Şeker tadında kumpaslar!

İNANÇ YILAN

Resimlerdeki belgeler, FETÖ’nün kurduğu kumpaslara kimleri ortak veya alet edildiğini ve ne kadar uluslararası boyutta iş birliği içinde olduklarının özeti gibidir.

HSBC ve Garanti Bankası'na ait bu belgeler, kumpas mağduru Vedat Alı Özışık'ın 120 yılla yargılandığı davaların utanç vesikalarıdır. Olayı kısaca özetleyecek olursak; Kayseri Şeker Fabrikası ve Pancar Kooperatifleri Birliği'nin Yönetim Kurulu Başkanı olan Vedat Ali Özışık yolsuzluk ve zimmet iddiasıyla göz altına alınır(30.11.2010). Ama iddianemeyi okuyabilmek için cezaevinde 17 ay beklemek zorunda kalır (Toplam olarak ise 3 yıl yatacaktır içerde).

Hani birileri Hz. Yusuf’la namaz kıldıkları iddası ile algı operasyonu oluşturmaya çalışıyorlar ya! İşte bu manipüle edilmiş delilerin ne menem kumpaslar kurduklarını açıklamak adına yazıyorum ayrıntıları.

Sonra 100 milyon lirası HSBC’de iken aynı zamanda Garanti Bankası'nda da 100 milyon lirası varmış gibi belgeler düzenlenir Vedat Ali Özışık için. Sonra her nasıl oluyorsa kendisi bir gün Garanti Bankası'nın Kayseri Organize Sanayi'deki şubesinde tek seferde nakit olarak 99 trilyon lira çeker! Bütün Kayseri’de ki banka şubelerinin kasalalarını boşaltsak o kadar para çıkar mı bilemedim ama işte MASAK ve Garanti Bankası bunu böyle sunarlar mahkemeye...

Hani Darbe bir tiyatro diyen über zekalılar var ya! Bir tiyatro oyununda esas oğlanın kaç sevgilisi olur, merak edenler için yazıyorum.

Vedat Ali Özışık’ın tam 81 sevgilisi varmış. Valla ne diyeceğimi şaşırdım. Eğer bir gün kumpas kurbanı olursam böyle bir hatun sicilini de adımın yanında geçirirlerse tarihsel süreçte en azından torunlarımının övüneceği bir şey olur.   

Hani şu gün çıkacağız, bu gün tahliye olacağız ve zalimden hesap soracağız diyerek kendilerine ve teröristlere gaz verenler var ya! İşte onlara istinaden yazıyorum.   

Vedat Ali Özışık’ın 2.7.2013 tahliye olduğunda önce bankalara gidip hani paralar ve dekontlar diye sorar. El-cevap;

  • Garanti Bankası bu olaydan ötürü Masak’ı suçlar! İyi ama nakit çekim belgesini Masak’a veren Garanti Bankasıyken nasıl olurda bu olayda bir kabahati olmaz anlayamadım gitti.
  • HSBC ise işlem hatası der kenara çekilir. 100 trilyonluk işlem hatası ilk kez duyulmuş bir şeydir. Böyle işlem hataları neden benim başıma gelmez o da ayrı bir konu. Düşünsenize 1 günde trilyonersiniz.

Gelelim Mali Suçları Araştırma Kurulunun (MASAK) bu kumpası neden tezgahladığına. Kayseri Şeker Fabrikaları 2010 yılında yıllık geliri 900 trilyon ove İstanbul Sanayi Odası'nın sıralamasında 58. sırada iken Pancar Kooperatifleri Birliği ise neredeyse aynı ciro ile benzeri bir başarı grafiği çiziyordu.

Hani bunların ki sadece hizmet ötesi yok diyenler var ya! Onlara atfediyorum bu yazıyı.

2013’te atanan kayyumun idaresinde bu iki kuruluş da rakamsal olarak büyümüş görünseler de aslında erimektedirler. Örneğin Kayseri Şeker Fabrikası şu an İstanbul Sanayi Odasının sıralamasında 107. Sıraya gerilemiştir.

Gelelim sadede... Gökten üçer elmalı şeker ve pancar düşer. Biri Mustafa Elitaş’ın, ikincisi Yaşar Karayel’in ve sonuncusuda Hüseyin Akay’ın eline... Artık talih kuşu mu dersiniz ne dersiniz, siz bilirsiniz!

Hayır, cevap vereceklerini bilsem birkaç sorum olacak Mustafa Elitaş, Yaşar Karayel ve Hüseyin Akay’a... Ama kime sorsak duymazdan geliyor... Haa birde ilginç bir ayrıntı da şu; Kayseri Şeker Fabrikaları'nın şuan ki yönetim kurulu başkanı olan Hüseyin Akay’ın FETÖ davası sebebiyle mallarına tedbir konulduğu gibi yurt dışına da çıkış yasağıda mevcut. Ancak kendisi Kayseri Şeker'in trilyonlarca lirasını yönetmeğe devam ediyor. Kendi üç kuruşunu çarçur eder diyerek ona güvenmeyen değerli büyüklerimizin, güzide bir kuruluşumuzu ve çiftçilerimizin emeklerini Hüseyin Akay’a emanet ederek moral motivasyonumuzu arttırmaktadırlar. Gün gelir bu tezgahın içindekilere hesap sorulur affedersiniz tebrik edilir...

Nacizane Hüseyin Akay adına Mustafa Elitaş’a sorarım, bu adam masumsa neden bu şekilde tedbir kararları var, yok eğer şüpheliyse göreve devamı için sizin bir etkiniz söz konusu mudur?

Hani soruşturmalar sulandırılıyor mu diye sorduk ya! O açıdan yazdım bütün bunları da eskilerin bir sözü var meşhur; "Anlayana sivri sinek saz, anlamayana davulcu zurnacı...” hemen kötüye çekmeyin yazıcının toneri bitti. Sonra yok hakeret falan diyorlar, alakası bile yok(!)

NOT:

Tekzibini Tekzip Ettiklerime önemle duyurulur; Nuh’un Gemisi ve Yenilmez Armada başlıklı haber yazılarım için gazeteye tekzip gönderen Nuh Çimento ve Şahsında Kamil Gökhan Bozkurt benim ve Avaz Türk için tetikçi demiş. Kamil Gökhan Bozkurt’u şahsen arayıp 3 gün süre verdim. Kimlerin tetikçisi olduğumu açıklaması gerektiğini gayet “kibar” bir tarz da kendisine ifade ettim. Nezakete verdiğim(!) önem tanıyan herkesçe malumdur. Benimle alakalı elinde bilgi ve belge olan, üç kuruşluk hesap yaptı, ihale bitirdi, iş takibi yaptı, harçlık aldı ve dahi falan makamda filan yerde eğilip büküldü diye bir bilgisi olan varsa acilen açıklamakla mükelleftir. Dedikodulara dahi razıyım...