Gazze'ye yönelik savaşın 99. gününde, dünya çapında bir "küresel eylem günü" kapsamında, binlerce insan Washington ve Londra sokaklarında İsrail'in Gazze'ye yönelik neredeyse 100 günlük savaşını protesto etmek için toplandı.
7 Ekim'den bu yana, Londra'daki bu yürüyüş, şehirdeki yedinci pro-Filistin gösterisi oldu. Washington'da, genellikle genç protestocular, Filistin bayrakları sallayarak ve geleneksel keffiyeh giyerek birlik ve dayanışma gösterisi sergiledi. Kalabalık, "Ateşkes şimdi" sloganları atarken, "Filistin'i Özgürleştirin" ve "Gazze'deki Savaşı Durdurun" yazılı pankartlar taşıdı.
Göstericiler, ABD Başkanı Joe Biden'dan, İsrail'e yönelik askeri ve finansal desteğin sona erdirilmesini talep ediyor. Bir Filistin-Amerikalı'nın, İsrail Başbakanı Benjamin Netanyahu'ya baskı yaparak bu "çılgınlığı" durdurabileceğini vurgulayan konuşması geniş çapta alkışlandı.
Londra'da, sağlık hizmetleri çalışanı 27 yaşındaki Maleeha Ahmed'in "İsrail'in yaptıklarına izin veren hükümetimize karşı sesimizi yükseltmek istiyoruz" sözleriyle ifade ettiği gibi, insanlar Filistin halkına desteklerini göstermek ve hükümetlerini eleştirmek için yürüdüler.
Ayrıca, bu hafta Yemen'e karşı ABD ve İngiltere'nin hava saldırıları, Kızıldeniz'de gemilere saldıran İran destekli Huthi militanlarına karşı yapıldı. Bu saldırılar, Gazze ile dayanışma içinde gerçekleştirildi. İngiltere'de düzenlenen bu eylem günü, 30 ülkede protestolara ev sahipliği yaptı.
Nükleer Silahsızlanma Kampanyası'ndan Kate Hudson, bu etkinliğin "kalıcı bir ateşkes ve tüm Filistinliler için kalıcı bir siyasi çözüm talep etmek" için düzenlendiğini belirtti. Hudson, İngiliz hükümetinin "Gazze'deki İsrail'in acımasız savaşına desteğini sona erdirmesi ve uluslararası toplumla birlikte İsrail'in savaş suçlarını kınaması gerektiğini" vurguladı.
Bu gösteriler, İsrail'in Gazze'ye yönelik amansız bombardımanının ve kara harekâtının, çoğunlukla sivillerden oluşan 23.800'den fazla kişinin ölümüne yol açtığı bir dönemde gerçekleşiyor. Tel Aviv'in Hamas'ı dağıtma hedefi, birçok ülkenin "soykırım" olarak gördüğü büyük bir ölüm sayısına yol açıyor. Bu etkinlikler, dünya çapında Filistin'e olan destek ve Gazze'deki insani krize dikkat çekmeyi amaçlıyor ve uluslararası toplumu harekete geçmeye çağırıyor.
Bu gösteriler, dünya genelinde Filistin halkına olan desteğin bir göstergesi olarak, sadece politik bir duruş değil, aynı zamanda insan haklarına ve uluslararası adaletin tesisi için bir çağrıdır. Bu, dünya çapında ses getiren bir hareketin, adalet ve barış için toplumsal bilinci nasıl harekete geçirebileceğinin bir örneğidir.