İşte Kızılderililer ile Afrikalı kölelerin kanları üzerine kurulan ABD’nin kanlı tarihi!

Kanlı bir tarih üzerine kurulan ABD’nin hemen her yıl ısıtıp gündeme getirdiği sözde Ermeni soykırımı tasarısı ABD Temsilciler meclisinde 11 oya karşılık 405 oyla kabul edildi.

Döktüğü kanlarla soykırım ve terörün merkezi olan ve dünyanın her bir köşesine terör ihraç ederek coğrafyaları bu yolla esir alan ABD’de, Türkiye’yi hedef alan skandal bir gelişme yaşandı. Kızıldereliler ve Afrikalı kölelerin kanları üzerine kurulan ABD’de Temsilciler Meclisi, sözde Ermeni Soykırımı tasarısını, 11 oya karşı 405 oyla kabul etti.

Kendi kanlı tarihiyle yüzleşemeyen ABD’deki bu skandal gelişme üzerine ABD Ankara Büyükelçisi Dışişleri Bakanlığına çağrılırken, hükümet ve Cumhurbaşkanlığından sert tepkiler geldi.

Bu arada, Türkiye’ye karşı bir koz olarak kullanılan sözde Ermeni soykırım tasarısını Temsilciler Meclisi’nde kabul eden ABD’nin kendi tarihinin soykırım ve katliamlarla dolu olduğu biliniyor.

AVAZTÜRK olarak, Türkiye’yi soykırımla suçlayan ABD’nin bu kanlı tarihi ile yüzleşmesi için tarihte işlediği soykırım ve katliamları derledik.

İşte Kızılderililer ve Afrikalı kölelerin kanları üzerine kurulan ABD’nin kanlı tarihi:

ABD, toplamda dünya nüfusunun 5’te birini oluşturan Kızılderililer’den 70 milyonunu katletti.

1517’de İspanya kralı tarafından plantasyon köleliği Amerika’daki İngiliz kolonilerince de sürdürüldü. Köle ticaretinin sürdürüldüğü 400 yıl boyunca Afrika 75 ile 90 milyon arasında genç erkeğini yitirdi. Karaib Adaları’ndaki halkın yüzde 90’ı da köleleştirildi.

Bu arada ABD’nin kanlı tarihi ve işkencelerini belgeleyen Carol Richardson’un ‘What does god require Working to close the ‘school of assassins’ adlı eserinde yer alan Amerika’nın bazı katliamları ve işkenceleri ise kayıtlara şöyle geçti:

- 1898’de Meksika’yı işgal etti, aynı yıl Küba’ya girdi.

- 1921 yılında Nikaragua’yı işgal etti. Anti-emperyalist direnişin başını çeken Sandino ve 300 kişiyi katletti.

- 1945’te Japonya’nın Hiroşima ve Nagazaki kentlerine atom bombası atarak bir anda 250 bin kişiyi vahşice öldürdü.

- 1950-1953 yılları arasında yüz binlerce yurtsever Koreli’yi katletti.

- 1954’te binlerce Guatemalalı’yı öldürdü.

- 1950-1959’da Küba’da 60 bin kişi, ABD destekli Batista birliklerince katledildi.

- 1965’te Dominik’e paraşütçülerini indirdi ve 10 bin Dominikli’yi katletti.

- 1973’te Şili’de CIA’in düzenlediği darbe ile 30 bin kişi katledildi.

- 1975’te Vietnam’dan kovulduğunda arkasında milyonlarca ölü ve sakat bıraktı.

- 1970-1975 yılları arasında Kamboçya ve Laos’ta,1 milyon insanı katletti.

- 1989’da Panama’ya asker çıkardı ve 5 bin Panamalı’yı katletti.

- 1991’de Irak’ın Kuveyt’e girişini bahane ederek diğer emperyalist güçleri de ardına takarak Irak halkına karşı bomba yağdırdı. Dünyaya demokrasi hamiliği yapan Amerika’nın Ortadoğu’daki sivil katliam sicili hayli kabarık. Amerika, taşeron örgütler üzerinden karıştırdığı Ortadoğu’da sadece Afganistan, Pakistan, Irak ve Suriye’de 2 milyondan fazla Müslüman kanı döktü, 13 milyon insan yerinden yurdundan oldu, mülteci durumuna düştü.

- 1991: Somali’yi işgal etti.

- 2001: Afganistan’ı işgal etti. İşgal devam ediyor. Her gün insanlar katlediliyor.

- 2003: Irak’ı yeniden işgal etti. 1.000.000 civarında insanı katletti. Katliam sürüyor.

- Latin Amerika’da ABD’nin bulaşmadığı savaş, katliam, insan hakları ihlali yok gibi. Nikaragua’dan kaçan işkenceci, halk düşmanı örgütleri destekledi ve Nikaragua halkının üstüne saldırttı.

- Birçok Latin Amerika ülkesinde de Ulusal Muhafızlar adı altında Ölüm Mangaları’nı örgütledi, eğitti, finanse etti, silahlandırdı ve halkın üzerine saldırttı.

- ABD son olarak Irak ve Afganistan’da yüz binlerce Müslüman’ı şehit etti, kadınların namuslarına el uzattı ve hapishanelerde on binlerce Müslüman’a sistematik işkenceler yaptı.

Resmi olarak 4 Temmuz 1776’da Kızılderililer’in kanları üstüne kurulan Amerika Birleşik Devletleri, yukarıda satır başlarıyla aktardığımız kendi soykırımcı ve kanlı tarihine bakmaksızın Osmanlı’nın son dönemlerinde yapılan ‘tehcir’i soykırım gibi göstermeye çalışıyor.

Hepsi bir kenara, ABD’nin ilk Başkanı George Washington’un, Kızılderililer için sarf ettiği “Bu vahşi hayvanların tamamen imha edilmesi gerekiyor” sözleri ile ABD’nin bir diğer Başkanlarından Theodore Roosvelt’in “Ben en iyi yerli (Kızılderili) ölü yerlidir demek istemiyorum ama 10’da 9’u öyledir” sözleri ABD’nin nasıl bile kanlı bir felsefe üzerine kurulduğunu ispatlamaya yeter.

AVAZTÜRK

Özel Haber Haberleri