Sıfır otomobil fiyatları, Eylül 2023 itibariyle açıklanmaya başladı. Pek çok marka fiyatlarına zam yapmadı. Kimisi de kampanya yaptı. Ancak otomobil piyasasında durum ne? Fiyatlar neden bu kadar yükseldi? Şimdi düşüş zamanı mı? İşte bu soruların cevaplarını aradığımız haberimiz.

Otomobil Piyasasında Arz-Talep Dengesi Bozuldu

Otomobil piyasasında son iki yıldır yaşanan gelişmeler, arz-talep dengesini bozdu. Talep inanılmaz fazla olduğu için, arz yeterli olmadı. Bu da fiyatların artmasına neden oldu. Özellikle pandemi döneminde, üretimde yaşanan aksamalar, tedarik zincirindeki sorunlar ve yarı iletken kıtlığı, otomobil üreticilerini zor durumda bıraktı.

Bunun yanında, Türkiye’de yaşanan ekonomik kriz, döviz kurlarının yükselmesi ve enflasyonun artması da otomobil fiyatlarını etkiledi. Örneğin, 2019 yılında 100 bin lira olan bir otomobilin fiyatı, 2023 yılında 600 bin liraya çıkabildi.

Krediye Erişim Zorlaştı

Otomobil piyasasında duraklama yaşanmasının bir diğer nedeni de krediye erişimin zorlaşması oldu. Merkez Bankası’nın faiz politikası, bankaların kredi verme isteğini azalttı. Ayrıca kredi limitleri daraltıldı ve kredi notu kriterleri sıkılaştırıldı.

Bu durumda, normal kullanıcılar otomobil almakta zorlandı. Çünkü krediye başvurduklarında ya reddedildiler ya da çok yüksek faiz oranlarıyla karşılaştılar. Bu da otomobil alımını ertelemelerine veya vazgeçmelerine neden oldu.

Fiyatlar Düşecek Mi?

Otomobil piyasasında fiyatların düşmesini bekleyenlerin sayısı az değil. Ancak bu beklenti ne kadar gerçekçi? Uzmanlara göre, fiyatların düşmesi için bazı şartların oluşması gerekiyor.

Bunlardan ilki, arz-talep dengesinin yeniden kurulması. Bu da üretimin artması, tedarik sorunlarının çözülmesi ve talebin azalması anlamına geliyor.

İkinci şart ise, krediye erişimin kolaylaşması. Bu da Merkez Bankası’nın faiz politikasının değişmesi, bankaların kredi verme isteğinin artması ve kredi koşullarının iyileştirilmesi anlamına geliyor. Ancak bunların gerçekleşmesi için de ekonomik istikrarın sağlanması ve enflasyonun düşürülmesi gerekiyor.

Üçüncü şart ise, döviz kurlarının ve vergilerin düşmesi. Bu da hükümetin ekonomi yönetiminde reform yapması, dış politikada ilişkileri iyileştirmesi ve otomobil sektörüne destek vermesi anlamına geliyor. Ancak bunların gerçekleşmesi için de siyasi irade ve toplumsal mutabakat gerekiyor.

Bu şartların oluşması kolay görünmüyor. Bu yüzden, fiyatların kısa vadede düşmesini beklemek çok doğal olmayabilir. Ancak uzun vadede, otomobil piyasasında bir normalleşme yaşanabilir. Bu da fiyatların makul seviyelere inmesini sağlayabilir.

Kampanyalar Devam Ediyor

Otomobil piyasasında fiyatlar yüksek olsa da, kampanyalar devam ediyor. Bazı markalar, sıfır faiz, düşük faiz veya indirimli fiyat gibi cazip teklifler sunuyor. Örneğin, Seat kampanyalı fiyatlarla satış yapıyor. Toyota Corolla ve C-HR modellerinde fiyatları aynı bıraktı. Honda ise iki aydır zam yapmıyor.

Bu kampanyalar, otomobil almak isteyenler için bir fırsat olabilir. Ancak kampanyalara kanmadan önce, otomobilin gerçek değerini, piyasa koşullarını ve kredi maliyetlerini iyi hesaplamak gerekiyor. Aksi takdirde, pişman olabilirsiniz.

Sonuç

Sıfır otomobil fiyatları zirveyi gördü. Asıl nedeni arz-talep dengesinin bozulması, krediye erişimin zorlaşması ve ekonomik kriz oldu. Şimdi düşüş zamanı mı? Bu sorunun cevabı net değil. Fiyatların düşmesi için bazı şartların oluşması gerekiyor. Ancak bu şartlar kolay görünmüyor. Bu yüzden, otomobil almak isteyenlerin sabırlı olması ve kampanyaları iyi değerlendirmesi gerekiyor.