“İşgalin Yapı Taşları” kitabıyla Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ)’nün kirli yüzünü gözler önüne seren Gazeteci-Yazar Kemal Gümüş, ikinci çalışması “FETÖ’nün Yol Haritası: Takiye-Kumpas-Tasfiye” kitabında çerçeveyi büyüterek, örgütün 45 yıllık gizli çalışma yöntemlerini ve 15 Temmuz Darbe girişimine giden süreci belgeleriyle ortaya koyuyor.
Kitapta örgütün Türkiye ve yurt dışı yapılanmasının 45 yıl boyunca asker, emniyet, yargı, siyaset, kültür, finans, eğitim, medya ve sosyal hayatta gerçek kimliklerini gizleyen militanları ile yaptığı yasadışı eylemler gözler önüne seriliyor.
Takiye yaparak kendisini gizleyen örgüt militanlarının, gerçekleştirdiği kumpaslar ve kamu kurumlarındaki tasfiye girişimleri de kitapta yaşanmış olaylardan yola çıkılarak, tanıklıklarıyla anlatılıyor.
FETÖ’nün bir istihbarat örgütü olarak nitelendirildiği kitapta, amacına ulaşmak için her yolu mubah gören örgütün kuruluşu, kullandığı yöntemler, gizli planları, akla hayale gelmeyen şantajları, kripto faaliyetleri ve kamu kurumlarına sızmasına ilişkin detaylar ilk defa açıklanan bilgilerle gün yüzüne çıkarılıyor.
Renklendirilmiş ve Renksiz FETÖ’cüler
Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ); “gizlilik”, “takiye” ve “katı hiyerarşik disiplin” uygulanarak inşa edilen ve içinde barındığı toplumun dini, milli ve kültürel kodlarını maske olarak kullanan, tüm değer yargılarını manipüle eden illegal bir yapılanmadır. Bilgi belge sızdırmak veya deşifre olmamak amacıyla, farklı takiyecilik tarzları geliştiren örgüt, ‘’renklendirme adını verdiği yöntem ile muhalif toplulukların içine sızdığı gibi, hükümet yanlısı grupların içinde de yer almıştır.
Başka bir takiye yöntemi olan ‘renksizlik’ için ise örgütle bağlantısı bilinen hiçbir kuruma ve oluşuma dâhil edilmemiş, sızdırılmamış bağlantısız gibi görünen örgüt mensuplarını kullanmıştır.
Araştırmacı gazeteci yazar Kemal Gümüş bu kitapta, FETÖ militanlarının takiye ile nerelere ulaştıklarını, sosyal hayat ve bürokraside gerçekleştirdiği kujmpaslar ile tasfiyeleri somut örnekleri ve belgeleri ile ele alıyor.
İşte kitaptan çarpıcı birkaç detay...
‘’ERDOĞAN DEVRİLSİN DE NE OLURSA OLSUN’’
Rusya Saint Petersburg Diyalog İmamı Üzeyir Ö.’nün etkin pişmanlık kapsamında verdiği ifadede örgütün 17-25 Aralık sürecinden sonra ‘Erdoğan devrilsinde devlete ne olursa olsun’ mantığıyla elindeki tüm gücü kullandığını söylemiştir.
“KÜRESEL GÜÇ TEK PARTİ İKTİDARINI İSTEMİYOR”
Selman F. isimli örgüt mensubu MİT’e nasıl sızdırıldığını ve o kritik süreçte kendisine PKK masasında verilen görevleri itiraf etmiştir.
Selman F., “2 Ocak 2012 yılında görev yerlerimize dağıtımımız yapıldı. Benim atamam PKK dairesine yapıldı. 17-25 Aralık sürecinden sonra Fetullah Y’nin evinde Serkan B., ben, Yunus A., ve Osman Kos isimli Sunay E. İle buluştuk. Sunay E. MİT imamının altındaki 4 veya 5 şahıstan biridir. Sunay E. bize, ‘Küresel güç artık Türkiye’de tek parti iktidarı istemiyor. Koalisyon hükümetleri ile ülkenin yönetilmesini istiyor’ dedi.
Teşkilatı (MİT) PKK ile mücadelede zafiyet gösterir algısını oluşturacak argümanlar araştırılıyordu. Çözüm sürecinde cemaat tarafından bu tür araştırmalar yapılıyordu.” itirafında bulunmuştur.
Selman F.’nin itiraflarında anlattığı gibi tam bu süreçlerde FETÖ, PKK, DAEŞ, DHKP vb. terör örgütleri eş zamanlı harekete geçerek katliam ve kaos eylemlerine başvurmuştur. FETÖ ise hem sahada terör örgütleriyle iş birliği içinde olmuş hem de devlet içinde devletin imkanlarıyla devlet kurumlarını zafiyet içinde gösterecek ve zafiyete uğratacak eylemlere imza atmıştır.