Kıdem tazminatı, işçinin çalışma hayatı boyunca birikmiş olan ve işten ayrılırken hak ettiği bir tür tazminattır. Kıdem tazminatı, işçinin işverene olan bağlılığını ve sadakatini ödüllendirmek, işten ayrılırken bir geçiş dönemi sağlamak ve emeklilikte birikim yapmasına katkıda bulunmak amacıyla verilir.
Kıdem tazminatının hesaplanmasında, işçinin son aldığı brüt ücret, çalıştığı süre ve yasal faiz oranı dikkate alınır. Kıdem tazminatının ödenmesi için, işçinin en az bir yıl süreyle aynı işverenin hizmetinde çalışmış olması ve iş sözleşmesinin belirli şartlarda sona ermesi gerekir.
Kıdem Tazminatında Neler Değişecek?
İktidar cephesinden çalışanların kıdem tazminatlarına ilişkin yapılan açıklamaya muhalefet de sert tepki gösterdi. Muhalefet, bu konunun tartışmaya açık olmadığını vurguladı.
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Cevdet Yılmaz, geçtiğimiz günlerde yaptığı bir açıklamada, kıdem tazminatında maalesef çok ciddi problemler olduğunu, oluşturduğu bir belirsizlik olduğunu ve özellikle iş dünyası üzerinde ekonomiyi bitiren bir yük olduğunu söyledi. Yılmaz, kıdem tazminatının tamamlayıcı emeklilik sistemi ile fona devredilebileceğini belirtti.
Hükümetin orta vadeli programına göre, 2024’ün son aylarında tamamlayıcı emeklilik sistemi devreye girecek. Bu sistemde, çalışanların kıdem tazminatları fona aktarılacak ve emeklilikte bu fonlardan yararlanabilecekler.
Muhalefetten Sert Tepki
Muhalefet partileri ise iktidarın bir kez daha işçinin çalışma hayatı boyunca en önemli güvencelerinden biri olan kıdem tazminatını tartışmaya açtığını söyledi. Üstelik çalışanların enflasyon altında ezildiği, vergi yükünü sırtladığı bir dönemde geldiğini ifade etti.
CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın en son çare işçinin alın terinde kırmızı çizgisine göz dikmiş durumda olduğunu söyledi. Ağbaba, “Erdoğan 128 milyar doları hiç eden Erdoğan, Körfez’de sağda solda elini açmış gelmeye devam ediyor. Sevaplar nedeniyle ödünç aldığımız paraları çıkardığımızda Türkiye’nin rezervleri hala eksi 50 milyar dolar civarında” dedi.
HDP Grup Başkanvekili Meral Danış Beştaş da iktidarın kötü ekonominin bedelini işçiye ödetmek istediğini savundu. Beştaş, “Onların bir öğün beslenmelerini kessinler, tasarruf yapacaksan saraydan yap, altındaki makam arabalarından yap, tasarruf yapacaksan 13 uçaktan 12’sini sat” diye konuştu.
İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Durmuş Yılmaz ise iktidarın orta vadeli programının uluslararası yatırımcılara güven vermediğini, Dünya Bankası’nın geçen hafta yaptığı açıklamanın da bunun bir örneği olduğunu söyledi. Yılmaz, “Bugüne kadar Dünya Bankası, IMF siz bugüne kadar ne diyordunuz? Faiz sebep, enflasyon sonuç istiyordunuz. Ama orta vadeli program bunların hepsini reddediyor, bunların hepsini akıl dışı kullanan bir programdır” dedi.
Faiz Kararı Bekleniyor
Kıdem tazminatı tartışması devam ederken, gözler Merkez Bankası’nın Perşembe günü açıklayacağı faiz kararında. Piyasalardaki beklenti, Merkez Bankası’nın 5 puanlık bir faiz artırımına gideceği yönünde. Merkez Bankası’nın faiz kararı, enflasyon ve döviz kuru üzerinde etkili olacak.
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay ise bütçe açığını kapatmak için vergi gelirlerinde artış yapıldığını açıklarken, önümüzdeki süreçte yeni vergiler getirileceğinin de sinyalini vermişti. Oktay, “Vergi gelirleri arttırılacak. Bu da yeni vergiler demek değil. Mevcut vergilerin daha etkin tahsil edilmesi demek” demişti.