Son günlerde kamuoyunu meşgul eden ve sosyal medya ile bazı haber mecralarında gündeme getirilen diploma meselesi hakkında konuşan Özel, sürecin başından itibaren ciddi usulsüzlükler ve hukuk dışı uygulamaların varlığına dikkat çekti.

Hukuki Bir Süreçten Çok, Siyasi Bir Operasyon Görüntüsü Var

Özel, konuyla ilgili yaptığı açıklamada, Ekrem İmamoğlu'nun mezuniyetine ilişkin herhangi bir sorun olmadığını vurguladı ve resmi belgelerle bu durumun zaten açıkça ortaya konduğunu belirtti.

Ancak bu konunun, belli odaklar tarafından kasıtlı şekilde kamuoyunu yanıltmak ve siyasi atmosferi bulandırmak amacıyla gündeme getirildiğini söyledi.

“Bu süreçte yapılanlar bir hukuk devleti refleksiyle değil, adeta siyasi bir operasyona dönüşmüş durumda” diyen Özel, Yükseköğretim Kurulu (YÖK) ve diğer yetkili kurumların bu tür iddialar karşısında daha şeffaf ve hızlı davranması gerektiğinin altını çizdi.

Ortada Henüz Verilmiş Bir İptal Kararı Yok

Özgür Özel, söz konusu diploma ile ilgili olarak resmi olarak verilmiş bir iptal kararının bulunmadığını da net bir şekilde ifade etti.

Ancak buna rağmen, çeşitli haberlerde ve sosyal medya platformlarında sanki böyle bir karar alınmış gibi kamuoyuna sunulan bilgilerle algı yaratılmaya çalışıldığını söyledi.

“Ortada ne bir iptal kararı var ne de böyle bir kararın alınmasına yönelik geçerli bir gerekçe. Ama buna rağmen bir belirsizlik ortamı yaratılıyor” diyerek, yapılanların tamamen siyasi amaç güttüğünü öne sürdü.

Yaptıkları İş O Kadar Sorunlu Ki, Tebliğ Bile Edemiyorlar

Özel, sürecin ne kadar sağlıksız yürütüldüğünü anlatırken, “Yaptıkları iş o kadar özürlü, o kadar sorunlu ki bunu yazıp da tebliğ edemiyorlar. Çünkü ne usul var, ne de hukuk. Eğer ortada gerçekten hukuka uygun bir durum olsaydı, bugüne kadar çoktan resmi tebligatlar yapılırdı” ifadelerini kullandı.

Bu cümlesiyle, sürecin sadece siyasi değil, aynı zamanda idari anlamda da büyük bir skandala dönüştüğünü vurguladı.

İmamoğlu'nun Eğitim Durumu Net: YÖK ve Üniversite Belgeleri Açık

CHP lideri, Ekrem İmamoğlu’nun mezuniyetine ilişkin resmi belgelerin ve YÖK kayıtlarının herkesin erişebileceği kadar açık ve şeffaf olduğunu belirtti.

İstanbul Üniversitesi'nden alınmış olan diploma ve transkript belgeleriyle, kamuoyunun bu konuda yanıltılmaya çalışılmasının kabul edilemez olduğunu vurguladı.

“Her şey bu kadar açıkken, kamuoyunu meşgul eden bu yalan kampanyaları neden?” diye soran Özel, bu tartışmaların seçim sonrası siyasi hesaplaşmaların bir parçası olduğunu dile getirdi.

Amaç İmamoğlu’nu Yıpratmak

Özel’e göre bu sürecin asıl hedefi, İmamoğlu’nun siyasi kariyerine zarar vermek ve özellikle 31 Mart yerel seçimlerinde elde edilen başarının gölgelenmesini sağlamak. “İstanbul’u yeniden kazanan, halkın teveccühünü alan bir belediye başkanını itibarsızlaştırmak istiyorlar. Bunun için de her yolu deniyorlar. Diploma bahanesiyle aslında seçmeni yanıltmak ve siyaseti bulandırmak istiyorlar” dedi.

