Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), zorunlu karşılık oranlarında yeni bir değişiklik yaptı. Resmi Gazete’de yayımlanan karara göre, Kur Korumalı Mevduat (KKM) hesapları için zorunlu karşılık oranı 10 puan artırılarak yüzde 15’ten yüzde 25’e yükseltildi. Bu kararın ekonomiye ve vatandaşlara etkileri neler? KKM nedir, nasıl hesaplanır, faiz oranları ne kadar? İşte merak edilenler…
KKM nasıl hesaplanır?
KKM hesabının getirisini hesaplamak için şu formül kullanılır:
KKM Getirisi = Anapara x (1 + Faiz Oranı) x (Vade Sonu Kur / Vade Başlangıcı Kur)
Örneğin, 100 bin TL’lik bir KKM hesabınız varsa ve 3 ay vadeli olarak yüzde 17 faiz oranı ile USD cinsinden açtığınızı varsayalım. Açılışta TCMB’nin duyurduğu USD alış kuru 17.42 TL olsun. Vade sonunda da TCMB’nin duyurduğu USD alış kuru 18 TL olsun. Bu durumda KKM getirinizi şöyle hesaplayabilirsiniz:
KKM Getirisi = 100.000 x (1 + 0.17) x (18 / 17.42) = 104.026,44 TL
Bu örnekte KKM hesabınız size 4.026,44 TL kazandırmış olur.
KKM faiz oranları ne kadar?
KKM faiz oranları bankalara göre değişir. Fakat genel olarak faiz oranları yüzde 16 ile yüzde 17 arasında gidip gelir. KKM faiz oranlarını bankaların web sitelerinden veya mobil uygulamalarından takip edebilirsiniz. Ayrıca bazı finansal sitelerde de güncel KKM faiz oranlarına ulaşabilirsiniz.
Zorunlu karşılık oranlarındaki değişikliğin etkileri neler?
TCMB’nin zorunlu karşılık oranlarında yaptığı değişiklik, KKM hesaplarının maliyetini artırarak bankaların ve vatandaşların bu ürüne olan talebini azaltmayı amaçlıyor. Bu kararın iki ana amacı var:
- KKM’de kısa vadeden uzun vadeye geçişi teşvik etmek. Çünkü 6 aya kadar olan mevduat hesaplarında zorunlu karşılık oranı yüzde 25’e yükseltildi. 6 aydan uzun olanlarda ise yüzde 5 seviyesinde zorunlu karşılıklar bulunuyor. Bu da eğer bir vatandaş KKM’ye kalmaya devam edecekse, uzun vadeli hesaplar açmasının daha avantajlı olacağı algısını oluşturmaya çalışıyor.
- KKM’den çıkıp normal mevduata kaymayı teşvik etmek. Zorunlu karşılık oranlarının artması, bankaların KKM hesaplarına daha düşük faiz oranları sunmasına ve vatandaşların da daha yüksek faizli mevduat ürünlerine yönelmesine neden olabilir.
Bu kararın piyasadan da yaklaşık 300 milyar TL civarında bir çıkış olacağı hesaplanıyor. Bu da TCMB’nin rezervlerine katkı sağlayabilir. Ayrıca, KKM’nin azalması, döviz talebinin de azalması anlamına gelir. Bu da kur baskısını hafifletebilir.
Bu kararın ekonomiye ve vatandaşlara etkileri uzun vadede daha net görülecektir. Ancak, uzmanlar bu kararın ekonominin normalleşmesi adına olumlu etkileri olacağını düşünüyor. Bununla birlikte, KKM’nin cazibesinin azaltılmasıyla birlikte, alternatif yatırım araçlarının cazibesinin de artırılması gerektiği de vurgulanıyor. Yoksa, KKM’deki para yine riskli yerlere gidip balon yaratma ihtimali de var