Marmara Bölgesi'nde yaşayanlar, 5,1 ve 4,5 büyüklüğünde iki depremin ardından şok içinde. Gemlik Körfezi'nde başlayan sarsıntılar, İstanbul'da bile hissedildi ve binalarda çatlaklara neden oldu. Bu olay, Marmara'nın sismik aktivitesine dair endişeleri yeniden gündeme getirdi.
Depremin Şaşırtıcı Etkileri
Sakin bir sabah, ani ve beklenmedik bir şekilde iki depremle bölünmüştü. İlk deprem, Gemlik Körfezi'nde meydana geldi ve 5,1 büyüklüğündeydi. Sadece üç dakika sonra ikinci bir sarsıntı, 4,5 büyüklüğünde, yine aynı bölgede gerçekleşti. Bu iki sarsıntı, İstanbul'daki bazı binalarda çatlaklara yol açtı, halk arasında paniğe neden oldu.
Korku ve Endişe
Deprem haberleri yayıldıkça, insanlar okullara ve iş yerlerine koştu. Sosyal medyada, okullardan çocuklarını alan ebeveynlerin ve çalışanların endişeli yüzleri dikkat çekti. Bu, Marmara Bölgesi'nde yaşayanlar için sadece bir doğal afet değil, aynı zamanda bir uyanış çağrısıydı.
Uzman Görüşleri: Risk ve Önlemler
Deprem Uzmanı Prof. Dr. Naci Görür, Gemlik için önemli uyarılarda bulundu. Bölgenin sismik olarak çok aktif olduğunu ve Gemlik'in yerleşim alanlarının deprem dirençli hale getirilmesi gerektiğini vurguladı. Görür, bu tür olayların önlenmesi için alınacak önlemlerin hayati önem taşıdığını belirtti.
İstanbul'un Durumu: Beklenmedik Etkiler
Depremler, İstanbul'da da hissedildi ve Küçükçekmece ile Esenler gibi ilçelerde binalarda çatlaklar oluştu. Bu, şehrin deprem riskine ne kadar açık olduğunu gözler önüne serdi. Uzmanlar, olası bir büyük İstanbul depremi için hazırlıkların artırılması gerektiğini ifade etti.
Sonuç: Hazırlıklı Olmanın Önemi
Bu iki deprem, Marmara Bölgesi'nde yaşayanları ve özellikle İstanbul'u deprem riski konusunda yeniden düşünmeye sevk etti. Bölge halkı ve yetkililer, deprem hazırlıklarını gözden geçirmeli ve bu tür doğal afetlere karşı daha dirençli bir altyapı inşa etmeye odaklanmalıdır.