Kripto FETÖ’cüler

İNANÇ YILAN

23 mayıs 2017’de “Gülecek Yerlerim Ağrıyor” başlıklı yazımda Sözcü’nün Fetö propagandası yapma iddiasıyla yargılanmasının gülünç bir durum olduğunu yazmıştım ancak şimdi iş daha acınası bir güldürüye dönüştü ve artık Uğur Dündar sanık sandalyesine oturtulmağa uğraşılıyor.

Bana sorarsanız sadece Uğur Dündar yetmez Yılmaz Özdil de aynı dava kapsamında yargılanmalı. Bu adamlar uzun yıllardır Fetö’ye Fetö diyerek örgütsel bağlarını ispatlamıştır. Çünkü 2014’e kadar “Muhterem Fetullah Gülen Hocaefendi” diyerek saygıda kusur etmeyen bugün ise ana avrat söven zevatın aksine her dönem Fetö’ye muhalif çizgisini sürdüren Uğur Dündar ve Yılmaz Özdil gibiler örtgütsel bağlarını gizlemişlerdir. Çünkü örgütsel bağları olmasaydı Hüseyin Gülerce veya Fehmi Koru gibi Fetö gazetelerinde yazarlardı. Bu kadar iyi gizlendiler işte.

Mesela işbirlikçi kimliklerini kimliklerini gizlemek için Bank Asya’dan ballı kredi dahi kullanmamışlardır. Nagehan ve ROK gibi işbirlikçi olmayan gazeteciler Ballı Kredi çekerek ne kadar bağımsız olduklarını ispatlarken, Dündar ve Özdil bu kredileri kullanmayarak bugünleri önceden görmüş ve önlem almışlardır. Hala yalılarda oturmuyor olmalarından da mı şüphelenilmez valla billa hayret!

Ne derece tehlikeli olduklarının bir diğer kanıtı da ekran yasaklısı olmalarıdır. Alayı ekran ekran gezerken Fetö bunları ekranlara çıkarmayarak kripto kimliklerinin deşifre olmasını engellemiştir.

Mesela Nihat Genç... Alın size baş Fetöcü... Yıllarca Türkiye karşıtı güçlerle mücadele eden Nihat Genç dolarlı eurolu ballı bahşişleri reddederek geçim savaşına mahkum olarak kendini gizlemiştir. Sanmasın ki o yazarı tanımıyoruz!

Bana göre en tehlikelilerden biri ise kesinlikle Zihni Çakır’dır. Ne zaman bir Fetö dosyası yakalayıp yayınlamak istesem “deliller kesinse girelim” diyerek örgütsel kimliğini deşifre etmiştir. Fetöcü olmasaydı bana sansür uygulardı. Defaatle sinir bozucu haberler yapıp hem gazeteyi hem onu hem de kendimi davalık etmeme rağmen sabır gösterirken yargı ve emniyetteki bütün yapılanmaları sağa sola kıvırmadan isim isim yazdım da noktasına virgülüne dahi karışmadı. Önüne gelen 100 bin ardına düşen 50 bin liralık davalar açtı bana mısın demedi! Belli ki pensilvanyaya çok güveniyor!!!  

Unutmadan Müyesser Yıldız, Rahmi Turan, Sabahattin Önkibar gibi isimlere de dikkat edilmeli...

Peki kimlere güveneceğiz diye sorarsanız; Kendisini darbe sonrası Ahmaklığı ile tanıtan bir zat, geçen gün Erdoğan’ı uyararak Manisa’da göz altına alınan bir şahıs için 40 yıllık kefaleti olduğunu dile getirmiş, Erdoğansız ve Ak Partisiz 2019 planını açık etmiş, sonuç olarakta bir rövanşa hazırlık olduğuna dikkat çekmiştir.

Türkiye Genelinde sadece 161.626 oy sayısı ve %0,35’lik oy oranı ile (Kasım 2015 seçimleri) siyasi yelpazede yer alan Vatan Partisi lideri Doğu Perinçek’in bu operasyonun mimarı olduğunu söylemesi bile tüyler ürpertici bir deşifredir.

Aynı zatın kendisine suikast iddiasıyla Kozmik Odaya girilip de koskoca ülkenin bütün mahrem bilgilerinin ABD ve NATO’ya peşkeş çekildiğinin ortaya çıkması üzerine “... Cemaat dediğimiz olguyu biz hizmet hareketi olarak biliyorduk. İsterseniz çok safmışsınız diyebilirsiniz.” açıklamasıyla saftirik öngörülerinin ne kadar gerçeğe yakın olduğunu defalarca memleketin başını yakarak göstermesi bile  Manisa’da şehadet ederek kefalet koyduğu şahsın aslında ne kadar temiz olduğunun da bir göstergesidir.

Memlekette binlerce insan cezaevinde ifade vermek için sıra beklerken, on binlercesi ihraç edildiği mesleğine geri dönmeğe uğraşırken sırf sidiğini tutamıyor diye bir şahsa kefalet koymakta ancak bir ahmaktan beklenebilir. O yüzden kendisinin saftirik öngörülerine ve kefaletlerine riayet edilmesinde hiçbir mahsur yoktur. –Damadını kurtardı yetmedi konu–komşuya açıldı–

Gördüğünüz gibi hepsini deşifre ederek görevimi yerine getirdim. Ha-a bu yazıyı ciddi alıp iddianameye koyacak mizah sever bir savcı çıkarsa zaten vay halimize!

Giderek Yapay Zeka ile yönetilen bir ülke haline geldik ve artık içinde bulunduğumuz durumu kendime dahi açıklayamıyorum.

Hele ki “Fetö’ye bilerek ve isteyerek yardım” suçlamasıyla önce tutuklu sonra tutuksuz yargılaması devam eden Ak Parti Çankrı eski milletvekili İdris Şahin’in Ak Parti Yerel Yönetimler Başkan Yardımcılığına getirildiğini düşünürsek, göreceksiniz kabak bizim başımıza patlayacak.