Kod adını böyle koydum bu şahısların. Yani Referandum Sabotajcıları... Referanduma doğru demeçleri üzerinden kendilerini patlatacaklar. Son örnek Şükrü Karatepe... Kayseri Eski Belediye Başkanı. Şimdi ki görevini yazarak açıklamalarını daha fazla gündem de tutmak istemiyorum ama küresel tasarımcılar yine planlarını açıktan ortaya koymağa başladı...
Melih Gökçek anket açıklıyor... Aklı sıra evet oylarını yüksek göstererek AK Parti teşkilatının enerjisini sahaya daha fazla yansıtmasına gerek olmadığını söylüyor. Zaten “Hayır” kesiminde ki iticiliği malumken, olayı cephe savaşına çevirmek için elinden geleni yapıyor.
Abdullah Gül, Kayseri mitingine katılmadı mesela... Nedenini ise siyasetten uzak kalmak daha doğrusu “Siyasi programlara katılmamak” olarak açıkladı. Tam bu açıklamanın samimiyetine inanacaktık ama o da ne! Başkanlık daha doğrusu Anayasa değişikliğine dair tarifi çizdi. Bu ne perhiz bu ne lahana turşusu. Destek vermek siyasete yakın olmak demekse, aksi tarifini yaparak referandumda ki değişikliği eleştirmek nedir? Zaten kendisi adına açıktan muhalefeti Ahmet Takan ve Fehmi Koru fazlasıyla yapıyor. Ancak unuttukları şey şudur; Abdullah Gül çok iyi bir ikinci adamdır. Bu kadar “Düşük Profille” ve Erdoğan’ın desteği olmaksızın değil 2019’da yeniden Cumhurbaşkanı seçilmek, 2039’da bile söz konusu olamaz.
İlginç olansa “Hayır” cephesinin medya kuruluşları arasına sonradan eklenen Haberturk... Sevilay Yükselir’in geri dönüşüne dair bir sözüm yok ama adama sormazlar mı; “Neden gönderdin, şimdi niye aldın”! Zaten Fehmi Koru ile gereğinden fazla muhalefet görevini yerine getireceğini ispat ettin. Hele Cem Küçük dahil söylediklerini kendileri işitmekten aciz isimleri ekrana çıkararak ABD merkezli yeni Kumpas Operasyonlar için “Erdoğan”ı kendi medyasında bile bunlar konuşuluyor diyerek motivasyon ise sonrası çok soru işaretine gebe medya çalışmalarıdır.
İşin özeti şudur; Bu referandum aslında AK Parti içinde çöreklenmiş bazı güç odaklarının bertaraf edileceği güne gebedir. Bakın çok ciddi bir olguyla karşı karşıyayız. En başta AK Partili bazı isimlerin Fetö soruşturmalarını sulandırmasından en fazla mutluluk duyan CHP’dir. Hiçbir şey yapmayan, yapılmasına da engel olan CHP yönetimi, AK Parti içinde ki bu kliklerin yapacağı/yaptıracağı yanlışlara göre kendi siyasal doğrularını belirlemişlerdir.
Evet yüz yılın yol ayırımındayız artık. Atatürk, Menderes ve Özal derken ilk kez bir lider prangalardan kurtulmağa bu kadar yaklaşmıştır. Bu bir kişinin değil bir ülkenin mücadelesidir. Ve görünen o ki “Refe Sabo” dediklerim bu olasılığı ortadan kaldırmak için Pazar gününe kadar bütün sabotaj ihtimallerini hatta provokasyonları deneyecekler.