PKK ve YPG hedeflerine yönelik 29 noktada operasyon düzenlendiği bildirildi
Türkiye'nin son hamleleri, küresel siyasetteki dengeleri değiştiriyor. İşte Türkiye'nin gündemi belirleyen stratejik adımları ve dünyanın bu gelişmelere tepkisi. Okuyun, bilgilenin, gündemde kalın!
Son zamanlarda Türkiye'nin attığı stratejik adımlar, hem bölgesel hem de küresel siyasette önemli yankılar uyandırıyor. Türkiye'nin başta savunma ve dış politika olmak üzere çeşitli alanlardaki hareketleri, dünya gündemini belirleyen unsurlar haline geldi.
Türkiye'nin dış politikasında ön plana çıkan son olaylardan biri, Irak ve Suriye'de Kürt gruplara yönelik hava saldırıları oldu. 13 Ocak 2024'te gerçekleşen bu harekat, Türkiye'nin sınırlarını koruma ve terör tehdidine karşı proaktif önlemler alması açısından dikkat çekici. Saldırıda, Türkiye'nin Irak'taki bir askeri üssüne yapılan saldırıda hayatını kaybeden dokuz askerinin ardından, PKK ve YPG hedeflerine yönelik 29 noktada operasyon düzenlendiği bildirildi.
Türkiye'nin iç politikasında ise son dönemde yaşanan yargısal krizler öne çıkıyor. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Yargıtay'ın Anayasa Mahkemesi hâkimlerine karşı açtığı suç duyurusunu savunması ve bu durumun Türkiye'de hukukun üstünlüğüne dair tartışmaları alevlendirmesi dikkat çekiyor. Anayasa Mahkemesi'nin bir milletvekilinin serbest bırakılması yönündeki kararına Yargıtay'ın itirazı, yargı içindeki çatışmaları gözler önüne seriyor.
Bir diğer önemli konu ise Ukrayna Cumhurbaşkanı Volodimir Zelenski'nin, el konulan Rus varlıklarının Ukrayna'nın yeniden inşası için kullanılması yönündeki önerisi. Bu öneri, G7 ülkeleri tarafından değerlendiriliyor ve bu varlıkların faizinin veya değer artışının Ukrayna'ya ayrılmasının mümkün olup olmadığı tartışılıyor. Zelenski'nin bu teklifi, Batı ülkelerinin savaşın mali yükünü üstlenmesi gerekmeyeceği anlamına geliyor ve uluslararası toplumda yeni bir finansal dinamiği tetikleyebilir.
Çin'in nüfusunda yaşanan azalma da küresel demografik değişimlere işaret ediyor. Üst üste ikinci yılda da azalan Çin nüfusu, dünya ekonomisindeki ikinci büyük güç olan bu ülkenin gelecekteki büyüme hedeflerini etkileyebilir. Kentli nüfusun artması ve doğum oranlarının düşmesi, Çin'in demografik yapısında önemli değişikliklere yol açıyor. Bu durum, gençlerin aile kurma tercihlerinden ekonomik faktörlere kadar geniş bir yelpazede etkiler yaratıyor.
Kısacası, bu dönemde Türkiye'nin yaptığı askeri harekatlar, iç yargısal çekişmeler ve uluslararası alanda yaşanan önemli gelişmeler, dünya siyasetinde yeni bir dönemin habercisi olarak karşımıza çıkıyor. Bu gelişmeler, hem bölgesel hem de küresel düzeyde yeni stratejik dengelemelerin ve ittifakların oluşumuna zemin hazırlıyor.
Türkiye'nin bu stratejik adımları, bölgesel ve küresel siyasetteki rolünü yeniden tanımlarken, dünya genelindeki diğer devletlerin de bu gelişmelere tepkileri dikkatle izleniyor.