozitif görüşün ise devam ettiği belirtilerek, fiyatlamada olumsuz etkilerin azaldığı ve farklı gündem başlıklarının konuşulduğu bir ortama geçildiği ifade ediliyor. Türk bankacılık sektörünün ise denge faiz oranı konusunda zorluk yaşamayacağı düşünülüyor.