Türkiye'nin tarım ve finans sektöründe yeni bir dönüm noktası oluşturan bir gelişme yaşandı. DenizBank, Kahramanmaraş ve çevresinde meydana gelen yıkıcı depremlerin ardından, bölgenin tarım sektörüne ve halkına destek olmak için önemli bir finansman paketi açıkladı. Banka, Uluslararası Finans Kurumu (IFC), Fransız Kalkınma Ajansı iştiraki Proparco ve Güneydoğu Avrupa için Avrupa Fonu (EFSE) ile birlikte 118 milyon dolarlık bir kaynak sağlayacak. Bu finansman, bölgedeki tarımsal iş gücünün devamlılığını sağlamak, üretimi sürdürmek ve yaşam koşullarını iyileştirmek amacıyla kullanılacak.

DenizBank Hazine, Finansal Kurumlar ve Yatırım Grubu Genel Müdür Yardımcısı ve İcra Komitesi Üyesi Bora Böcügöz, yaptığı açıklamada, tarım sektörünün ülke geleceği için kritik öneme sahip olduğunu vurguladı. 20 yıldır küçük ölçekli çiftçilere destek verdiklerini belirten Böcügöz, bu finansmanın, depremden etkilenen çiftçilerin yeniden hayata dönmelerine ve ekonomik olarak güçlenmelerine katkıda bulunacağını ifade etti.

Böcügöz, ayrıca, bireysel müşterilere yönelik finansman desteğiyle depremin ilk anlarından itibaren bölge halkının yanında olduklarını belirtti. Mayıs ayında gerçekleştirilen yurt dışı havale akımlarına dayalı seküritizasyon işlemi ve Eylül ayında Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası (EBRD) ile yapılan iş birliği sayesinde, bölgedeki bireylere ve işletmelere önemli krediler sağlandığı bilgisini paylaştı.

Bu son finansmanla birlikte, banka, deprem bölgesinin kalkınmasına yönelik yurt dışından edindiği kaynakları 330 milyon dolara çıkararak, hem tarımın geleceğine hem de insanların yaşam koşullarının iyileşmesine katkı sağlamaya devam ediyor.

Bu girişim, Türkiye'nin deprem sonrası toparlanma sürecinde, tarım sektörünün ve bölge halkının karşılaştığı zorlukları hafifletmeye yönelik önemli bir adım olarak görülüyor. DenizBank'ın bu hamlesi, sadece finansal destek sağlamakla kalmayıp, aynı zamanda bölgesel kalkınmayı destekleyerek uzun vadeli pozitif etkiler yaratmayı hedefliyor. Bu stratejik ve duyarlı yaklaşım, Türkiye'nin tarım sektöründe sürdürülebilirliği ve direnci artırma yolunda önemli bir örnek teşkil ediyor.