Gazze ve Kudüs'te bulunan iki büyük hastane, Al-Shifa ve Al-Quds, İsrail'in bombardımanı ve yakıt ile ilaç eksikliği nedeniyle yeni hastaları kabul edemeyecek duruma geldi. Hastane personeli, hastaların ölüm riskiyle karşı karşıya olduğunu belirtiyor. İsrail, Hamas'ın hastaneleri komuta merkezi olarak kullandığını ve bölgedeki militanlara yönelik operasyonlarını sürdürdüğünü savunuyor. Bu iddialara karşın, Hamas ve hastane yetkilileri, silahlı grupların hastanelerde saklandığı yönündeki suçlamaları reddediyor.

Hastanelerin bombardımanı sonucu, prematüre bebeklerin kuvözlerden alınıp, sıradan yataklara yerleştirildiği ve hastane personelinin sınırlı enerji kaynaklarını kullanarak ortamı ısıtmaya çalıştığı bildirildi. Dr. Ahmed El Mokhallalati, durumun çok riskli olduğunu ve bebek kayıplarının artmasından endişe ettiklerini ifade etti.

İsrail'in Al-Shifa Hastanesi'ne yönelik saldırılarının ardından, Gazze Sağlık Bakanlığı Sözcüsü Ashraf Al-Qidra, İsrail ateşinin hem tıp görevlilerini hem de sivilleri dehşete düşürdüğünü belirtti. İsrail, Hamas'ın hastaneleri komuta merkezleri olarak kullandığını ve İsrail'de rehin alınan yaklaşık 200 kişiyi kurtarmak için bu tesisleri hedef almak zorunda olduğunu iddia ediyor. Hamas ise hastaneleri bu şekilde kullandığı iddialarını yalanlıyor.

İsrail ordusu, Hamas'ın Al-Shifa Hastanesi ile ilgili tutumunu eleştiren bir Filistinli yetkilinin, rehinelerin serbest bırakılması konusundaki müzakereleri askıya aldığını bildirdi. İsrail, Hamas'a baskı yapmanın rehineleri kurtarmanın tek yolu olduğunu savunurken, Hamas veya İsrail'den konuyla ilgili hemen bir yorum gelmedi.

İsrail ordusu, Al-Shifa Hastanesi'nden bebeklerin tahliyesine yardımcı olacağını duyurdu, ancak Al-Qidra, bebeklerin güvenliğe nasıl ulaştırılacağı konusunda bilgilendirilmediklerini söyledi. Toplamda 45 bebeğin bulunduğu hastanede üç bebeğin öldüğü bildirildi. İsrail Başbakanı Benjamin Netanyahu, hastaneye yakıt teklif edildiğini, ancak reddedildiğini belirtti, ancak detay vermedi.

Dr. Mohammad Qandil, Nasser Hastanesi'nde doktor olarak görev yapmakta ve Al-Shifa Hastanesi'ndeki meslektaşlarıyla iletişim halinde. Qandil, Al-Shifa Hastanesi'nin artık çalışmadığını, kimsenin içeri alınmadığını ve dışarı çıkarılmadığını ifade etti. Dünya Sağlık Örgütü, hastaneyle iletişimini kaybettiğini ve orada mahsur kalan insanlar konusunda endişeli olduğunu belirtti.

Filistin Kızılayı, Al-Quds Hastanesi'nin de hizmet dışı olduğunu ve personelin az miktarda ilaç, yiyecek ve suyla oradaki hastalara bakmakta zorlandığını bildirdi.

Sonuç

İsrail ve Hamas arasındaki çatışmanın Gazze'deki sağlık hizmetlerine olan etkisi, her geçen gün artarak devam ediyor. Bu durum, bölgedeki sivil halkın yaşamını doğrudan etkileyerek uluslararası toplumun endişelerini artırıyor. İsrail'in iddiaları ve Hamas'ın bu iddiaları reddetmesi, çatışmanın çözümüne yönelik uluslararası müdahale ihtiyacını daha da acil hale getiriyor. Bu kriz, sadece askeri bir çatışmadan çok daha fazlasını temsil ediyor: Gazze'deki insanların sağlık ve güvenliği üzerindeki etkileri, bu krizin gerçek yüzünü gösteriyor.