PKK'nın 25 Temmuz 2015'de kaçırdığı şehit Vedat Kaya'yı 26 Nisan 2017'deki FETÖ'cü listesine hangi karanlık el ekledi?

ZİHNİ ÇAKIR

7 Ağustos 2015 günü İHA tarafından abonelere geçilen bir haber, Hürriyet Gazetesi’nde, “PKK'nın kaçırdığı polisin ailesi endişeli” başlığıyla veriliyordu. Haberde, “25 Temmuz 2015 günü akşam saatlerinde ağabeyinin düğün hazırlıkları için gittiği Muş’tan Mardin’e dönen polis memuru Vedat Kaya’nın içinde bulunduğu otomobil, Diyarbakır’ın Lice ilçesi yakınlarında, Abalı ve Tabantepe mevkileri arasında yol kontrolü yapan PKK’lı teröristlerce durduruldu. PKK’lı teröristler polis olduğunu anladığı Vedat Kaya’yı, ağabeyi, yengesi ve yengesinin akrabalarının gözü önünde araçtan zorla indirdi. Vedat Kaya ile birlikte aynı araçta bulunan 5 kişinin tüm ısrarlarına rağmen PKK’lı teröristler, polis memurunu dağlık alana götürdü” ifadeleri yer alıyordu.( https://www.hurriyet.com.tr/gundem/pkknin-kacirdigi-polisin-ailesi-endiseli-29752286 )

Burada ismi geçen Vedat Kaya, FETÖ’cü bir itirafçı olan GARSON kod isimli bir gizli tanığın 18 Nisan 2017 günü Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına teslim ettiği SD kart içindeki 9103 kişilik FİŞLEME listenide yer alan bu sebeple de 26 Nisan 2017 günü basına servis edilen açığa alma listesinde 7405’inci sırada yer alan polis memurunun ta kendisiydi. (https://www.yenisafak.com/emniyetten-ihrac-edilenlerin-polislerin-tam-listesi-26-nisan-h-2649746)

***

GARSON kod isimli FETÖ’cü gizli tanığın FİŞLEME listesinde yer aldığı için 692 sayılı KHK ile ihraç edilen G.G. isimli bir emniyet mensubunun ihraç kararına itirazı üzerine Ankara 25. İdare Mahkemesi’nde görülen bir davada, mahkeme tutanağına, gizli tanık GARSON’un, “…Bu liste 2016 Nisan ayında hazırlanmış bir listedir” şeklindeki ifadesi de giriyordu.

***

Söz konusu FİŞLEME listesinin Emniyet sisteminden çekilen PBS kayıtları olduğu, bu kayıtlar üzerinde yapılan oynamalarla FİŞLEME listesinin oluşturulduğu yönünde kuvvetli şüpheler olmasına karşın, bu alan hep gri bırakıldı.

Mesela listede yer alan bazı emniyet mensuplarının hiç görev yapmadıkları illerde görev yapmış gibi gösterildiği, listenin hazırlandığı iddia edilen tarihlerde henüz doğmamış çocuklarına dair bilgilerin bile FİŞLEME tutanaklarına girdiği gibi somut veriler ortalığa düştü ama kimse oralı olmadı.

Başlı başına bir suç konusu olan FİŞLEME, FETÖ’cü kodlaması ve bu kodlamaya dayalı ihraç mekanizmasında bir ayet gibi kabul gördü. Ancak aynı listede FETÖ’nün düşman diye nitelendirdiği kategoride olan emniyet mensupları da başka gerekçeler gösterilip FETÖ’cü diye ihraç edildi. İhraç edilen bu isimlerin başvurduğu OHAL komisyonu ve İdare Mahkemeleri, GARSON’un fişleme listesinde örgüte düşman kategorisine giren kodlamaya itibar etmedi ve ihraç kararını hukuk ve adaleti gözeterek değil “kurum görüşünü” baz alarak “yerinde” buldu.

Geçmişte olduğu gibi GARSON konusuna girdiğim için yine yoğun bir baskı ve FETÖ’cü yaftalamalarına muhatap olacağından şüphem yok. Lakin GARA’da bir mağarada polis ve askerlerle MİT görevlilerinden oluşan 13 kişinin PKK tarafından katledilmesi sonrası ortaya çıkan bir gerçeğe rağmen başından bu yana kuşkulu yaklaştığım bu meseleye yeniden işaret etmek mesleki ve insani görevim.

