Doğal yeraltı rezervuarlarından ve maden kaynaklarından elde edilen maden suyu, oldukça fazla minerale sahiptir. Yüksek mineralli bu su, kan şekerinin dengede tutulmasını sağladığı gibi yüksek kolesterolün azaltılmasını ve metabolik sendrom kriterlerinin de normale dönmesine katkı sağlar.

Normal su tüketimi kadar önemli olan maden suyu tüketimi, vücudun ihtiyaç duyduğu mineralleri içerisinde barındırmaktadır. Normal içme suyunun alternatifi olarak da düşünülebilen maden suları, en doğal halleri ile tüketiciye ulaştırılmaktadır. Kalp hastalığına sahip olan kişilerin magnezyum içeren maden sularını tüketmesi ile ateroskleroz olarak bilinen damar sertliğinin meydana gelmesi önlenmektedir.

MADEN SUYUNU YEMEKTEN SONRA İÇMEYİN

Birçok kişi yemeklerden hemen sonra tüketilen maden suyunun mideyi rahatlattığını düşünmektedir. Ancak, maden suyunun yemeklerden hemen sonra tüketilmesi midenin daha fazla şişmesine neden olur. Güne başlarken, gün içerisinde ya da akşam saatlerinde tüketilecek bir bardak maden suyu, şişkinlik ve hazımsızlığın giderilmesini sağlamaktadır. Aynı zamanda maden suyu, cilt üzerinde de etkilidir. Maden suyu cildin temizlenmesine ve pürüzsüz bir görünüme sahip olmasını sağlar. Cildin parlak gözükmesinde de etkili olan maden suyu, genişlemiş cilt gözeneklerini sıkılaştırır ve daha sağlıklı bir cilt yapısına sahip olunmasını sağlar.

MADEN SUYUNUN İÇERİĞİ

Maden suyunun içerisinde sodyum, kalsiyum, florür, magnezyum, potasyum, bikarbonat, iyodür ve sülfat yer almaktadır. Tercih edilecek maden suyunun aromalı olması gerekmektedir. Aynı zamanda, maden suyu seçimi yapılırken düşük sodyum oranına sahip olan tercih edilmesi ve fazla tuz içeren maden sularında da uzak durulmalıdır.