Başbakan Binali Yıldırım, AK Parti Mamak 6. Olağan İlçe Kongresi'nde konuştu.
Başbakan Yıldırım'ın açıklamasından satır başları:
Dün TBMM'de önemli bir karar aldık. Irak Kürt Bölgesel Yönetimi'nin (IKBY) kör inadı sonrası Cumhurbaşkanımızın riyasetinde MGK Bakanlar Kurulu toplantısını yaptık aldığımız kararları milletimizle paylaştık. Dün gece Meclisimizde MHP, CHP gruplarının desteğiyle de tezkereyi yurtdışına asker gönderme kabul etme tezkeresini de kabul ettik. Böylece Irak ve Suriye'ye sınır ötesi operasyon konusunda hükümetimize Meclisimiz 1 yıl daha yetki verdi. Türkiye'nin içinde bulunduğu coğrafya çok önemli bir süreçten geçiyor. Siyasi çalkantılarla bölgemiz karşı karşıya. Terör örgütleri kan şiddet insanlık dışı eylemlerde oluşan bu çatlakları dolduruyor. Yakın tarihte cetvelle çizilen sınırlar bugün asayişten istikrardan buradalarda bahsetmek zor. Müttefik bazı ülkelerin geçici siyasal çözümler ve kısa vadeli çıkarları adına iş tuttukları destekledikleri terör örgütleri Türkiye'nin milli güvenliği için bir tehdit oluşturuyor.
''REFERANDUMDA İNAT EDEN IKBY BİRİNCİ DERECE SORUMLU OLACAKTIR''
Türkiye'nin güney hudutlarında herhangi bir statü değişikliği, herhangi bir şekilde yeni oluşumlar, asla ve asla Türkiye tarafından hoş görülemez. Kuzey Irak'ta yarın gerçekleştirilecek referandum gayrimeşrudur, yok hükmündedir. Bu referandum sonrası yaşanacak muhtemel gelişmelerden, bu referanduma tek başına, halkına danışmadan karar veren, dünyada bütün milletlerin karşı çıktığı, BM'nin de karşı olmasına rağmen bu referandumda inat eden IKBY birinci derece sorumlu olacaktır.
''BU REFERANDUM HİÇBİR MESELEYİ ÇÖZMEYECEK''
Bu referandum, Kuzey Irak Bölgesel Yönetimi'nin hiçbir sorununa çözüm getirmeyecek. Bu referandum, merkezi Irak yönetimi ile Kuzey Irak Bölgesel Yönetimi arasındaki hiçbir meseleyi çözmeyecek. Bu referandum, bölgede var olan istikrarsızlığı, otorite boşluğunu ve kaosu daha fazla körükleyecek ve bunun bedelini orada yaşayan insanlar ödeyecek. Belirli insanların, yöneticilerin hırsı, uçuk hayalleri yüzünden o bölge insanına, Kürt kardeşlerimize bu zulmü reva görenler, elbette bunun hesabını kendi halklarına başta olmak üzere, bu işe karşı çıkan herkese vereceklerdir.
''BUNUN HESABINI BU YANLIŞTA ISRAR EDENLERDEN SORACAĞIZ''
Şunu iyi bilsinler ki biz, bölgenin istikrarı için, bölgede yaşayan ve uzun süreden beri DEAŞ teröründen, PKK teröründen, otorite boşluğundan büyük sıkıntılar çeken oradaki insanlara yardım elimizi uzatmaya devam edeceğiz. Bu referandum nasıl sonuçlanırsa sonuçlansın, bunun hesabını Kürtlerden, Araplardan, Türkmenlerden değil bu yanlışta ısrar edenlerden soracağız.