Arapça yayın yapan Kudüs merkezli, El Fetih yanlısı Al-Quds gazetesi başyazısında "Karar ABD ve İsrail'e yeni ve güçlü bir tokat oldu. Ülkeler ABD'nin tehditlerine rağmen karar lehine oy kullandı" diye yazdı.
Gazetede Vida Maşur imzasıyla yayınlanan bir diğer makalede ise "ABD'nin BM Güvenlik Kurulu'ndaki veto kararı, Siyonist politikası nedeniyle izole olduğunu göstermişti. Eğer ABD düşündüğü gibi bir süper güç olsaydı diplomasiyi kullanarak haklı olduğunu göstermeye çalışabilirdi" ifadeleri yer aldı.
Arapça yayımlanan Ramallah merkezli El Fetih yanlısı gazete Al-Ayyam'dan Rajab Abu-Sirriyah ise şunları yazdı:
"ABD, Orta Doğu'daki eski despot rejimler gibi. Dünyanın değiştiğinin farkında değil. Dünyaya ve halklara küstahça davranmaya devam ediyor."
İsrail basınında karşıt görüşler
Karar, İsrail basınında ise farklı şekillerde yer aldı.
Başbakan Binyamin Netanyahu yanlısı Yisrael Hayom gazetesi, "İsrail için başarı: 35 ülke çekimser kaldı" manşetiyle çıktı. Gazetede İsrail'in diplomatik çabalarının ve Trump'ın tehditlerinin çok sayıda ülkenin çekimser kalmasına yol açtığı aktarıldı. Gazete için bir makale yazan Ron Prosor, oylamanın yalnızca ABD'nin yaklaşımı için değil, İsrail'in dış politikası için de bir zafer olduğunu belirtti ve ekledi:
"Karara destek vermeyi reddeden ülkelere baktığımızda Kanada, Avustralya, Çekya, Arjantin, Kolombiya, Meksika, Güney Sudan ve Macaristan gibi ülkeleri görüyoruz.
"Bu ülkelerin bir ortak noktası var: İsrail bu ülkeleri stratejik bir hedef olarak seçip ona göre politika izledi. Başbakan Netanyahu bu ülkeleri ziyaret etti ve İsrail onlara maddi yardımda bulunmaya başladı."
Yediot Aharonot gazetesinde Şimon Schiffer imzalı makalede ise şu ifadeler yer aldı:
"35 ülkenin çekimser kalmasını kutladıktan sonra geriye oylamanın yankılanan sonucu kalıyor: 128 ülke Trump'ın tavrına ve Kudüs'ü İsrail'in başkenti olarak tanıma kararına karşı çıktı. Netanyahu İsrail'in dünyadaki statüsünün değiştiğini söylese de oylama sonucu bunun çok kısıtlı olduğunu gösteriyor."
Ha'aretz gazetesine yazan Noa Landau da "İsrail'deki ana hayal kırıklığı son yıllarda ilişkilerin geliştiği Yunanistan, Kıbrıs ve Hindistan gibi ülkelerin yanı sıra Netanyahu'nun ilişkileri övdüğü Rusya ve Çin gibi ülkelerin de Filistin pozisyonlarında bir değişiklik olmaması" dedi.
İngilizce yayımlanan Jerusalem Post gazetesindeki yorum ise şöyleydi:
"ABD'nin 2018 bütçesinde en fazla yardım almak isteyen ülkeler, parayla satın alınamayacaklarını gösterdi… Ama hepsi de bu kadar açık değildi. Yarım milyar dolardan fazla yardım almak isteyen Kenya ve 400 milyon dolar yardım isteyen Zambiya oylamaya katılmadı."
Rossiyskaya Gazeta: Kimse Beyaz Saray'ın tehditlerinden korkmadı
Rusya'da devletin sahibi olduğu Rossiyskaya Gazeta'da çıkan yorumda "Donald Trump'ın yapabileceği tek şey verdiği ahlaki zararı ölçmektir. Dış politikasının itici gücü olduğunu düşündüğü iş yapma mantığı çöktü: Kimse Beyaz Saray'ın tehditlerinden korkmadı" ifadeleri yer aldı.
Hindistan'da yayınlanan Indian Express gazetesi "İsrail'in başkenti olarak Kudüs: Hindistan ABD'ye karşı oy kullandı" başlığını attı. Gazete, Hindistan'ın İsrail ve ABD'ye yaklaşmasına rağmen bu kararı aldığını yazdı.
The Hindu'nun manşetinde de "Arap çabası sonuç verdi, Hindistan Kudüs'te müzakere yönünde oy kullandı" ifadesi kullanıldı.
Sri Lanka haber sitesi Colobo Gazette ise "Sri Lanka ABD'nin Kudüs kararını kınayan karar destek verdi" dedi.
Pakistan'daki The Express Tribune gazetesinin manşetinde "Filistin için zafer: BM ABD kararını reddetti" cümleleri yer aldı.
Karar sosyal medyada da yankı buldu. Arapça "Birleşmiş Milletler" etiketi birden fazla Arap ülkesinde Twitter'ın bir numaralı gündemi oldu. Çok sayıda kullanıcı "Amerikan küstahlığına karşı çıkan uluslararası topluma" teşekkür etti.