Türkiye ve İsrail arasındaki ilişkiler, son zamanlarda gerginliklerle dolu. Ankara, İsrail'i Gazze'de soykırım yapmakla suçlarken, ticaret hacminde ilginç bir gelişme yaşanıyor. Türkiye'nin İsrail'den ithalatı, ocak ayında son sekiz ayın en yüksek seviyesine ulaşarak 141 milyon dolara yükseldi. Bu durum, savaşın ticaretin önünde bir engel olmadığını gösteriyor.
Savaş ve Ticaret Arasındaki Çelişki:
Ekim 2023'te başlayan Gazze işgali sırasında, Türkiye hükümeti ve hükümete yakın kuruluşlar İsrail'i sert bir şekilde eleştirdiler. Hatta bazı hükümete yakın kuruluşlar, İsrail ürünlerinin boykot edilmesi için kampanyalar düzenlediler. Buna rağmen, ticaret hacminde herhangi bir düşüş gözlenmedi. Aksine, savaşın ilk dört ayındaki ithalat, savaş öncesine göre artış gösterdi.
Ocak Ayında Rekor İthalat:
TÜİK verilerine göre, Türkiye'nin İsrail'den ithalatı ocak ayında 141 milyon dolara yükselerek son sekiz ayın en yüksek seviyesine ulaştı. Bu rakam, bir önceki aya göre yüzde 39'luk bir artış anlamına geliyor. Ekim 2023 ile Ocak 2024 arasındaki dört ayda toplam ithalat ise 463,2 milyon dolara ulaştı. Bu rakam, savaş öncesindeki dört aylık ithalat rakamına (462,5 milyon dolar) oldukça yakın.
İhracatta Düşüş Var:
Savaşın Türkiye'nin İsrail'e ihracatını ise olumsuz etkilediği görülüyor. Ekim 2023 ile Ocak 2024 arasındaki dört ayda toplam ihracat 1 milyar 446 milyon dolara ulaştı. Bu rakam, savaş öncesindeki dört aylık ihracat rakamına (1 milyar 886 milyon dolar) göre düşüş gösteriyor.
Sonuç:
Türkiye'nin İsrail'den ithalatı, savaşın gölgesinde artmaya devam ediyor. Bu durum, ticaret ve siyaset arasındaki çelişkiyi gözler önüne seriyor. Hükümetin sert eleştirilerine rağmen, ticari ilişkilerde herhangi bir kopuş yaşanmaması dikkat çekici.
Analiz ve Tartışma:
Bu haber, Türkiye ve İsrail arasındaki karmaşık ilişkileri bir kez daha gözler önüne seriyor. Siyasi gerginliklere rağmen, ticaret hacminin artması, ekonomik çıkarların her şeyin üzerinde tutulduğunun bir göstergesi olarak yorumlanabilir.
Bu durum, bir dizi soruyu da beraberinde getiriyor:
- Hükümetin İsrail'e yönelik sert eleştirileri samimi mi?
- Ticaret ve siyaset arasındaki bu çelişki nasıl izah edilebilir?
- Hükümet, kamuoyunun tepkisini nasıl yönetecek?
Bu soruların cevabı, Türkiye'nin İsrail ile ilişkilerinin geleceği hakkında önemli ipuçları verecektir.