Sokak ortasında, pompalı tüfekle başından vurularak hayata veda etti. Bu akıl almaz olay, adeta bir korku filmini aratmayan detaylarla dolu. Peki, bu trajedinin ardındaki sır perdesi nasıl aralandı?

Olay, gece saatlerinde bir mahallenin dar sokaklarında patlak verdi. Bir çocuk annesi olan 26 yaşındaki genç kadın, erkek arkadaşıyla birlikte bir tanıdıklarının evine misafir olmuştu. Ancak, neşeli başlayan bu ziyaret, kısa sürede bir kâbusa dönüştü. İddialara göre, ev sahibi, genç kadına karşı uygunsuz davranışlarda bulundu. Ortam gerildi, tartışmalar alevlendi ve genç kadın ile erkek arkadaşı, bu tatsız durumu daha fazla sürdüremeyerek evi terk etti. Ama bu, hikayenin sonu değildi.

Sokakta yürüyen çifte, evden ayrıldıktan sonra bir gölge gibi takip eden ev sahibi, elinde pompalı tüfekle ortaya çıktı. Hiçbir uyarı olmadan, genç kadına ateş açtı. Başına isabet eden kurşunlar, genç kadını yere serdi; hayat, bir anda ellerinden kayıp gitti. Katil zanlısı, cinayetin ardından hızla olay yerinden kaçtı, geride yalnızca şok içinde bir mahalle ve kırılan hayaller bıraktı.

İhbar üzerine olay yerine koşan sağlık ekipleri, genç kadının hayatını kaybettiğini belirledi. Polis, sokakları kordon altına alarak titiz bir inceleme başlattı. Çevrede şaşkınlık ve korku hakimken, ekipler her detayı mercek altına aldı. Genç kadının cansız bedeni, otopsi için Adli Tıp Kurumu’na gönderilirken, kaçan şüpheli kısa sürede polise teslim oldu. Ancak bu teslimiyet, olayın vahametini hafifletmedi; çünkü şüphelinin geçmişinde, çok sayıda suç kaydı olduğu ortaya çıktı. Bu gerçek, mahallede öfke ve hayal kırıklığını daha da körükledi.

Olay, 26 Nisan 2025’te, saat 22.45 sıralarında, İstanbul’un Ümraniye ilçesine bağlı Finanskent Mahallesi, 3125’inci Sokak’ta yaşandı. Hayatını kaybeden genç kadının adı Yazgülü Coşkun’du; şüpheli G.Ç. ise, iddiaya göre sarkıntılık ettiği Coşkun’u pompalı tüfekle vurarak öldürdü. Bu trajedi, sadece bir aileyi değil, tüm toplumu derinden sarsarken, adalet arayışı sürüyor.