Ankara'da eski belediye başkanı Melih Gökçek'in, başkanlık döneminde usulsüz yollarla satın aldığı iddia edilen Dikmen Vadisi'ndeki villa ve içindeki mobilyalar, kent gündemini sarsmaya devam ediyor. Ankara Bölge Adliye Mahkemesi, bu villanın belediyeden usulsüz satın alındığına hükmetti ve evin boşaltılmasını istedi. Gelişmeler, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş'ın da dikkatini çekti. Yavaş, Gökçek'in sadece evi değil, içindeki mobilyaları da belediyenin parasıyla aldığını iddia etti.
Başkan Yavaş, yaptıkları incelemelerde, "Özel Kadem" adına alınan ev mobilyalarının da Gökçek'in evine gittiğini belirtti. Bu durum, Gökçek'in belediye başkanlığı döneminde hem ofis hem de konut olarak kullandığı, başkanlıktan ayrıldıktan sonra ise 3 yıl içinde ihaleye giremeyeceği kanunla belirlenen villayı, eşinin ve avukatlarının üzerine almasıyla daha da karmaşık bir hal aldı. Mansur Yavaş, bu durumu yargıya taşıyarak, Gökçek'e görevi bırakma çağrısında bulundu.
İstinaf Mahkemesi, villanın satışında usulsüzlük yapıldığını belirterek, villanın yeniden belediyeye tescil edilmesine karar verdi. Bu sürecin Yargıtay aşaması beklenirken, Yavaş, Gökçek'in villadan çıkmasını beklediğini ifade etti. Yavaş, göreve geldiğinde, Gökçek döneminde belediyeye ait lüks araçların satışını gerçekleştirdi ve kullandığı konutun satışında usulsüzlük davasının sonuçlanmasını sağladı.
Öte yandan, Yavaş'ın iddiaları, villanın ve içindeki mobilyaların gerçekte belediyeye ait olup olmadığı, ve Gökçek'in bu eşyaların parasını belediyeden ödettiği konusunda yeni soruşturmaların başlamasına sebep oldu. Bu durum, Ankara'nın siyasi ve sosyal çevrelerinde büyük tartışmalara yol açarken, son sözü Yargıtay'ın söyleyeceği belirtiliyor.
Bu olayın, Ankara'nın ve Türkiye'nin genelinde nasıl yankılar uyandıracağı, ve Gökçek'in bu iddialar karşısında nasıl bir savunma yapacağı merak konusu. Ayrıca, Yavaş'ın bu durumu ortaya çıkarmak için başlattığı soruşturmanın, belediye yönetimindeki şeffaflık ve hesap verilebilirlik konusundaki çabalarını da gösteriyor. Bu durum, Ankara'nın siyasi tarihinde önemli bir dönüm noktası olabilir.