Yargı Üzerindeki Baskı İddiası

Açıklamasında yargı bağımsızlığına da değinen Özel, bu tür olayların yargı kurumları üzerinde yaratılan baskının bir sonucu olduğunu ifade etti. “Eğer yargı bağımsız çalışabilseydi, bu mesele çoktan kapanırdı. Ama ne yazık ki, yargı kararlarının dahi siyasal merkezlerden yönlendirildiği bir dönemdeyiz” diyerek yargının tarafsızlığına gölge düşüren uygulamaları eleştirdi.

İktidarın Gündem Saptırma Çabası

CHP lideri, bu tür polemiklerin aynı zamanda iktidarın ekonomik ve sosyal sorunlardan dikkatleri başka yöne çekmek için kullandığı bir strateji olduğunu da dile getirdi. “Ülkede enflasyon almış başını gitmiş, emekli perişan, gençler umutsuz. Ama bunları konuşmamızı istemiyorlar. Onun yerine, aslı astarı olmayan iddialarla halkı oyalamaya çalışıyorlar” dedi. Özel, bu oyunlara gelmeyeceklerini ve halkın gerçek gündemini konuşmaya devam edeceklerini vurguladı.

CHP'den Kararlı Duruş: Geri Adım Yok

Özgür Özel, tüm bu gelişmelere karşı CHP’nin geri adım atmayacağını ve Ekrem İmamoğlu’nun yanında durmaya devam edeceklerini açıkça belirtti.

“Ne yaparlarsa yapsınlar, bu kirli senaryolara teslim olmayacağız. Halkın oylarıyla seçilmiş bir belediye başkanının, sahte belgelerle itibarsızlaştırılmasına asla izin vermeyeceğiz” diyerek kararlı bir tutum sergiledi.

Kamuoyuna Çağrı: Gerçekleri Görün

Açıklamasının sonunda Özgür Özel, kamuoyuna da önemli bir çağrıda bulundu. Bu tür manipülasyonlara karşı herkesin dikkatli ve bilinçli olması gerektiğini vurgulayan Özel, “Vatandaşlarımızdan ricam, resmi kaynaklara itibar etsinler. Sosyal medyada yayılan bilgi kirliliğine kapılmadan, gerçek belgelerle konuşalım” dedi.

Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Özgür Özel, Danıştay Başkanı Zeki Yiğit’e gerçekleştirdiği ziyaretin ardından basın mensuplarının sorularını yanıtladı ve güncel siyasi gelişmelere ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

İmamoğlu’nun Diploması Henüz Resmen İptal Edilmedi

Özel, açıklamalarında özellikle İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun diploması ile ilgili tartışmalara değinerek şu ifadeleri kullandı:

“Bugünkü ziyaretimiz, Sayın Danıştay Başkanı ile yargı gündeminde yer alan sıcak konuların ele alındığı bir toplantı şeklinde gerçekleşmedi. Böyle bir yaklaşım doğru da olmazdı. Ancak, Ekrem İmamoğlu’nun diplomasının iptaline ilişkin sürecin üzerinden tam bir ay geçtiğini belirtmek isterim. Şu an itibarıyla resmi olarak diploma iptali yapılmış değil. İptal edildiği yönünde beyanlarda bulundular ancak bu karar tarafımıza henüz tebliğ edilmedi. Tebliğ gerçekleştirilir gerçekleştirilmez, kısa süre içinde bu hukuksuzluğun iptali için idari yargı mercilerine başvuracağız.”

