Kahve dünyada en çok tüketilen içeceklerden biridir . Profesyonel tavsiye, uzun yıllardır kardiyak aritmi riskini azaltmak için kahve ürünlerinden kaçınmak olmuştur. Bu tavsiye, varsayılan mekanizmalara ve 1980'deki küçük bir gözlemsel çalışmaya dayanmaktadır. Bununla birlikte, son çalışmalar tutarlı bir şekilde kahve içenlerde taşiaritmi riskinde artış olmadığını göstermiştir.

Kahvenin, genellikle antioksidan ve antienflamatuar etkilerine atfedilen bir dizi yararlı etkisi vardır ve kahve, kanser, diyabet, Parkinson hastalığı ve toplam ölüm riskinde azalma ile ilişkilidir. Bu etkilerin en çok kafeinli kahve içildiğinde belirgin olduğu görülmektedir. Kahveden uzak durulması önerildiğinde, insanları yaşam kalitesini ve ömrünü uzatan bir maddeden mahrum bırakma tehlikesiyle karşı karşıyayız.

JAMA Internal Medicine'de yayınlanan söz konusu çalışmanın amacı , yaygın olarak kullanılan kafeinli ürünlerin tüketimi ile aritmi riski arasındaki bağlantıyı değerlendirmekti. Çalışma, 2006 ile 2018 yılları arasında UK Biobank'tan alınan boylamsal verilere dayanan prospektif, kohort bir çalışmaydı. Analiz için 386.258 kişi mevcuttu. Birincil sonuç ölçütü, atriyal fibrilasyon veya çarpıntı, supraventriküler taşikardi, ventriküler taşikardi, prematüre atriyal kompleksler ve prematüre ventriküler kompleksler gibi herhangi bir kardiyak aritminin kaydedilmesiydi.

Katılımcıların ortalama yaşı 56 idi, yüzde 52'si kadındı. Orta derecede, alışılmış bir kahve alımı vardı. Ortalama 4,5 yıllık takip süresi boyunca 16.979 katılımcı yeni başlayan aritmi geliştirdi. Araştırmacılar, demografik özellikler, eşlik eden durumlar ve yaşam tarzı alışkanlıkları için düzeltme yaptıktan sonra, günlük ilave her bir normal kahve fincanının yüzde 3 daha düşük yeni başlayan aritmi riski ile ilişkili olduğunu hesaplayabildiler (tehlike oranı, HR, 0,97, %95 GA 0,96-0,98). Bu ilişki, kahve metabolizmasını etkileyen genetik değişkenler tarafından değiştirilmemiştir.

Yazarlar, bu prospektif kohort çalışmasında, artan miktarda kahvenin daha düşük aritmi riski ile ters orantılı olduğu sonucuna varmışlardır. Çalışma, kahve alımı ile aritmi oluşumu arasında bir bağlantı olmadığını gösterdi.