NECDET PEKMEZCİ

NECDET PEKMEZCİ

Hocaefendi'nin gayriresmi tarihi!

Netameli günler!

Türkiye Cumhuriyeti’nin hudutları tarihinde hiç olmadığı kadar tehdit altında…

Mevziiye giren girene…

İçte ve dışta; ihanet!

İhanete gerekçe bulan bulana…

Herkesin makul; mantıklı ve izah edilebilir bir gerekçesi var; ihanete ilişkin!

Tut ki, Fethullah Gülen; nam-ı diğer hoca efendi!

Bu günlerde sinirli, huzursuz ve ürkek bir ihanetin sahibi…

Bilgisi satıh!

Derinliği tahsilinden değil, emsalsiz ihanet sahibi olmasından…

Resmi tarihinde hizmet ehli, fakir; bir lokma ve bir hırkanın dışında mülkü yok!

Gayrı resmi tarihi ise tam bir muamma!

Tahsili ile başlayalım hoca efendinin…

Bir dönemin resmi tarihi yazarı Latif Erdoğan!

(Şimdilerde yolları ayrıldı…)

Kaleme aldığı kitabın adı; “Fethullah Gülen-Küçük Dünyam”

Baskı yılı: 1995!

1 Ocak; yani birinci ayın, birinci günü!

Kitabı yayınlayan Aydın Doğan’ın sahibi olduğu Milliyet yayınları…

Fethullah Gülen’in Küçük Dünyası’nın bundan sonra küreselleştiğini çokça yaşayıp gördük!

Not düşüp geçtik!

Ve yıl 1946!

2. Cihan Savaşı’nın sonu!

Erzurum’un Pasinler ilçesi Korucuk köyü:

Fethullah Gülen ilkokul heyecanında…

T.C Nüfus  idaresine göre doğum tarihi 27 Nisan 1941!

Ama iddiasına göre 11 Kasım 1938;

Yani Mustafa Kemal’in vefatından bir gün sonrası!

Peki “Küçük Dünyam”da ne diyor Fethullah Gülen:

“İlkokula 1946 yılının sonbaharında başladım. Ablam Nurhayat ve iki yaş büyüğüm amcam Seyfullah ile birlikte…”

Ve anlatmasını sürdürüyor:

“Yaşım tutmadığı için ilk sene beni okula almadılar. Okula gittiğimde yaşım yine tutmuyordu; fakat devam ettim. İki veya üç sene okula gittim.”

Aslı şu; 7 yaşı dolmadığı için ilk yıl Gülen okula gidemiyor. Eğer yakıştırdığı gibi doğum tarihi 1938 yılı olsaydı ilkokula başladığında yaşı 8 olacaktı ki, ortada  hiçbir engel yoktu…

Dönelim yine Küçük Dünyam’a ilkokul öğretmeni Belma hanımdan sitayişle bahsediyor Gülen:

“Okulda bir de Belma Öğretmen vardı. Bana çok iltifat ederdi. Bazen sınıfta, bana bakarak 'Bir gün Galata Köprüsünde genç bir teğmen dolaşacak ve ben onu şimdiden seyrediyorum' derdi."

İkinci bir not daha düşelim; çünkü buna ihtiyaç var!

Fethullah Gülen ile Abdullah Öcalan’ın yolları direnlerde kesişecek)

Öcalan da anılarında asker olmayı isteğini şu sözlerle açıklıyor:

“1966 yılında askeri okullar sınavına girdim Yazılı sınavı geçtim ancak sözlüde elendim!”

Artık parantezin yeri;

(Tabi Öcalan, yaşını mahkeme kararı ile büyüttüğünü ve doğum tarihinde tashih olduğu için de asker ve polis okullarına giremeyeceğini söylemiyor!)

Neyse Hoca efendinin resmi tarihini okuyalım:

“İlkokulda iki buçuk sene kadar okuduktan sonra okuldan ayrıldım. Babam, imam olarak (Korucuk)tan Alvar'a gittiği için biz de ailece oraya taşındık. Alvar'a gittiğimizde ben 9 veya 10 yaşındaydım. O zaman ilkokul dörtteydim. Ondan sonra bir daha da okula gitmedim.”

Gülen’in ilkokul öğretmeni Belma Sönmez Özbatur, 1928 doğumlu! 44 yıllık öğretmenlikten sonra emekli olmuş!Tam tamına 78 yaşında, İstanbul-Bostancı’da yaşıyor üstelik hafızası da gelgitler olsa da kuvvetli!

23 Kasım 2006 tarihli Zaman gazetesine konuşuyor döneminde çiçeği burnunda bir öğretmeni olarak, Korucuk Köyü’nü ve Fethullah Gülen’i dün gibi anımsıyor Belma öğretmen:

1948 yılının Kasım ayıydı Korucuk köyüne tayin edildim. Fethullah diğer öğrencilerden çok farklıydı; ağırbaşlı, mağrur, beyefendi, çalışkan, her şeye uzaktan bakan öyle bir çocuktu. Ben onunla gurur duyardım. Hatta bazen kendisine derdim ki, Fethullah bak oğlum! İnşallah seni bir gün İstanbul'da Galata Köprüsünde aslan gibi bir subay olarak göreceğim. Bunu da zaten hayatını anlattığı kitapta "Belma öğretmen böyle söylerdi" diye yazdı. Subaylık bizim için milli duyguları kuvvetli, kardeşlik duyguları ön planda olan bir meslek. Fethullah'ın da bu duyguları kuvvetli olduğu için onun subay olmasını isterdim.

Babası köyün hocasıydı. Tayini çıkınca Alvar köyüne göç ettiler. Çok üzüldüm. Ne yapsam da beşinci sınıftan mezun etseydim, diploma verseydim diye çok uğraştım. Olmadı, ailesiyle gitmek zorunda kaldı.”

Eh bu kadar gayrıdan sonra dönelim bir de Türkiye Cumhuriyeti’nin resmi tarihine ve Milli  Eğitim Bakanlığı’na…

Yıl 2014!

Aralık ayının 11’i…

Milli Eğitim Bakanlığı, bir başvuru üzerine Bilgi Edinme Kanunu hükmü gereğince Erzurum’un Pasinler ilçesi Korucuk Köyü’nde 1945-1950 yılları arasında eğitim süresinin 3 yıl olduğunu açıklıyor:

“Pasinler Korucuk Köyü İlkokulunda 1945-1950 yılları arasındaki eğitim süresinin 3 yıl olduğu anlaşılmıştır.”

Sahi, kim yalan söylüyor; 78 yaşında olan Belma Hoca’nın zihni mi karışmış!

Yoksa 3 yıllık eğitim süresi olan ilkokulda 4 yıl okuyup da diploma alamayan Fethullah Gülen mi! “

Önceki ve Sonraki Yazılar