Çiftçiler, bu amansız düşmana karşı büyük bir mücadele başlattı: Ateşler yakıldı, bahçeler nöbetle korundu, ama 2 gün süren zirai don, Akçadağ, Darende, Doğanşehir ve Hekimhan’da ağaçları perişan etti. “Geldi mi bir tane bile bırakmıyor!” diyen çiftçiler, şimdi ellerinden geleni yapıyor!

Gecenin Karanlığında Büyük Felaket!

Malatya’da hava sıcaklıkları gece saatlerinde sıfırın altına inince, zirai don kabusu geri döndü. Akçadağ, Darende, Doğanşehir ve Hekimhan ilçelerinde yüzlerce meyve ağacı, bu acımasız soğuğun pençesine düştü. İki gün boyunca süren don, dalları kırdı, umutları soldurdu. Çiftçiler, “Bu bir doğal afet, her şeyi silip süpürüyor!” diyerek alarma geçti.

Ateşle Savaş: Çiftçilerden Epik Direniş!

Pütürge ilçesinde ise sahne tam bir destan! Hava sıcaklığının eksilere vurduğu Bölükkaya Mahallesi’nde çiftçiler, kayısı bahçelerinde ateşler yakarak zirai dona meydan okudu. Gecenin karanlığında alevler gökyüzünü aydınlatırken, çiftçi Abdullah Karakuş liderliğinde bir savunma hattı kuruldu. “200’lerce ağacımızı korumak için buradayız!” diyen Karakuş, “Don geldiğinde bir tane bile bırakmıyor, ama biz pes etmiyoruz!” sözleriyle direnişin simgesi oldu.

Zirai Donun Acı Bilançosu

Malatya’nın dört bir yanında kayısı ağaçları zarar gördü. Abdullah Karakuş, “Bu felaket tüm bölgeyi vurdu. Bahçelerde ateş yakarak etkisini azaltmaya çalışıyoruz, ama yeterli değil,” dedi. Çiftçiler, bir daha böyle bir kabus yaşamamak için ellerinden geleni yapıyor. Pütürge’deki ateşli nöbet, hem bir umut ışığı hem de doğayla savaşın sembolü haline geldi.

Çiftçilerden Çağrı: “Ağaçlarımız İçin Seferber Olun!”

Malatya’daki bu mücadele, sadece bir ilçeyle sınırlı değil. Çiftçiler, “200’lerce ağacımızı kurtarmak için gece gündüz demeden çalışıyoruz, ama bu felaket hepimizin sorunu!” diyerek destek istedi. Zirai donun yıkıcı gücü karşısında ayakta kalmaya çalışan Malatyalılar, şimdi doğanın merhametine sığındı.