13 şehitten birinin Emniyetin basına da servis ettiği 9103 kişilik açığa alma listesinde yer alan polis memuru Vedat Kaya olduğu ortaya çıkınca, emniyet, polis memuru Vedat Kaya ile ilgili ihraç işleminin yapılmadığı yönünde açıklamada bulundu. Bu açıklamadan da anlaşılıyor ki; PKK tarafından katledilerek şehit düşen Vedat Kaya ile FİŞLEME listesinde yer aldığı için 26 Nisan 2017’de basına servis edilen 9103 kişilik açığa alma listesindeki Vedat Kaya aynı kişi ancak hakkında ihraç işlemi yapılmamış. Zira isim benzerliği olsa; Emniyet, bu açıklamasında bir isim benzerliği vurgusu yapardı.

Şimdi yazımın başındaki bilgiler ışığında soruyorum:

  • 25 Temmuz 2015 günü PKK tarafından kaçırılan polis memuru Vedat Kaya, SD kartları Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına bizzat teslim eden GARSON kod isimli gizli tanığın kendi beyanında da belirttiği “2016 Nisan ayında hazırlanmış FETÖ’cüler listesi”ne nasıl girdi?
  • Mesela bizler, https://www.avazturk.com/fetonun-sahinle-kurdugu-mulakat-tuzagi-garsonla-servis-ettigi-26-nisan-kumpasi-ve-khk-1352yy.htm linkindeki 20 Ocak 2018 tarihli yazı dahil bir çok mecrada, PKK tarafından kaçırılan polis Memuru Vedat Kaya’nın FETÖ’cü gizli tanık GARSON’un FİŞLEME listesiyle FETÖ’cü diye açığa alındığını yazmasaydık, şehit Vedat Kaya da 8 Temmuz 2018 tarihli KHK listesinde HAİN diye ihraç mı edilecekti?

Özellikle Emniyet ve İçişleri bürokrasisine sesleniyorum;

Bakın arkadaşlar!

Kimse GARSON kod adlı gizli tanığın listesinden ihraç ettiğiniz herkesin mağdur olduğunu iddia etmiyor. Elbette o liste içerisinde FETÖ’ye ram etmiş, 15 Temmuz başarılı olsa içinde bizzat kendimin de olduğu binlerce insanın kafasına sorgusuz sualsiz sıkacak binlerce üniformalı terörist olduğunu hepimiz biliyoruz.

Ama benim temas ettiğim, birebir görüştüğüm, ihraç, OHAL ve dava süreçlerine birebir vakıf olduğum bir çok insan var ki; çiviyle çaksanız FETÖ’cü damgası tutmaz, tutmuyor da zaten. Ve bunların kahir ekseriyetinin de ülkücü-milliyetçi, muhafazakar kimliğe sahip olması tesadüf olabilir mi Allah aşkına?

Bir mücadele sürecinin meşruiyetine en çok zarar verecek şey mücadeledeki mağduriyet tabanının genişlemesidir ki FETÖ’nün böyle bir stratejisi olduğu da kimi iddianamelere kadar yansıdı.

Belki bakanlar, üst düzey bürokratlar bu tür FİŞLEME listelerinde kendi yakınlarını kurtarınca, “mağduriyetlerin ayıklandığı” görüşüne sahip olabilir ama geçmişi FETÖ ile savaşla geçmiş insanları, siyasetçi ya da üst düzey bürokrat yakını olmadığı için FETÖcü diye ihraç edip toplum içine saldığınızda, FETÖ ile mücadelenizin toplumsal karşılığı olmaz, sorgulanır.

Toplum nezdinde sorgulanan bir mücadelenin de başarılı olduğunu söylemek mümkün olmaz.

Hiçbir şey için geç değil.

Gelin tek suçu bu ülkeye, bu vatana, bu bayrağa ve bu millete sevdalanmak olan, KHK ile ihraç edilmiş olmasına rağmen tamamı bu duruşundan vazgeçmeyen masumları 1 kişi de olsa bu KHK çarkından kurtaracak bir adım atın.

Aksi halde mücadelenizin, “ölürse şehit kalırsa hain” sarmalından kurtulması çok zor çok…