Sinsi hastalık yuva dağıtıyor! Evliliğinde mutsuz ve boşanma aşamasında olanlar sizde de olabilir! Yaygın belirtiler…
Sevgiliyken çiftlerin yaşadıkları heyecan evlilik döneminde azalabiliyor. Kişisel tartışmalar, maddi sıkıntılar ve artan sorumluluk duygusu şiddetlendikçe boşanmalar yaşanabiliyor.
Her yıl boşanan çift sayısı gittikçe artıyor. Büyük hayallerle adım atılan evlilik süreci hayal kırıklığı ile sonlanabiliyor. Erkek ya da kadın farketmeksizin kendini ilişkide mutsuz hissettiğinde oradan ayrılmak isteyebiliyor. Bunun somut etkileri olabileceği gibi aslında hiç tahmin edilemeyen partnerlerden kaynaklanmayan bir problem de olabilir.
Uzmanlar mutsuzluğa sebep olabilecek etkenler arasında çiftlerin saygısızlığı, sorumluluk bilinci olmaması, ilgisizliği ya da üçüncü şahısların var olmasından kaynaklanabileceğini söylüyor. Fakat şu da ekleniyor. Aslında her iki taraftan da kaynaklanmayan bir durum olabilir.
ANHEDONİ NEDİR?
Evliliğinizde sürekli olarak mutsuz durumda olduğunuzu fark ediyorsanız Anhedoni adı verilen bir hastalığa kapılmış olabilirsiniz. Daha çok psikolojik bir süreç olan ve ilişkilerde hep mutsuzluğa sebep olan bu duygu evlilikte kişinin tatmin olmasına engel oluyor.
İki farklı şekilde zuhur eden sosyal bir psikolojik rahatsızlık olarak tanımlanıyor. Evlilik döneminde bu hastalığı yaşayan kişi hiçbir şekilde tatmin olamıyor. Bu durum zamanla iletişimde problemlere, araya mesafelerin girmesine ve soğukluğa sebep olabiliyor. Neticede evlilikler bitme aşamasına geliyor.
ANHEDONİ BELİRTİLERİ NELERDİR?
Haz beklentisi, motivasyon ve ilgi azalması olarak kendini sosyal hayatta fark ettiren eşlerde uyumsuzluğa ve yıpratıcı bir iletişime sebep olan bu hastalık araştırıldı. Belirli bulgularla fark edilebiliyor.
Kişisel yaşantı içerisinde sosyal ortamlarda olmaktan huzursuzluk duyuyor olabilirsiniz. Ait olma ihtiyaçlarınız günden güne azalıyor, sosyalleşmekten insanlarla etkileşim kurmaktan huzursuz oluyorsunuz. İsteksizlikte duymaya başladıysanız kendinizi yeniden gözden geçirmeniz gerekiyor.
Bu hastalık sadece psikolojik değil fiziksel olarak da zuhur edebiliyor. Kişi yediği yiyeceğin tadını dahi alamaz hale geliyor. İletişim kurmaktan memnun olmuyor, fiziksel dokunuşlar rahatsız edebiliyor.