Türkiye’de enflasyon, son yıllarda yaşanan ekonomik krizlerin etkisiyle tarihi seviyelere ulaştı. Geçtiğimiz haftadan beri KDV ve ÖTV oranları artan akaryakıt, doğalgaz, elektrik ve gıda fiyatları, vatandaşın cebini yakmaya devam ediyor. Uzmanlar, Temmuz ve Ağustos aylarında enflasyonda sert yükselişler bekliyor. Özellikle Temmuz ayında 100 yılın en yüksek enflasyonu bekleniyor.
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre, Haziran ayında yıllık enflasyon %38,21 olarak gerçekleşti. Bu oran, 2022 yılında %80’leri gören ve 2023’te baz etkisiyle düşen resmi enflasyonun yeniden yükselişe geçtiğini gösteriyor. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 12 Aralık 2022’de yaptığı açıklamada, “Herkes hesabını 2023’te %20’ler seviyesinde enflasyona göre yapsın” demişti. Ancak uluslararası kurum ve kuruluşların enflasyon tahmini, rekordan rekora koşan döviz kuru, vergi artışları ve hız kesmeyen zamlar sonrasında Erdoğan’ın işaret ettiği orandan her geçen gün daha da uzaklaşıyor.
Uluslararası Para Fonu (IMF), Türkiye’nin yıllık enflasyon oranının 2022 sonunda %73,5, 2023 sonunda ise %36,9 olacağını tahmin ediyor. Bu oranlar, tüm OECD ülkeleri arasında en yüksek olanlar. Türkiye’yi %51 ve %29,7 ile Arjantin izliyor. OECD ortalaması ise 2022’de %8,8, 2023’te ise %6,1 olarak öngörülüyor.
Enflasyonun yükselmesinin arkasındaki temel faktörlerden biri Türk lirasının değer kaybı. Son bir yılda dolar karşısında %50’den fazla değer kaybeden Türk lirası, ithalat maliyetlerini artırarak fiyat baskısı oluşturuyor. Özellikle enerji fiyatlarındaki artış, hem üretim hem de tüketim tarafında maliyetleri yükseltiyor. Geçtiğimiz haftadan beri akaryakıta önce 6 lira ardından motorine 1,55 lira ve salı günü 25 Temmuz itibariyle de benzine 2 lira daha zam yapılıyor. Doğalgaz fiyatlarına da %15 zam geldi. Elektrik fiyatlarına ise henüz zam yapılmadı ancak Enerji Bakanlığı’nın zam talebi olduğu belirtiliyor.
Gıda fiyatları da enflasyonun önemli bir bileşeni. TÜİK verilerine göre, Haziran ayında gıda ve alkolsüz içecekler grubunda yıllık enflasyon %41,37 oldu. Bu oran, tüketici fiyat endeksinin (TÜFE) alt kalemleri arasında en yüksek olanlardan biri. Gıda fiyatlarının artmasının nedenleri arasında kuraklık, üretimdeki azalma, nakliye maliyetlerindeki artış ve spekülatif fiyatlandırma gösteriliyor.
Enflasyonun yükselmesi, vatandaşın alım gücünü düşürüyor. Özellikle dar ve orta gelirli kesimler, zamlar karşısında geçim sıkıntısı çekiyor. Toplu ulaşıma da zam gelmesi kaçınılmaz. Yurdun birçok şehrinde toplu ulaşıma yavaş yavaş zam yapılmaya başlandı. İstanbul’da toplu ulaşıma henüz zam yapılmadı ama İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin (İBB) yüzde 57’lik bir zam teklifi oldu. Ulaştırma Bakanlığı teklifi fazla buldu. İBB’nin talebi aylık abonmanın 777 TL’den 1219 TL’ye, öğrenci abonmanının 140 TL’den 219 TL’ye, tam biletin 9.90’dan 15.5 TL’ye, öğrenci biletinin 4.83 TL’den 7.5 TL’ye, taksi indi bindi ücretinin ise 40 TL’den 62 TL’ye yükseltilmesiydi.
Türkiye’de enflasyonun kontrol altına alınması için ne yapılması gerektiği konusunda farklı görüşler var. Merkez Bankası, faizleri artırarak enflasyonla mücadele etmeye çalışıyor. Ancak hükümet, faizleri düşürerek büyümeyi desteklemek istiyor. Ekonomistler ise yapısal reformların ve mali disiplinin şart olduğunu belirtiyor.