Tianjin'deki demir cevheri piyasası, 22 Kasım'da, yılın en yüksek seviyesi olan 138 ABD dolarından ton başına 136 dolara bir düşüş yaşadı. Bu fiyat dalgalanması, Pekin'in demir cevheri piyasasına yönelik düzenleyici tedbirlerinin ve alıcıların artan tedbirli yaklaşımlarının bir sonucu olarak görüldü. Çin hükümeti, spekülatif hareketlere karşı mücadele etmek için demir cevheri piyasasında denetimi artıracağını duyurdu. Bu gelişme, bir dizi ekonomik teşvik tedbirinin ardından geldi.

Bu yılın Mayıs ayında demir cevheri fiyatları, yılın en düşük seviyesinden %38 oranında bir yükseliş gösterdi. Bu yükseliş, yüksek talep beklentileri ve arz ile ilgili riskler tarafından tetiklendi. Çin hükümetinin 1 trilyon CNY tutarında borç çıkarmayı planladığı açıklamaları, altyapı ve imalat sektörlerine yönelik yatırımların artacağına dair sinyaller verdi.

Bu, kredi verenler, madenciler ve metalürji uzmanları tarafından olumlu karşılandı. Altyapı harcamalarının, konut inşaatı sektöründeki borç krizini dengeleyeceği ve demir cevheri talebini destekleyeceği beklentisi piyasalarda hakim oldu.

Bu ekonomik hareketlilik içerisinde, Avustralyalı dev madencilik şirketi BHP'nin, yaklaşık 400 tren makinistini kapsayan endüstriyel bir eylemi onaylaması dikkat çekti. Bu karar, Avustralya'daki demir cevheri üretim ve sevkiyat faaliyetlerini etkileyebilir, böylece global demir cevheri arzında önemli değişikliklere yol açabilir.

Pekin'in düzenleyici hamleleri ve Çin'in altyapı projelerine yönelik büyük ölçekli teşvik planları, demir cevheri piyasasında önemli bir etken olarak kalmaya devam ediyor. Piyasa analistleri ve yatırımcılar, bu gelişmeleri yakından takip ederken, gelecek aylarda demir cevheri fiyatlarının seyrini belirleyecek olan bu faktörlerin etkilerini değerlendiriyor. Bu, global ekonomi için kritik bir dönüm noktası olabilir, zira demir cevheri, dünya genelindeki inşaat ve imalat sektörleri için temel bir hammadde olarak kabul ediliyor.