Türkiye'nin yakın tarihindeki en sarsıcı olaylardan biri olan Hrant Dink cinayeti davası, yeni gelişmelerle tekrar gündemde. 2007 yılında öldürülen Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink'in davası, uzun yıllardır devam eden hukuki sürecin sona ermesine yaklaşıyor.

Yeni Dava ve Suçlamalar

Yargıtay'dan dönen 15 sanıklı davanın, dönemin Trabzon İl Emniyet Müdürlüğü ve İstihbarat Şube Müdürlüğü görevlileri de dahil olmak üzere yeni sanıkların "Anayasayı ihlal" suçundan yargılanması kararlaştırıldı. Bu suçlama, cinayetin arkasındaki derin yapılanmaları ve devlet mekanizmasının içindeki sorumlulukları gündeme getiriyor.

Davanın İşleyişi ve Kararlar

İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davada, Dink ailesinin avukatı Hülya Deveci'nin katılımıyla, dava sürecindeki önemli kararlar alındı. Mahkeme, Dink ailesinin "Anayasayı ihlal" suçlaması yönünden davaya katılma talebini reddetti ve Yargıtay'dan dönen dosyaların birleştirilmesine karar verdi. Birleşen davanın gelecek duruşması 10 Ocak 2024'te yapılacak.

İddianamedeki Ayrıntılar ve Suçlamalar

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, Hrant Dink cinayetinin ardından yaşanan toplumsal hareketler ve uluslararası siyasi etkiler de değerlendiriliyor. İddianamede, cinayetin FETÖ/PDY silahlı terör örgütü tarafından, siyasi iktidara karşı güvensizlik oluşturma ve anayasal düzeni bozma amaçlı gerçekleştirildiği vurgulanıyor.

Cinayetin Etkileri ve Sonuçları

Bu iddianamede, cinayetin ardından basına servis edilen ve kamuoyunu sarsan görsellerin, FETÖ/PDY'nin Türk Silahlı Kuvvetleri içindeki yerleşimine hizmet ettiği ve Ergenekon ile Balyoz davalarına zemin hazırladığı belirtiliyor. İstanbul İl Emniyet Müdürlüğü'nün cinayetteki ihmali ve bu ihmallerin FETÖ/PDY'nin devlet yapılanması içindeki yerini güçlendirdiği iddiaları da iddianamede yer alıyor.

Sanıklar ve Yargı Süreci

Sanıkların, Dink'in ölümüne yol açan ihmalleri ve "Kasten öldürme" suçundan mahkumiyetleri, Yargıtay 3. Ceza Dairesi tarafından onanarak kesinleşti. Bu durum, sanıkların aynı zamanda "Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs" suçunu da işlediklerini ortaya koyuyor