Çin 'savaşırız’ demişti! ABD meydan okurcasına savaş gemisi gönderdi

Çin 'savaşırız’ demişti! ABD meydan okurcasına savaş gemisi gönderdi

Çin'in 'Bölgedeki güvenlik meselesini karmaşık bir hale getirmeyin' uyarısından hemen sonra ABD'nin güdümlü seyir füzeleriyle donatılmış savaş gemisi, meydan okurcasına Tayvan Boğazı'ndan geçti.

Çin ordusu ABD’yi Tayvan’dan uzak durması konusunda uyararak, gerekirse adayı anakaradan ayırma girişimlerini önlemek için güç kullanacağı tehdidinde bulunmuştu.

Ulusal savunma ile ilgili yayımlanan yeni bildiride, "ABD, Asya-Pasifik bölgesinde askeri ittifaklarını güçlendiriyor. Askeri güvenliği ve bölgesel güvenliği daha da karmaşık hale getiriyor. Çin Halk Ordusu (PLA) Tayvan'ı Çin'den ayırmaya ve ulusal birliği ne pahasına olursa olsun baltalamaya çalışan herkesi kararlı bir şekilde yenecektir" ifadelerine yer verildi.

“ABD isterse sonuna kadar savaşırız''

Haziran ayında Savunma Bakanı Wei Fenghe ABD'de tarafına, ''Ordumuz Tayvan'ı anakaradan ayırmaya çalışma girişimlerine ne pahasına olursa olsun izin vermeyecektir. Çin savaş istemiyor, ama ABD isterse sonuna kadar savaşırız'' uyarısında bulunmuştu.

ABD seyir füze kruvazörü meydan okurcasına geçti

Çin'in Tayvan konusunda ABD'yi uyardığı bildiriden sadece bir gün sonra, ABD'nin USS Antietam (CG-54) güdümlü seyir füze kruvazörü, Tayvan Boğazı'ndan geçti.

Çin'in defalarca yaptığı uyarıları rağmen, konuya ilişkin açıklama yapan ABD Donanması'nın Yedinci Filo sözcüsü Kil Doss, ABD'nin dar su yolu (Tayvan Boğazı) geçişini kullanmaya devam edeceğini belirtti.

Çin, Washington'un Tayvan'a 2,2 milyar dolarlık silah satışını onaylamasının ardından bu ayın başlarında Tayvan kıyılarında askeri tatbikatlar düzenleyerek gözdağı verdi. Ayrıca Tayvan'a silah satan ABD'li şirketlere yaptırım uygulamakla tehdit etti.

Tayvan meselesi

Japonya'nın 1895 yılındaki savaşta Çin'i yenilgiye uğratarak el koyduğu Tayvan Adası'ndan, mağlubiyetle ayrıldığı İkinci Dünya Savaşı sonrası çekildi. Savaş sonrası Çin'de, koministlerle milliyetçiler arasında iç savaş başladı. 1949 yılında Mao Zedong öncülüğündeki Çin Kominist Partisi'nin iktidarı almasıyla, Milliyetçi Parti yanlıları kaçarak Tayvan Adası'na sığındı. Kominist Parti yönetimindeki Çin Halk Cumhuriyeti'nden adaya kaçan milliyetçiler 1912 yılında kurulan Çin Cumhuriyeti'nin burada devam ettiğini savunurken, Kominist Parti Tayvan'ı ülkenin özerk bir bölgesi olarak görmeye devam etti.

Ülkede ortaya çıkan iki farklı siyasi otoritenin neden olduğu gerilim ve karmaşa 1971'deki Birleşmiş Milletler (BM) kararıyla yeni bir boyut kazandı. BM siyasi otorite olarak tanıdığı Çin Cumhuriyeti (Tayvan) yerine siyasi otorite olarak Çin Halk Cumhuriyetini tanıma kararı aldı. Karar sonrası Tayvan, bağımsızlık arayışını dönemsel farklılıklarla sürdürdü. 2005 yılında Çin Ulusal Kongresi'nin yürürlüğe koyduğu ''ayrılma/bölünme karşıtı kanun'' (Anti-secession Law) ile Tayvan'a karşı sürdüreceği tutumu açık bir şekilde ortaya koydu.