Türkiye'de enflasyon canavarını dizginlemek için düğmeye basılıyor! Deutsche Bank'tan gelen son dakika haberine göre, şubat ayı enflasyonunun beklentilerin çok üzerinde gelmesi Merkez Bankası'nın (TCMB) faiz politikasında radikal bir değişime yol açabilir. Banka analistleri, TCMB'nin mart ayındaki toplantıda 500 baz puanlık faiz artışı yaparak politika faizini %45'ten %50'ye çıkarabileceğini öngörüyor.
Faiz Artışı Neden Gerekli?
Deutsche Bank analistleri, enflasyon dinamiklerindeki kötüleşme, dirençli iç talep ve kırılgan beklentiler gibi faktörleri faiz artışı tahminlerinin gerekçesi olarak gösteriyor. Şubat ayında yıllık enflasyonun %67,07'ye yükselmesi, alarm zillerini çaldırdı. Bu durum, TCMB'nin enflasyonla mücadelede daha proaktif bir tutum benimsemesi gerektiğini gösteriyor.
Seçim Öncesi Faiz Artışı Beklentisi
Yaklaşan yerel seçimler de para politikası üzerinde belirsizlik yaratıyor. Seçim öncesi döviz kurunda olası bir değer kaybı endişesi, döviz talebinde artışa neden oluyor. Deutsche Bank analistleri, TCMB'nin mart ayında yapacağı faiz artışının bu endişeleri yatıştırmaya ve makro-finansal riskleri yönetmeye yardımcı olacağını savunuyor.
Daha Uzun Vadeli Tahminler
Deutsche Bank, TCMB'nin yılsonuna kadar politika faizini kademeli olarak %45'e indirmesini bekliyor. Ancak analistler, hizmet fiyatlarındaki kalıcı yapının enflasyondaki düşüş patikasını TCMB'nin öngördüğünden daha uzun tutacağına inanıyor.
Deutsche Bank'ın 500 baz puan faiz artışı öngörüsü, Türkiye ekonomisi için kritik bir dönüm noktasına işaret ediyor. TCMB'nin mart ayındaki kararı, enflasyonla mücadelede ve makro-finansal istikrarı korumadaki kararlılığını gösterecek.
Haber Detayı:
- Deutsche Bank analistleri, Yiğit Onay önderliğinde bir rapor hazırladı.
- Rapor, enflasyon dinamikleri, iç talep ve beklentilere ilişkin güncel bir değerlendirme içeriyor.
- Analistler, TCMB'nin mart ayında 500 baz puan faiz artışı yapma ihtimalini yüksek olarak değerlendiriyor.
- Faiz artışının enflasyon beklentilerini yönetmeye ve döviz kurunu stabilize etmeye yardımcı olacağı savunuluyor.
- Seçim sonrası dönemde de para politikasının enflasyonla mücadeleye odaklanması gerektiği vurgulanıyor.