Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Büyüme Modeli Çöktü mü? Şimşek'ten İtiraf Gibi Açıklama
Mehmet Şimşek, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın büyüme modelinin işe yaramadığını itiraf etti. İhracata dayalı değil, iç talebe yani harcamaya dayalı büyüdük dedi. Bu da cari açık ve enflasyonu arttırdı. Peki bu büyümeden kim faydalandı? Servet dağılımı raporu...
Türkiye ekonomisinin yeni kaptanı Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın büyüme modelinin işe yaramadığını üzeri kapalı bir şekilde itiraf etti. Şimşek, ihracata dayalı değil, iç talebe yani harcamaya dayalı büyüdük dedi. Bu da cari açık ve enflasyonu arttırdı. Peki bu büyümeden kim faydalandı? Servet dağılımı raporu ve işsizlik verileri şaşırtıcı gerçekleri ortaya koyuyor.
Erdoğan’ın Büyüme Modeli Nedir?
Cumhurbaşkanı Erdoğan, ekonomide en çok önem verdiği rakam büyüme. Büyümeye dayalı ekonomi modelinde ihracat yapılsın diye Türk Lirası ucuzlatıldı, kur arttı, enflasyon patladı ama gelinen tabloda ekonominin yeni kaptanı Mehmet Şimşek ‘’büyüdük ama ihracata dayalı değil. iç talebe yani vatandaşın para harcamasına dayalı büyüdük’’ dedi. Bu büyümede enflasyon ve cari açığı artırdı diye de şikayet etti.
Erdoğan’ın büyüme modeli, ‘’faiz sebep enflasyon sonuç’’ tezine dayalı yatırım, üretim, ihracat ve istihdamla büyüme Türkiye Ekonomi modelidir. Bu modele göre; Türkiye’ye katma değeri yüksek ürün üretmek değil, ucuz işçilik üzerinden ihracat modeli kurgulanmıştır. Erdoğan, bu modelle 2023 yılında %9’u aşacak bir büyüme oranına ulaşmayı hedeflediklerini söylemişti.
Şimşek’ten İtiraf Gibi Açıklama
Hazine ve Maliye Bakanı Şimşek ise başta Erdoğan olmak üzere iktidardaki pek çok isimden farklı olarak, ihracata dayalı değil iç taleple büyüdük dedi. Bunun da enflasyonu arttırdığını sözlerini rakamlarla destekledi. 2016 yılında Türkiye %3,3 büyürken enflasyon tek hanede yüzde 8.5’tü. 2022 yılını Türkiye %11,4’lük rekor bir büyüme ile kapattı ama enflasyonda çok yüksek, %64,27 oldu.
Şimşek’in iç taleple büyümeden kastı vatandaşın para harcamasıdır. Bu açıklamalar tam da İsviçre’deki bir bankanın servet dağılımı raporunun üzerine geldi. 2022 yılı verilerine ve o rapora göre Türkiye nüfusunun %1’i yani 850.000 kişi toplam 1 trilyon 41 milyar dolarlık servetin %39,5’ine sahip. Nüfusun %80’inin servetten aldığı pay ise %18,7.
İşsizlik ve Tasarruf Sorunu
Türkiye’de küçük bir azınlık zenginliği elinde tutarken milyonlarca kişi de işsiz. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) son verileri açıkladı. İşsizlik 0,3 puan azalsa da hala %9,7. 3 milyon 400 bin kişi işsiz.
Bundan sonrası için de kemer sıkacağız. Yani bunu biliyoruz ama kamuda tasarruf genelgesini ısrarla dile getiriliyor. En önemli adımlardan biri çünkü krizi aşmaya çalışırken tasarruf yerine geçen ay kamu kuruluşlarının temsil ve ağırlama harcamasında taşıt kiralama harcamalarında artış olduğunu bütün öğrenmiştik. Yetmedi bugün ortaya çıktı ki kamuda kiralık uçak ve helikopterlere 7 ayda bu yılın ilk bölümünde 1,6 milyar lira harcama yapılmış. 1,6 milyar lira, el insaf!.. Sonra önümüzdeki yıl için memura %25 oranında zam teklif ediliyor.
Sonuç
Türkiye ekonomisinin yeni kaptanı Mehmet Şimşek, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın büyüme modelinin işe yaramadığını itiraf etti. İhracata dayalı değil, iç talebe yani harcamaya dayalı büyüdük dedi. Bu da cari açık ve enflasyonu arttırdı. Peki bu büyümeden kim faydalandı? Servet dağılımı raporu ve işsizlik verileri şaşırtıcı gerçekleri ortaya koyuyor. Türkiye’de küçük bir azınlık zenginliği elinde tutarken milyonlarca kişi işsiz ve yoksul. Kamuda tasarruf yapılması gerektiği söylenirken lüks harcamalar devam ediyor. Bu tablo Türkiye ekonomisinin geleceği için endişe verici.