15 Temmuz’un hemen akabindeydi… FETÖ’nün bilhassa sermaye ve eğitim yapılanması kapsamında gözaltına alınıp tutuklanan “şüpheliler” ile “sanıkların” Türkiye’nin hemen her ilindeki soruşturma ve davalarında, AK Parti’nin il ve ilçe yöneticilerinin avukatlık yaptığını yazdık-çizdik.
Hop oturup hop kalktılar, hatırlı kişiler üzerinden haber ve paylaşımları silmemizi istediler, elbette doğru bildiğimizden şaşmadık. Bunun üzerine bizzat İl ve İlçe Başkanları, Yönetim Kurulları ile üyelere whatsapp gruplarından “itibarsızlaştırılmamız” talimatı verdiler. Mesela 2 önceki dönem Düzce İl Yönetiminin bu minvaldeki WhatsApp yazışmasını yayınladık. Yaşadığımız sosyal medya linçini herkes tanık oldu.
FETÖ davalarında sanık olan önemli isimlerin dava süreçlerini izledik, bütün ayrıntıları ile kamuoyuna aktardık. Mesela bunlardan biri Çankırı’daki FETÖ Çatı Davası’nın o dönem en kritik sanıklarından biri olan AK Parti eski milletvekili ve Anayasa Komisyonu Üyesi İdris Şahin’di. Biz bu davayı bütün çıplaklığı ile kamuoyunun gündemine getirdikçe İdris Şahin’i koruma kalkanı her geçen gün büyüdü. Bu arada üzerimizde büyük bir baskı oluşturularak, davayı takip etmemizden duyulan rahatsızlık bizzat Genel Merkez’de görevli isimlerce dile getirilmekle kalmadı, partiye “çavuşluk yapmakla” suçlandık.
En sonunda dönemin Yerel Yönetimler başkanı Erol Kaya tarafından, üstelik sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın da “tensipleriyle” Yerel Yönetimler Başkan Yardımcılığı görevine atandı. Bu atamadan sadece birkaç gün sonra FETÖ’nün Çankırı’daki Çatı Davası’nın en kritik sanığı olan İdris Şahin’in dosyası, kendisi ile bağlantılı birkaç kişinin dosyasıyla birlikte “tefrik edilerek” ayrı bir yargılamaya dönüştürülüp, berat kararı verildi.
İşte o İdris Şahin, ilk fırsatta DEVA Partisi’ne katılıp AK Parti’yi sırtından hançerledi. İdris Şahin DEVA Partisi yöneticisi olarak AK Parti ve Erdoğan’a vurdukça, o gün onu bize karşı savunanların Şahin ile ilgili kurduğu “hain korosu” ise en komik olanıydı.
AK Parti'nin 2017 Mayıs'ındaki 3. Olağanüstü Büyük Kongresi’nin yapılacağı gece (20 Mayıs) AK Parti üyesi yapılan ve ertesi gün Genel Merkez MKYK listesine alınan Muğla Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Bülent Karakuş’un FETÖ’den soruşturması bulunduğunu delilleriyle yazdık. Bırakın listeden çıkarılmayı bizzat biz bu kişiye yönelik karalama kampanyası yapmakla suçlandık. Söz konusu isim delegelerin oyuna sunulan listeden MKYK’ya girince, yanılmıyorsam 9 gün sonra söz konusu soruşturmada Kovuşturmaya Yer Olmadığı kararı verildi.
AK Parti Gençlik Kolları’nın İl İlçe teşkilatlarında görevlendirilen bazı isimlerin AK Parti ve Erdoğan düşmanlığıyla dolu sosyal medya paylaşımlarını tek tek ortaya koyduk. Mesela Pursaklar’da, iki dönem önce Gençlik Kolları Yönetiminde yer alan bir bayanın Cumhurbaşkanı Erdoğan’a galiz hakaretler içerin paylaşımlarını yayınladık lakin gereğinin yapılmasını beklerken hatırlı kişiler üzerinden bu paylaşımları silmemiz istendi, elbette yine doğru bildiğimizden şaşmadık. Ve o bayan bulunduğu yönetimin görev süresi dolana kadar görevine devam etti.
