Ülkemizde yaşanan büyük deprem felaketleri sonrasında dahi deprem afetine dayanıksız ev sayısı oldukça fazla. Özellikle 6 Şubat depreminden sonra konutların ve iş yerlerinin depreme daha dayanıklı hale getirmek için çalışmalara başlandı. Yürütülen çeşitli çalışmalar arasında DEGÜDER Başkanı Sinan Türkkan önemli bir detaya dikkat çekti. Açıklamalarında "Şiddetli bir depremde hasar alması beklenen bu konutların 5 milyonu güçlendirmeyle kurtarılabilir" diyerek güçlendirme çalışmalarında gözden kaçan bir noktaya oldukça dikkat edilmesi gerektiğini vurguladı. İşte tüm detaylar…

Depreme karşı sağlam konutlar…

Açıklanan verilere göre son 21 yıl içerisinde ülkemizde 3,3 milyon konutun dönüşümü sağlanarak depreme dayanıklı bir hale getirildiği açıklandı. Ancak bununla beraber 6,5 milyon konutunda henüz depreme dayanıklı bir konumu ve yapısı olmadığı belirtildi. Deprem Güçlendirme Derneği (DEGÜDER) Başkanı Sinan Türkkan yaptığı son açıklamalarda vatandaşların konutlarını güçlendirmesi gerektiğini depremin değil ihmalin öldürdüğünü belirtti.

Deprem Güçlendirme Derneği (DEGÜDER) Başkanı Sinan Türkkan açıklamalarında; "Şiddetli bir depremde hasar alması beklenen bu konutların 5 milyonu güçlendirmeyle kurtarılabilir. Bu hanelerin İstanbul'da bulunan 600 bin adetten 150 bini için hemen harekete geçilmesi gerekiyor. Deprem kuşağında bulunan Türkiye'nin riskli konutlar noktasında beklemeye tahammülü yok. Bir an önce harekete geçmek gerekiyor. Başta İstanbul olmak üzere bu riskli yapılardan bir an önce kurtulmamız hayati önemde." Dedi.

Daha fazla çaba sarf edilmeli

Deprem Güçlendirme Derneği (DEGÜDER) Başkanı Sinan Türkkan açıklamalarında; "Öncelikle güçlendirme ve kentsel dönüşüm için verilen kamu destekli kredilerde rakamlar artırılmalı. Ayrıca şu anda bankalardan bu krediyi alma noktasında çok zorluklar yaşanıyor. Güçlendirme ve dönüşüm kredileri gevşetilmeli ve süreçler hızlanmalı. Ayrıca daha önce de açıkladığımız gibi güçlendirmenin önünde birtakım engeller var. Güçlendirme yapmak için belediyeye müracaat ettiğimizde akla hayale gelmeyecek hususların öne sürüldüğünü görüyoruz. Bürokratik engeller bıktırıcı noktada. Kamu kurumları bir an önce kendi iç tüzüklerini ve yönetmeliklerini düzeltip güçlendirmenin önündeki bürokratik engelleri kaldırmalı." Dedi.