PKK, aslına döndü.

ABD’nin gizli ordusu, Suriye’de Irak’ta ve Türkiye’de ABD adına, mazlumlar coğrafyasına ihanet ediyor. Bunun bir mahsuru yok…

Mahsuru olan “devlet”.

Tutuyor, Milli Güvenlik Kurulu’nda ve de Bakanlar Kurulu’nda PKK’nın saldırılarını tahlil ediyor. “Devlet” aklı diyor ki; PKK, ‘halk savaşı’, “Kanton’ isteğinde, vatandaşın desteğini kaybetti.

İyi, güzel!

Ve de PKK’nın TBMM’deki temsilcisi HDP, 7 Haziran’dan sonra meşruiyetini yitirdi.

Eyvallah!

Kandil; özellikle de Abdullah Öcalan’ın “köylü”, “eski kaçakçı” dediği Murat Karayılan, baltayı taşa vurdu…

Peki, hal böyleyken, İmralı ziyareti niye!

Öcalan, yok hükmünde…

PKK, kaybetti; HDP meşruiyetini yitirdi!

Öcalan ile görüşmenin meşruiyeti var mı!

Durduk yere, Öcalan’a niye  gidiliyor?

“Devlet” aklının, makul ve mantıklı izahı mutlaka vardır!

Da benim aklım, muhakkak yetmiyor…

Bildiğim “Devlet yaşlanmaz”, “devletin canı sıkılmaz”, “her daim 17.5 yaşındadır!”

Ama Öcalan, epeydir, HDP’lilerle görüşmemiş, Ceylan Bağrıyanık’la sohbet etmemiş..
Hal bu ya, canı sıkılmış..

“Devlet” bu şefkatli!

Ne olursa olsun, vatandaşının canının sıkılmasını istemiyor, o nedenle eskisi gibi olmasa da Öcalan ile sohbet ediyor..

Ne de olsa, “Annem Türk”, “Devlete hizmete hazırım” demişti.. Abdullah Öcalan…

Ve Kenya, yolculuğunda  “Memlekete hoş geldin” diyen, Konyalı emekli Albay Abdullah Soyluoğlu’nun ruhu şad olsun…

Şehitlerimizin de…