Özlü, "Bu çalışma içerisinde dünyadaki otomobil üretim trendi ne tarafa gidiyor. İki ana eksende yürüyor. Bir teknik hususlar, bir de bu işin mali boyutu var. Teknik ve mali analiz çalışması tamamlanmak üzere. 3 adedi aynı platform üzerinde olmak üzere 5 model üzerinde çalışıyoruz. 5 kasa tipi üzerinde çalışıyoruz" dedi.

Bakan Özlü, sözlerine şöyle devam etti:

"C Segmentinde bir otomobil öne çıkıyor. Yaklaşık 3 milyar dolar civarında yatırım bedeli tahmin ediliyor. Gelecek ay bir şirket kurma süreci olacak. Bunu tamamlamayı düşünüyoruz. Buna da bir CEO atanacak. Bu konuda çalışmalar sürüyor. 

Adaylık için 3 isim var. Bununla ilgili de çalışmalarımız devam ediyor. Ortak girişim grubuna bırakıyoruz CEO'nun kabulünü. Bu açıklamayı. Performansına ve karar sürecine bağlı olarak, bizim arzumuz Nisan ayı içerisinde şirketin kurulup aynı tarihlerde açıklanması yönünde. 

Türkiye'deki sektörlere baktığımızda otomobil sektörü çok başarılı bir sektör. 29 milyar dolara yakın bir ihracatımız oldu. Her 2 dakikada bir otomobil üretiliyor. Bu rakamlara ticari araçlar dahil değil. Sadece otomotivden bahsediyoruz. Artık Türkiye'nin kendine ait bir tasarım ve marka ortaya koymasını gerektiriyor. Bundan sonraki aşamadan Türkiye bir marka oluşturmalı ve dünya pazarlarında yer almalı. Şunu ifade edeyim, dünyada bu sektör 35-40 yılda bir dönüşüm yaşadı. 

Yapılan teknik ve mali analizde iki şeye bakıyoruz. Teşvik ve destek vermesek kaç yılda geri dönüşümü sağlarız? Özel teşvik ve destek verilirse bu yatırım kaç yılda geri dönüşümünü tammalar? diye iki ayrı çalışma yapıyoruz. Devlet teşvik ve desteklerinin tasarımlarıyla ilgilidir. Araştırma ve geliştirme masraflarının devlet taraflarından bir kısmının karşılanması dahil, alternatifli destek ve teşvik modelleri üzerinde çalışıyoruz. Karşılıklı oturup konuşacağız bunları da." 

YERLİ OTOMOBİLDE ŞARJ SÜRESİ

"Elektrikli olacak bu otomobil. Şarj ile ilgili yoğun bir çalışma var. Hem büyük şirketler önemli yatırımlar yapıyor hem de projemizin ana konularından birisi bu. Bu teknolojiler ile ilgili gelişmeler olacak ve maliyetleri de düşecek. Bunun zaman içerisinde düşmesini bekliyoruz. Sadece bizim değil tüm üreticilerin karşılaştığı sorunç Mebzil ve şarj süresi ve bununla birlikte şarj istasyonları... Şarj istasyonları planlamaları da bu çalışmalar içerisinde devam ediyor. 400 ila 500 kilometre gidebilecek şekilde planlıyoruz. 

Üreteceğimiz modeli uluslararası pazarlarda tanıtacağız. 

Gerçekten Türk toplumu bu projeyi sahiplendi. Sipariş veren çok sayıda vatandaşımız var. Bu proje, halkımızın sahiplendiği bir proje. 

Birincisi kalite bakımından emsallerinden daha iyi bir ürün ortaya koymaya çalışacağız. İkincisi fiyat noktasında rekabetçi olacağız. Emsallerimizden daha iyi şartlarda olacağız. Yeni bir şey yapıyoruz. Klasik modeller dışında yeni bir şey denemek isteyecekler. Yeni olmanın avantajını kullanacağız. Bu şekilde de yabancı vatandaşlar da ilgi gösterecek.

Odak Sektörler programı üzerinde çalıştık. Bu nedir? Türkiye'nin sanayide bir sıçrama yapabilmesi için yapması gerekenleri tespit ettik. Biri yarı iletgenler ve elektronik." 

ANTARTİKA'DA TÜRK EKİBİ

"Antartika 14.5 kilometrekare yüzölçümü olan dünyanın 5'nci büyük kıtası. Kıtayı çevreleyen deniz alanlarında kömür yatakları var. Demir, altın, gümüş, nikel gibi yataklar var. 29 ülke Antartika'nın geleceği hakkında söz sahibi ülkeler. Biz gireceğiz bir de gözlemci ülkeler var bunlar da 24 ülke. Biz gözlemci ülkeyiz. Bütün bu çalışmaların ana amacı Türkiye, Antartika kıtasında söz sahibi olan 30. ülke olma amacında. Bilimsel araştırma programı olursa kabul edilebiliyor. Bilimsel seferlerin olması. Geçen sene birincisi, ikinci sefer, gelecek yıl da üçüncü seferi yapacağız. Bir gemi ile bir araştırmacı grup gönderiyoruz. Bu şekilde 3 seferi tamamlayınca şartlardan birini tamamlamış olacağız.

Önce uçakla Arjantin'e, oradan Şili'ye, en güneydeki Punto Arenas Havalimanı'na uçakla gidip oradan geriye de gemiyle devam ediyor. İklim ve tabiat şartları çok önemli. En son giden heyet, yaklaşık 100 saat süren seyahat gerçekleştirdi. Punto Arenas'tan sonrasını gemiyle yapıyoruz. Kamp kurulan yer Robert Adası. Geçen sefer ki seferde sadece gemiyle araştırma yapmıştı. Bu defa hem gemie hem karada ekip var. 

Türkiye sadece Afrin'de operasyon yürütmüyor, bilim seferini de Antartika'da sürdürüyoruz.

İstanbul Teknik Üniversitesi, Boğaziçi Üniversitesi, Erzincan Üniversitesi, Hacettepe Üniversitesi, TUBİTAK'tan ve TRT'den de bir ekip var. 

Ekip 1 ay çalışacaktı. Orada kış geliyor. Yazın sonu olduğu için 15 Nisan'da grubumuz dönecek."