Gaziantep Cumhuriyet Başsavcılığınca bölücü terör örgütü PKK/KCK'ya yönelik yürütülen soruşturma kapsamında tutuklu sanık F.Y. hakkında hazırlanan iddianame, 9. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edildi. İddianamede, hakkında "anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs" ve "silahlı terör örgütüne üye olmak" suçlarından ağırlaştırılmış müebbet ile 15 yıla kadar hapis istenen sanık F.Y'nin etkin pişmanlıktan yararlanmak istediği ifadelerine yer verildi. Lise üçüncü sınıftayken okulu bırakarak PKK'ya katıldığını itiraf eden F.Y, Silopi'deki bazı mahallelerde örgütün insanlara çukurlar kazdırdığını ve kendisinin de bu eyleme katıldığını anlattı.
Eylemlere tam teçhizatlı yaklaşık 60 kişinin katıldığını belirten F.Y, "Biz mahallenin gençlerine kalaşnikof tüfek, tabanca ve el bombası eğitimi pratik olarak verildi. Ayrıca tüfek ve hücum yeleği verilerek nöbet tutturuyorlardı. Ben de 20 gün nöbet tuttum." ifadelerini kullandı. Daha sonra Irak'ın kuzeyine geçtiğini ve örgüt mensuplarınca Kandil'de PKK'nın gençlik yapılanmasının bulunduğu bölgeye götürüldüğünü anlatan F.Y, şu bilgileri aktardı:
"Beni Irak'a götüren Mahsun ile burada bulunan sorumlulardan 'Beritan' kod adlı şahıslar beni mülakata aldılar. Burada bana kod adı olarak 'Botan' ismini verdiler. Kod ismimin anlamı PKK'nın Şırnak ve çevresine Botan ismini vermesinden dolayıdır. Benim adımı, nereli olduğumu, ailemden ulaşabileceğim kim varsa onun telefon ve adres bilgilerini, kan grubumu sorup not aldılar, bunları benim sicil bilgilerim olarak kaydettiler. Bu bilgileri künye olarak oradaki arşivlerinde tutuyorlar."
Eğitim almaya başladıklarını ancak TSK'nın 2016 yılının şubat ayında hava harekatı düzenlediğini ve 4 örgüt mensubunun öldüğünü, kendisinin de yaralandığını aktaran F.Y, yaralandığında bilincini kaybettiğini, gözlerini açtığında ise kendisini Şırnak'ın Cizre ilçesinin karşısında bulunan Suriye'nin Derik beldesinde PKK'nın Suriye kolu YPG'nin hastane olarak kullandığı binada bulduğunu ifade etti. Yaklaşık 20 gün tedavi gördükten sonra oradan ayrıldığını belirten F.Y, şöyle devam etti:
"Buradan PYD'nin işgalinde bulunan köyde PKK'ya ait askeri eğitim kampına gönderildim. Bu kampta Kandil'de yarım kalan eğitimin ikinci bölümü yani askeri eğitim verildi. Burada ben 15 gün silah eğitimi aldım. El bombası ve ağır silahların eğitimini aldım ve kullandım. Herkes bu eğitimi görür. Daha sonra buradaki PKK'lılara yeteneklerine göre branş eğitimi verilir. Branş eğitimi alan kişilerin yüzleri tanınmamak için devamlı olarak kapalıdır. Kimse birbirini görmez, tanımaz. Burada verilen branş eğitimlerinden bazıları, siyasal alan faaliyetleri, suikastçı eğitimi, el yapımı patlayıcıların yapımı, tuzaklama şeklinde eğitimlerdir hatta el yapımı patlayıcı üzerine branş eğitimi alan bir kişi eğitim sırasında sırtındaki çanta içerisinde bulunan zaman ayarlı bombanın patlaması sonucu öldüğünü gördüm. Bu şahıs daha önceden Mardin Kızıltepe Mezopotamya Kültür Merkezi'nde (KHK ile kapatılan) faaliyet gösteren 'Herekol' kod isimli kişiydi."
Sanık F.Y, daha sonra Türkiye'de gençleri örgütleyip devlet kurumlarına ait bina ve araçlara kundaklama eylemi gibi ses getirecek eylemler yapılması için Gaziantep'e gönderildiğini ve yakalandığını belirtti.
Örgütün yönetimi hakkında da detaylı bilgiler veren sanık F.Y, şunları kaydetti:
"PYD/YPG, PKK/KCK'nın Suriye koludur. Bildiğim kadarıyla 2012 yılında PKK, Suriye'ye mühimmat ve militanlarını göndererek buradaki halkı örgütleyerek bu yapıyı sağlamlaştırmaya çalıştı. YPG içerisindeki üst düzey komutanların tamamı Kandil'den gönderilmiştir ve Kandil'e bağlı olarak faaliyet yürütürler.
"HDP ve DBP gibi siyasi partiler, 'Kobani'deki sivil halka yardım' adı altında Türkiye'de yardımlar ve paralar topladılar. Toplanan bu yardım ve paraları PKK'ya verdiler. PKK da bu yardımları YPG'nin ihtiyaçlarında kullandı." diyen sanık F.Y, gönderilen paralarla silah alındığını hatta 2 aşiretin de PKK aracılığıyla YPG'ye silah ve maddi yardımda bulunduğunu ifade etti.