2024-2025 eğitim-öğretim yılı için özel okulların astronomik ücret talepleri, aileleri ve öğretmenleri zor durumda bırakıyor. Bir özel okulun 1. sınıf için istediği 640 bin lira gibi şok edici rakamlar, veliler arasında büyük tepkilere neden oluyor. Bu durum, eğitimdeki mali yükün ailelere ağır bir şekilde yansıtılmasını ve öğretmenlere yapılan orantısız zamları gündeme taşıyor.
Öğretmen maaşlarına yapılan yüzde 40'a varmayan zamların aksine, velilere yüzde 75'e varan oranlarda artışlar uygulanıyor. Bu durum, öğretmenlerin ve velilerin yaşadığı mali baskıyı artırıyor. Özellikle İstanbul'daki markalı ve çok şubeli okullarda, okula giriş fiyatlarının 200 bin TL'nin altına düşmediği gözlemleniyor.
Özel Öğretim Kurumları Yönetmeliği'nin geçen yıl değiştirilen 13'üncü maddesi, okullara zamlar konusunda daha fazla esneklik sağlıyor. Bu maddeye göre, ara sınıflar için belirlenen eğitim ücreti, bir önceki yılın ortalamasına dayanıyor ve bu ücrete yüzde 56.9'a kadar artış yapılabiliyor. Ancak okullar, yemek ve genel giderler gibi kalemleri dikkate almadan, eğitim ücretlerinde artış oranını yüzde 75'e kadar çıkarabiliyor.
Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, ara sınıflar için fiyat belirleme yetkisinin Bakanlıkta olduğunu, başlangıç sınıflarıyla ilgili yetkinin ise özel okullarda olduğunu belirtti. Bu açıklama, özel okul fiyatlarındaki fahiş artışlar karşısında velilerin tepkilerine yol açıyor. Veliler, sosyal medya üzerinden okullardan gelen yüksek talepleri paylaşarak, duruma dikkat çekiyorlar.
Öğretmen maaşları ve özel okul ücretleri arasındaki bu dengesizlik, eğitim alanında ciddi bir mali krize işaret ediyor. Veliler ve öğretmenler, adil bir eğitim sistemi için daha dengeli ve makul finansal politikalar talep ediyor. Bu durum, Türkiye'nin eğitim sektöründeki geleceği için önemli bir sorgulama konusu oluşturuyor.