Ana muhalefet müdürünün terörle oynaşma sorunu!

ZİHNİ ÇAKIR

Kimse ona hapisteki PKK’lıları ve DHKP-C’lileri ziyaret ettiklerini uluorta itiraf etmesi için baskı yapmadı.

Ülkenin terörle mücadelede bu denli hassas bir dönemi yaşadığını göre göre bu tür bir eylemin içinde olması, terör saldırılarının şiddetinin arttığı bir dönemde bunu milyonların gözü önünde itiraf etmesi, ne bir gaf ne de dil sürçmesi; şecaat arz ederken sirtakin söyleyen merd-i kıptilik bu.

Ve bunu yaptıktan sadece 8-10 saat sonra bir şehit cenazesinde arz-ı endam edersen, elbette gelecek tepkilere de hazırlıklı olacaksın.

Neymiş efendim önüne mermi atılmış!

Bir muhalefet müdürünün önüne mermi atılıyorsa onun can güvenliği yok demekmiş. Ülkede ana muhalefetin başı için can güvenliği sorunu var diye okunmalıymış bu.

Hayır öyle değil!

Bu ülkede MAL ve CAN güvenliği en güvenli olan muhalefet müdürü. Çünkü ülkede cana ve mala kasteden, ülkenin birlik ve bütünlüğünü bozmaya yönelen bilumum terör örgütleriyle YOLDAŞ o müdür!

O nedenle; bu ülkede bir sorun varsa o da ana muhalefet müdürünün, askerin polisin ve masum vatandaşın kimi zaman sırtına kimi zaman bağrına saplanan o mermiyi atanlarla oynaşma sorunudur.

O müdür ki;

Suriye’de yüzbinleri katleden Esed’le cilveleşti.

Arap ve Türkmenleri katleden, DAEŞ’in açtığı alanlarda, etnik temizlikle demografik yapıyı değiştiren PKK’nın Suriye uzantısı PYD/YPG ile oynaştı.

Meşru yollarla seçilmiş iktidarı devirmek için sokakları ateşe veren çapulcuları “tertemiz alnından öpüyorum” diyerek terör ve anarşinin bileşenine dönüştü.

Adliye içinde devletin savcısını katleden terör örgütüyle iktidar karşıtlığında birleşmekle kalmadı deyim yerindeyse ahlaksızca sevişti.

DHKP-C’yle ilişkisini tanımlamaya kelimeler kifayetsiz kalır.

Şimdi bu müdür için MAL ve CAN güvenliği sorunu olabilir mi?

İroni yaptığımı sanmayın.

Gerçek manada bir fotoğraf bu aktardıklarım.

Bugün ülkenin ana muhalefet partisinin başındaki zat ve tayfası, ülkenin egemenliğine, toplumun huzuruna ve devletin bekasına kasteden ne kadar örgüt varsa hepsiyle oynaşır durumda.

Bu onların tercihidir, tercihleri içinde LGBT’ye bile kucak açmak olan bir siyasi anlayış ve temsilcileri söz konusu.

Sorgulamam, sorgulamayız.

Gizli güdüleri aşikarlaşmış der geçeriz.

Ama söz konusu olan şehit cenazeleri ve bu cenazeler üzerinden provokasyon çıkarmak olunca hiçbir güdülerine tahammül etmek gibi bir yükümlülüğümüz yok.

O şehitlerin canına kastedenlerle fingirdeşenler, o şehitleri sırtından bağrından vuranlarla oynaşanlar bu gizli dürtülerini bir de meydan okurcasına milletin gözünün içine baka baka dillendiriyorsa önüne konulan kurşuna da yüzüne yapışacak tükürüğe de hazır olacak.

Kusura bakmasınlar.

Ülke onların oynaştığı, onların fingirdeştiği taşeronların ağa babalarıyla istiklal ve istikbal mücadelesi verirken, bu şartlar içinde ihanete meyledenin hak ettiği muamelenin ne olduğunu buradan aktaracak değilim. Dünyanın her coğrafyasında bu ihanetlerin cezası bellidir. Buna rağmen, önüne konulan bir mermiye, alnına yapışan bir yumurtaya ağlaşıyorlarsa oynamayacaklar. Bu milletin sinir uçlarıyla oynamayacaklar.

Bu milletin ekmeğini yiyip ihanet edenlere, ekmeğini yediği yerden sunulan ikramın ne olduğunu tarih çok kez yazmıştır bir daha yazdırmaya kimse tevessül etmesin.

Bizden uyarması.