Özel, söz konusu diplomanın verildiği kurum tarafından iptal edilmesi gerekirken, sürecin başka bir boyuta taşındığını dile getirdi:

“35 yıl önce yayımlanmış bir gazete ilanı temel alınarak yapılan başvuru üzerinden, 31 yıl önce verilmiş bir diplomayı tartışmaya açmak, bu süreçte o diplomayla görev yapan kamu çalışanlarını, meslek sahiplerini etkileyebilecek zincirleme sonuçlar doğurabilir. Bu yönüyle değerlendirdiğimizde, alınan karar son derece sorunlu ve usulsüzdür. Bu yüzden zaten tebliğ edemiyorlar. O belgeyi tebliğ ettiklerinde, hukuk devleti gereği biz de yasal hakkımızı kullanmak için harekete geçeceğiz. Fakat şu an böyle bir adım bile atılamıyor.” Danıştay ziyareti kapsamında bu konunun gündeme gelip gelmediği sorusuna ise Özel şu yanıtı verdi:

“Sayın Danıştay Başkanıyla görüşmemizde bu konuya özel bir başlık açmadık. Görüşmemiz bu gündem üzerinden ilerlemedi. Ancak sorunuza yanıt olarak bu açıklamaları yapıyorum.”

Can Atalay Kararı Meclis’te Okunmalıydı

Özel, Anayasa Mahkemesi'nin verdiği kararlar ve TBMM süreciyle ilgili de konuştu. Can Atalay’a ilişkin AYM kararının uygulanmamasını eleştiren Özel, şu ifadeleri kullandı:

“Anayasa Mahkemesi'nin verdiği kararlar birinci derece mahkemeler için bağlayıcıdır. Bu kararlar tartışmaya açık değildir, uygulanmak zorundadır. Ancak mahkeme karara uymamakta ısrar etti. AYM ise ‘bu karara uymak zorundasınız, direniş kabul edilemez’ diyerek bir kez daha hüküm verdi.” Özel, TBMM Başkanvekili Gülizar Biçer Karaca’nın sorumluluğunu yerine getirdiğini ifade etti:

“Gülizar Hanım’ın kararı Meclis Başkanı’nı tarihi bir sorumluluktan kurtardı. Onun yaptığı Anayasa’ya ve Meclis içtüzüğüne uygundu. Bu süreçte hukuka uygun davranana ‘neden hukuka uyuyorsun?’ diyemezsiniz. Bu suskunluk ortamında sessiz kalanlar, hukuksuzluğa ortak olmuş sayılır.”

Merkez Bankası Faiz Kararı: Ekonomi Bir Gecede Feda Edildi

Ekonomiyle ilgili değerlendirmelerde de bulunan Özel, Merkez Bankası’nın faiz artışı kararını eleştirerek şunları söyledi:

“Faiz kararında alınan ani yükseliş, Türkiye’ye olumsuz bir mesaj verdi. Diploma krizini konuşurken hisse senetlerinin bile değeri sorgulanır hale geldi. Bu ülkenin emekçisini, işçisini, memurunu düşünen bir iktidar ‘nas’ adı altında yapılan hataları tekrarlamazdı. Faizi aylarca küçük oranlarla düşürdüler ama şimdi bir gecede 3,5 puanlık artışla tüm parayı adeta feda ettiler.”

CHP’ye Kayyum İddiaları Gerçeği Yansıtmıyor

Özgür Özel, son dönemde kamuoyunda konuşulan "CHP’ye kayyum atanacak" iddialarına da yanıt verdi: “Bu söylemler asılsızdır ve ciddiye alınacak bir tarafı yoktur. Bu iddialar üzerinden siyaset yapılmaya çalışıldı ama sonunda bu kara propaganda ters tepti. Biz parti olarak tavrımızı açıkça koyduk, kurultayımızı gerçekleştirdik ve bu dedikodulara son verdik. CHP’ye kayyum atanması siyasi olarak mümkün değildir.” Sözlerine devam eden Özel, bu iddiaların parti içinde birlik ve beraberliği güçlendirdiğini vurguladı:

“CHP’ye kayyum söylemi üzerinden yapılanlar aslında partimize zarar vermedi, aksine kenetlenmemizi sağladı. Bu süreci başlatanlar şimdi taktik değiştirmek zorunda kaldı. Rasim Ozan Kütahyalı’nın iddiaları da gerçeği yansıtmıyor. Ancak bu süreçte bazı medya organları üç ay boyunca bu asılsız iddiaları tartışma konusu yaptı.”