Yine Pursaklar’da İlçe Yönetim Kurulu’nda görevli bir şahsın, yukarda hikayesini anlattığım DEVA Partili İdris Şahin’in katıldığı bir programda AK Parti ve hükümete yönelik sert eleştirileri sonrası yaptığı paylaşımı destekleyen yorumlarını kamuoyuna aktardık. Sosyal medyada oluşan tepki dalgası üzerine bizzat benimle irtibata geçilerek, söz konusu şahsın istifasının alındığı, 7. Olağan Büyük Kongre öncesi hem Ankara İl hem Pursaklar İlçe yönetiminin daha fazla sıkıntıya girmemesi için paylaşımı silmem rica edildi. “Gereğinin yerine getirildiği” yönündeki ifadelere güvenerek o paylaşımı sildim lakin ilgili şahıs halen görevinin başında.
Bütün bunlar sadece 15 Temmuz ihanetinden sonraki hatırımda kalanlar.
Son olarak AK Parti Balıkesir İl Gençlik Kolları Başkanlığı’na atanan Mert Nazmi Vizili’nin ahlaka, AK Parti’nin bizim bildiğimiz çizgisine tamamen ters CHP’de onu en üst makamlara çıkarabilecek paylaşımlarını yayınladık. Genel Merkez’den başlayan bir halka, bu paylaşımların tarihi üzerinden savunmaya geçti.
Oysa mesela CHP Karabağlar Belediye Meclis Üyesi Dila Koyurga’nın tutuklanmasına sebep olan sosyal medya paylaşımları da AK Parti Balıkesir İl Gençlik Kolları Başkanı olarak atanan Vizili’nin paylaşımları ile aynı dönemde yapılmış paylaşımlardı.
Hattızatında bizim söylemek istediğimiz çok basitti: İktidarda 20’inci yılını doldurmak üzere olan AK Parti, Balıkesir gibi bıçak sırtı bir yerde Recep Tayyip Erdoğan’ın tahayyül ettiği gençliğe ulaşabilecek isim mi bulamamıştı da o tahayyül edilen gençliğin zıddı düşünceden gelen birini Gençlik Kolları Başkanı olarak atamıştı?
Daha komiği ne biliyor musunuz? Genel Merkez’den başlayıp AK Parti Balıkesir İl Yönetimine kadar uzanan halkadaki herkes Vizili’nin paylaşımlarından çok benim onu ifşa eden paylaşımımdan rahatsızlık duydu. İşte onların verdiği cesaretle, koltuğunda oturmaya devam eden o genç tarafından karalama kampanyası yürütmekle bile suçlandık.
Herkes gibi kenara çekilip “kimin ne hali varsa görsün” deme konforunu yaşayamaz mıydık? Elbette yaşayabilirdik…
Ama olmuyor işte…
Bir taraftan “Ömerler bulun” talimatı veren bir lider, öte yandan istisnasız tamamı o liderin gölgesinde serinleyen kadroların sözü edilen o “Ömerlere” hasım zihniyetteki isimleri bulma, görevlendirme ve koruma kollama ısrarı…
Genel Merkez'de en kritik birimlerde görevlendirilen Kürşat Ayvatoğlu bile kimseyi akıllandırmamış üstelik...
Belki AK Parti’yi hızla uçuruma sürükleyen bu aymazlıkların önüne geçemeyeceğiz.
Belki AK Parti ile kendi öz tabanı arasındaki makası her geçen gün daha da açan bu yozlaşmayı önleyemeyeceğiz.
Ama bu yapılanları göre göre de “nemelazım” diyemiyoruz, hiçbir zaman da diyemeyeceğiz.