Kübbiye Dergisi'nin 4'üncü sayısı çıktı!

Gaziantep Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı GAZİKÜLTÜR A.Ş. tarafından Gaziantep’in tarihine ışık tutmak, vatandaşın hafızasını tazelemek ve kenti anlatmak amacıyla yayım hayatı başlatılan Kübbiye Dergisi’nin 4’üncü sayısı çıktı.

Gaziantep’in geçmişini canlı tutmak, vatandaşta ortak bilinç oluşturmak adına Gaziantep Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı GAZİKÜLTÜR A.Ş.’nin yayım hayatına dahil ettiği Kübbiye Dergisi’nin 4’üncü sayısı, “İlmin İzzetini Muhafaza Eden Alim Âdil Hoca” başlığıyla okuyucuyla buluştu. “Gaziantep Tarih, Kültür ve Sanat Dergisi” alt başlığını barındıran derginin yeni sayısının arka kapağında İshak Refet Işıtman’ın “Gazi Ayıntab’a Selam” adlı şiiri, ön yüzünde de Nureddin Topçu’nun bir şiirine yer verildi. Gaziantep’in hafızasında ve manevi hayatında yer etmiş şahsiyetleri ele alan Kübbiye’nin 4’üncü sayısının editörlüğünü Prof. Dr. Halil İbrahim Yakar, Dr. Öğr. Üyesi İsmail Yılmaz, Murat Uğurluer ve Asım Mıhçıoğlu üstlendi.

ADİL HOCA KENTTEKİ MANEVİ BOŞLUĞU DOLDURDU

Dergide Gaziantep’in hafızasında yer etmiş isimlerden olan Adil Özberk, çok yönlü bir kişiliğe sahipken aynı zamanda bir hafız, öğretmen ve ilim adamıdır. Özberk, ilmini hayatı boyunca kendine adamayıp milletine aktardı. Küçük Buhara’nın en nadide kandillerinden olan Adil Hoca, çoğu insanın peşinde koştuğu fırsatları, “Allah bana ismimin başındaki unvanları sormayacak memleketime hizmetimi soracak” diyerek geri çevirdi. Kendisini Kur’ân hizmetine adadı. Halep, Kahire ve Bağdat gibi İslami ilimlerin merkezlerinde eğitim aldı. Kur’ân’ın öğretilmesine ve okutulmasına büyük önem verdi. Bu minvalde öğrenciler yetiştirdi, kurslar açtı ve vaazlar verdi. Adil Hoca, Gaziantep’teki manevi boşluğu doldurdu. Kübbiye Dergisi, Âdil Hoca’yı bu sayısında bütün yönleri ile ele aldı, bir dönemin portresini de ortaya koymaya gayret etti. Öğrencileri ve onu yakından tanıyanlar hatıralarını anlatarak tarihe not düştü.

Kübbiye’nin yeni sayısında M. Hakan Tanrıöver, yazısında Adil Hoca’nın kimliği ve kişiliği üzerinde durdu. Dr. Öğr. Üyesi İsmail Yılmaz, “Küçük Buhara’nın Son Dönem Âlimlerinden Adil Özberk Hoca (1934-1999)” başlıklı yazısında Âdil Hoca’nın hayatını, dini hizmetlerini, eğitim faaliyetlerinde uyguladığı metodu, Kur’ân kurslarına verdiği önemi, ilime hizmet edecek yapımların kurulması ya da kurtarılmasındaki çabalarını inceledi. Devamında ise “Talebelerinin Dilinden Adil Hoca” hakkındaki hatıra ve anektodların derlemesi yer aldı. Mustafa Yavuz Yılmaz, “Âlim Olmanın Anlamı” yazısında Âdil Özberk’in âlim yönünü; Salman Büyüköz, “Adil Hoca ve İlmi Şahsiyeti”ni ve ilime verdiği önem ile tevazusunu; Öğr. Gör. Mustafa Aksoy, “Adil Hoca ve Kur’an-ı Kerim” ile olan bağını; Abdurrahman Kızılcık, “Peygamber Varisi Adil Hoca”nın mefkûresini; Dr. Öğr. Üyesi Yunus Eraslan, “Âlimin Ölümsüzlüğü” yazısında irşad faaliyetlerini; Mehmet Erdem nam-ı diğer Anahtarcı Sarı, Adil Hoca ile Umre hatıralarını; Bekir Öztekin, “Hoca’dan Öte…” olarak nitelediği Adil Özberk’in ilime ve talebeye verdiği önemi; Mehmet Ali Devrim, “Ezher’den Esere Adil Hoca’mız” yazısında ilim talebelerinin yetişmesindeki çabalarını ve cami, Kur’ân kursu eserlerini; Metin Parlayan, “Çok Yönlü Bir Âlim” olmasını; Necdet Kalender, “Adil Hoca” başlığı altında hatıralarında onun Gaziantep’teki etkisini, ilim ve irşad faaliyetlerini kaleme aldı. Ayrıca Adil Özberk’i çocukluğundan beri tanıyan ve Gaziantep’teki etkisine tanık olan Şerif Bayram ile bir röportaj yapıldı.

YAKAR, DERGİNİN DE ADINI TAŞIDIĞI KÜBBİYE KELİMESİNİN HİKAYESİNİ ANLATTI

Dergiye adı verilen Kübbiye’nin ise hikayesini Gazikültür A.Ş. Genel Müdürü Prof. Dr. Halil İbrahim Yakar şöyle anlatıyor: “İsim olarak günümüzde pek kullanılmayan kübbiye kelimesinin derin manası vardır. Tarihi Antep evlerinde duvar içerisinde gizli kapaksız raflara kübbiye adı verilmiştir. Kök olarak kütübbiye kelimesinden gelmektedir. Anlaşıldığı üzere kitapların muhafaza edildiği yer manasında kitaplık vazifesi görmektedir, kübbiye. Sonrasında ise daha çok kıymetli eşyaların bir nevi teşhir edildiği evin kıymetli bölümleri arasında kendisine yer bulmuştur. Bu manası ve vazifesinden hareketle Kübbiye ismi seçilmiştir. Sözün özü Kübbiye Dergisi, Gaziantep’in kıymetli isimlerini, tarih, kültür ve sanat mirasının zenginliğini ortaya çıkarmayı ve teşhir etmeyi vazife edinmiştir.”

Dergi’nin ilk sayısı, Gaziantep’in düşman işgalinden kurtuluşunun 98’inci yılında yayımladı. 3 ayda bir çıkan Kübbiye, 25 Aralık 2019’da kamuoyuna sunulan Kübbiye’nin kapağında, “Şartlar değişse de vazifemiz hep aynı…” mottosuyla “Antep Savunması” bulundu. Genel Yayın yönetmenliğini Prof. Dr. Halil İbrahim Yakar’ın yaptığı derginin ilk sayı editörleri Asım Mıhçıoğlu ve Gülşen Gazel’dir.

Dergi’nin 25 Şubat 2020’de yayınlanan ikinci sayısında Gaziantep’in mümtaz şahsiyetlerinden Mehmet Tekerlek’i kapakta bulundu. İkinci sayı editörleri Prof. Dr. Halil İbrahim Yakar ve Asım Mıhçıoğlu’dur.
“Hayat Karşısında Alacaklı Olmayı Hiç İstemedi – Mehmet Bedri İncetahtacı” kapağıyla yayımlanan 3’üncü sayının editörleri ise Prof. Dr. Halil İbrahim Yakar, Asım Mıhçıoğlu ve Murat Uğurluer’dir.

Kültür-sanat Haberleri