AVAZTÜRK’ün ilk andan itibaren yakından takip ettiği ve yaptığı haberler nedeniyle iftiracı olarak nitelendirildiği Muğla/Fethiye/Seydikemer üçgenindeki FETÖ’nün eğitim yapılanmasına yönelik soruşturmalardan birinde iddianame tamamlandı. Seydikemer Eğitim Bir Sen Şube Başkanı İrfan Deveci ve Seydikemer Milli Eğitim Şube Müdürü Esma Çelik’in de yer aldığı iddianamede, şüphelilerin FETÖ ile ilişkisine dair dikkat çekici tespitler yer aldı. Eğitim Bir Sen ve Memur Sen Konfederasyonu Genel Başkanı Ali Yalçın, Eğitim Bir Sen Muğla İl Başkanı Önder Uçak gibi isimler tarafından korunup kollanan Seydikemer Eğitim Bir Sen Şube Başkanı İrfan Deveci için ‘sohbet hocası’ tespitlerinin de yer aldığı iddianamede, savcılığın toplanan deliller ve tanık ifadelerine dayanarak şüphelilerin FETÖ üyeliği ve örgütün amaç ve çıkarları doğrultusunda eylemleri nedeniyle cezalandırılmasının istendiği gözlendi.
FETÖ ile uzaktan yakından ilgisi olmadığı ve AVAZTÜRK’ün kendilerine iftira attığı yönünde Muğla kamuoyu ve Memur Sen Konfederasyon ile Eğitim Bir Sen Genel Merkezinde algı oluşturan şüphelilerin, iddianameye yansıyan kendi ifadelerinde bile FETÖ ile ilişkilerini itiraf ettiği görüldü. Eğitim Bir Sen Seydikemer Şube Başkanı İrfan Deveci’nin savcılık ifadesinde örgütle geçmişteki ilişkisini itiraf ettiği görülürken, yakın akrabası bir tanık dahil diğer tanık beyanlarında da örgütle ilişkisinin olduğu hazırlanan iddianamede yer aldı.
İddianamede, İrfan Deveci’nin akrabası da olan tanıklardan Melek Dalgın, Deveci’nin FETÖ’yü savunmaya 17/25 Aralık’tan sonra da devam ettiğini belirtiği yer aldı. Dalgın’ın, iddianameye eklenen ifadesinde İrfan Deveci için, “İrfan Deveci isimli şahıs akrabamdır. Kendisi sendika başkanlığı yapar. Bayram ve özel günlerde görüşürdük. İrfan Deveci, yaklaşık altı yıl önce annemler kurban keseceği zaman kurbanın derilerini bana verin, ben öğrencilere yardım amaçlı vereceğim şeklinde bir söylemde bulunmuştu. İrfan Deveci cemaati savunduğu ve ben de cemaate karşı olduğum için kendisiyle tartışmalarımız oluyordu. Cemaatin çok iyi işler yaptığını vakıf tarzı olduğunu, insanlara yardım ettiğini söyleyerek bana cemaati savunuyordu. Bu tartışmalar 17/25 Aralık 2013 sonrasında oldu” açıklamalarında bulunduğu görüldü.
MEBBİS’TEN FETÖ SENDİKASI KAYDINI SİLİP ATAMA YAPMIŞLAR
Aynı şekilde hakkında FETÖ soruşturması yürütülen İsmail Abdullah Mündüz’ün ifadesinde de Eğitim Bir Sen Seydikemer Şube Başkanı İrfan Deveci’yi zora sokacak beyanlar görüldü. Mündüz’ün, itiraf şeklinde de okunabilecek ifadesinde, FETÖ’ye bağlı Aktif Eğitim Sen üyesi bir ismin atamasının yapılması için sendika üyelik kaydının İrfan Deveci ve aynı dosya sanıklarından Seydikemer İlçe Milli Eğitim Müdürü Esma Çelik’in talimatıyla kendisi tarafından silindiğini belirttiği görüldü. Seydikemer ve Fethiye’de çok tartışılan olay iddianameye şu şekilde yansıdı: “Görev yapmakta olduğu okuldan, müdür yardımcılığı için müracaatta bulunan ve 15 Temmuz 2016 tarihi sonrasında açığa alınan İbrahim Uslan’ın Aktif Eğitim Sen’e üye olduğunu kendisinin bildiğini ve şüpheliler Esma Çelik ve İrfan Deveci’ye bu konuyu aktardığını, İrfan Deveci’nin de MEBBİS’te yer alan İbrahim Uslan’ın Aktif Eğitim Sen üyeliğine ilişkin kaydının silinmesini ve bu şekilde evrakların gönderilmesini belirttiğini, kendisinin de, MEBBİS’ten İbrahim Uslan’ın Aktif Eğitim Sen kaydını sildiğini ve bir müddet sonra İbrahim Uslan’ın görev yapmakta olduğu okula Müdür Yardımcısı olarak atandığını beyan etmesinin şüpheli İrfan Deveci’de mevcut olduğunu iddia ettiğimiz suç kastının tüm açıklığıyla sergilediği…”
DEVECİ, FETÖ İLE İLİŞKİSİNİ İTİRAF ETMİŞ ÜSTELİK “SOHBET HOCASI”YMİŞ
Öte yandan, hazırlanan iddianamede, Eğitim Bir Sen Seydikemer Şube Başkanı İrfan Deveci’nin kendisinin de, FETÖ ile geçmişteki ilişkisini, örgüte ait dershaneye gittiğini, örgüte ait yurtta kaldığını, 2008 ile 2013 yılları arasında FETÖ sohbetlerine farklı tarihlerde bir çok kez katıldığını itiraf ettiği de görüldü.
Savcılık iddianamesinde en dikkat çeken kısım ise, “İddianamenin birinci bölümünde detaylı olarak açıklandığı üzere, ‘sadık tabaka’ olarak adlandırılan ve okul, dershane, yurt, banka, gazete, vakıf ve resmi kurum görevlilerinden oluşan grubun, örgüt sohbetlerine katıldıkları, düzenli aidat/himmet ödedikleri ve az çok örgüt ideolojisini bildikleri, yine bu tabakaya girebilmek için Örgüt üyesi olmanın gerektiği tespit edilmiş olup,
Şüphelinin de, Örgüt üyelerinin belirli aralıklarla bir araya geldikleri bu toplantılara katıldığının, hatta bu toplantılarda ‘sohbet hocalığı’ yaptığının ve himmet adı altında Örgüt’e maddi yardım topladığının bizzat kendi ifadesiyle de tespit edildiği, her ne kadar 17/25 Aralık sürecinden sonra katılmadığını iddia etmiş ise de, soruşturma kapsamında toplanan diğer deliller ve özellikle şüpheli hakkında alınan tanık beyanları karşısında, bu süreçten sonra da katılmaya devam ettiği sonuç ve kanaatine varıldığı…” oldu.
Savcılık iddianamesinde, Eğitim Bir Sen Şube Başkanı İrfan Deveci’nin “sohbet hocalığı” yaptığı tespiti ve örgüt üyeliğine dair vurgular dikkat çekerken, soruşturma sürecinde yöneltilen bu suçlamalar ve Deveci’nin soruşturmanın ilk aşamasında tutuklanma gerekçesi olan bu suçlamalara maruz kalmasına karşın Eğitim Bir Sen Şube başkanlığı görevini devam ettirmesi ve buna bugüne kadar göz yumulması ve bu çarpıklığın devam etmesi Eğitim Bir Sen Muğla ve Genel Merkez yönetim anlayışları hakkında da soru işaretlerinin doğmasına sebep oldu.
AVAZTÜRK Özel