Otoyol ve Köprü Projelerine Ayrılan Dikkat Çekici Bütçe: Emeklilik Fonundan Daha Fazla!
2024 bütçesinden otoyol ve köprü projelerine ayrılan devasa miktarlar, kamu kaynaklarının kullanımı ve emeklilik fonlarına ayrılan pay üzerine yeni tartışmaları beraberinde getiriyor. Detaylar haberimizde.
Türkiye'nin altyapı projelerine olan büyük yatırımları her zaman dikkat çekici olmuştur. Ancak son açıklamalar, bu projelere ayrılan bütçenin emeklilik fonlarına ayrılan paydan bile daha fazla olduğunu gösteriyor. CHP Erzincan Milletvekili Mustafa Sarıgül'ün belirttiği üzere, otoyol ve köprü projeleri için devasa miktarlarda kamu kaynağı ayrılması, iktidarın "Emekliye kaynak yok, bütçe yok" söylemine karşın, kamu kaynaklarının nasıl kullanıldığına dair ciddi soru işaretleri ortaya koyuyor.
Son güncellemelere göre, araç başına tahsil edilen ücret 290 TL'ye çıkarılmış durumda. Bu artışla birlikte, Hazine tarafından özel şirketlere yapılan ödemelerin miktarı da artarak, Osmangazi ve Çanakkale Köprüsü gibi mega projelere ödenen toplam tutar, bin 342 TL'ye ulaşmış bulunuyor. Bu rakamlar, kamu kaynaklarının bu tür projelere ne derece büyük bir destek sağladığını açıkça ortaya koyuyor.
Sarıgül, 2024'ü "Emekli yılı değil, garanti yılı" olarak nitelendiriyor ve bu çerçevede, geçiş garantisi verilen köprü ve otoyollar için şirketlere yapılacak ödemelerin 24 milyar liradan fazla olacağını vurguluyor. Bu durum, devletin önceliklerinin ve kaynak dağılımının yeniden gözden geçirilmesi gerektiğini gösteriyor.
Dahası, 2024 bütçesinden bu projelere toplamda 73 milyar 830 milyon lira ödeme yapılması bekleniyor. Bu astronomik rakam, kamu kaynaklarının kullanımı konusunda önemli bir tartışma başlattı. Yatırımların ekonomik getirileri ve toplumsal faydaları tartışılmazken, bu ödemelerin emeklilik fonları ve diğer sosyal hizmetlere ayrılan kaynaklarla kıyaslandığında ortaya çıkan dengesizlik, halk arasında ve siyasi çevrelerde ciddi endişelere yol açıyor.
Bu durum, Türkiye'nin kalkınma modelindeki tercihleri ve kamu kaynaklarının yönetimi hakkında daha geniş bir diyalogun başlamasına neden oluyor. Altyapı projelerine yapılan yatırımların uzun vadeli faydalarının yanı sıra, bu projelerin finansmanının ve kaynak dağılımının adaletli ve sürdürülebilir olup olmadığı sorgulanıyor.
Sonuç olarak, otoyol ve köprü projelerine ayrılan bütçeler, Türkiye'nin ekonomik ve sosyal politikalarında önceliklerin yeniden değerlendirilmesi gerektiğini gösteriyor. Kamu kaynaklarının kullanımında şeffaflık, adalet ve sürdürülebilirlik gibi kriterler, bu tür devasa yatırımların planlanması ve uygulanması sürecinde ön planda tutulmalıdır.