Savcı Bekir Şahin'den HDP kapatma davasına ilişkin açıklama
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı, terör örgütü PKK ile yakın ilişkisi bulunan Halkların Demokratik Partisi'nin (HDP) sonunu getirebilecek bir davada son mütalaasını sundu.
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı, terör örgütü PKK ile yakın ilişkisi bulunan Halkların Demokratik Partisi'nin (HDP) sonunu getirebilecek bir davada son mütalaasını sundu. Başkent Ankara'daki Anayasa Mahkemesi'nde yaptığı sunumun ardından gazetecilere konuşan Bekir Şahin, partiyi 1980'lerden bu yana saldırılarında on binlerce kişinin hayatını kaybettiği terör örgütünün "eleman bulma bürosu" olarak nitelendirdi.
Şahin, HDP'nin terör örgütüyle bağlarının "açık bir gerçek" olduğunu söyledi ve PKK'nın sözde bölücü gündemine atıfta bulunarak "davalı partinin ülke ve millet bütünlüğüne karşı rolüne" ilişkin tüm kanıtları sunduklarını söyledi.
HDP, Şahin'in parti yöneticilerini ve üyelerini demokratik ve evrensel hukuk kurallarına aykırı davranmak, PKK ve bağlı gruplarla işbirliği yapmak, devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğünü bozmayı ve ortadan kaldırmayı amaçlamakla suçladığı davayı açtığı 2021 yılından bu yana faaliyetlerinin durdurulmasıyla karşı karşıya. Sürekli olarak partinin tüm devlet mali desteğinden men edilmesi ve eski liderleri de dahil olmak üzere üyelerine siyasi yasak getirilmesi çağrısında bulunmuştur. PKK, Amerika Birleşik Devletleri ve Avrupa Birliği ile birlikte Türkiye'de de terör örgütü olarak kabul edilmektedir.
Anayasa Mahkemesi şimdi bu talebi değerlendirecek. Ardından HDP'ye Şahin'in görüşüne karşı sözlü savunma hazırlaması için süre tanınacak. Ardından, mahkemenin 15 üyesinin tamamı, partinin Anayasa'nın 69. maddesinde sayılan haller uyarınca kapatılıp kapatılmayacağı ya da devlet yardımından tamamen veya kısmen yoksun bırakılıp bırakılmayacağı konusunda bir dizi değerlendirmenin ardından bir sonuca varacak. Kararın alınabilmesi için mahkeme üyelerinin üçte ikisinin, yani 10 üyenin oy çokluğuna ulaşması gerekiyor. Anayasa Mahkemesi'nin HDP hakkında kapatma kararı vermesi halinde, haklarında kapatma kararı verilen kişiler beş yıl süreyle başka bir partinin kurucusu, üyesi, yöneticisi ve deneticisi olamayacak.
Şahin gazetecilere yaptığı açıklamada, HDP'nin PKK ile bağlantısının "tüm millet" tarafından bilindiğini, "HDP'nin PKK'dan ayrı bir oluşum olarak değerlendirilemeyeceğini ve ona hizmet ettiğini" söyledi. "Davalı partinin üyelerinin PKK'yı kınadığını ve yöneticilerinin onu silahlı bir halk hareketi olarak tanımladığını kimse duymadı."
HDP'nin PKK'ya eleman kazandırma bürosu olarak hizmet ettiği yönündeki ana kanıtlarının, terör örgütüne katılmaya zorlanan ya da teröristler tarafından kandırılarak örgüte katılan çocuklar olduğunu belirten Savcı, bu çocukların ailelerinin üç yıldan uzun bir süredir HDP büroları önünde düzenledikleri oturma eylemlerine işaret etti. HDPnin bu rolünün davanın açılmasından sonra bile devam ettiğini söyledi.
Başsavcı, kararın zamanlamasının "Anayasa Mahkemesi'nin takdirinde" olduğunu söyledi.
Geçtiğimiz hafta Anayasa Mahkemesi, devam eden dava kapsamında HDP'ye yapılan devlet yardımını askıya almıştı. Mahkemenin "geçici bir tedbir" olarak partiyi fonlardan mahrum bırakma kararı, Bekir Şahin'in PKK ile "organik bağı" olduğu ve fonları örgütün amaçları doğrultusunda kullandığı gerekçesiyle partinin Hazine'den fon aldığı hesapların "acilen" bloke edilmesi talebini sunmasından haftalar sonra geldi. HDP'den gelecek yanıtın ardından mahkeme, tedbirin kaldırılıp kaldırılmayacağına ya da yürürlükte kalıp kalmayacağına ilişkin kararını yeniden değerlendirecek. Kurulun sekiz üyesinden yedisinin askıya alma kararını desteklediği bildirildi.