Ankara'da düzenlenen "Öğretmenler Odası Buluşmaları" programında Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, öğretmenlerle bir araya gelerek eğitim alanındaki yenilikleri ve gelişmeleri paylaştı. Ancak, bölgesel gündemde çok daha sarsıcı bir gelişme yaşanıyordu.

ABD Merkez Kuvvetler Komutanlığı (CENTCOM), geçtiğimiz hafta Ürdün sınırındaki bir ABD üssüne yapılan saldırıya karşılık olarak Irak ve Suriye'de İran Devrim Muhafızları Ordusu'na ait hedeflere yönelik hava saldırıları düzenlediğini açıkladı. Bu saldırılar, bölgede yeni bir gerilim dalgasının başlamasına neden oldu.

Irak Başbakanı Muhammed Şiya Es Sudani, saldırılarda sivillerin de aralarında bulunduğu 16 kişinin öldüğünü, 25 kişinin yaralandığını duyurdu. Suriye İnsan Hakları Gözlemevi (SOHR) ise Suriye'deki saldırılarda 23 kişinin hayatını kaybettiğini bildirdi. Bu saldırılar, İran ve Suriye'den kınama açıklamalarına yol açtı.

Başbakan Sudani, ABD'nin saldırılarını "Irak'ın egemenliğine karşı yeni bir saldırganlık" olarak nitelendirerek, ABD'nin bölgedeki askeri varlığını "Irak'taki güvenlik ve istikrarı tehdit etmek" ve "Irak'ı bölgesel ve uluslararası çatışmalara dahil etmek" için bir gerekçe olarak gördüğünü belirtti. ABD'nin saldırıları öncesi Irak hükümeti ile koordinasyon iddialarını da yalanlayan Sudani, bu iddiaların "yalan" olduğunu söyledi.

ABD'nin bölgedeki eylemleri, Irak ve Suriye'deki istikrarı tehdit ederken, İran Dışişleri Bakanlığı da saldırıları "ABD açısından yeni bir maceracı ve stratejik hata" olarak değerlendirdi. Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Nasır Kenani, saldırıların bölgedeki istikrarsızlığı artıracağını ve "Irak ve Suriye'nin egemenliği ile toprak bütünlüğünün ihlali" olduğunu belirtti.

Suriye Dışişleri Bakanlığı da saldırıları kınayarak, ABD'nin bu eylemlerinin Orta Doğu'daki çatışmayı tehlikeli bir şekilde körüklediğini ifade etti. ABD, CENTCOM aracılığıyla, Kule 22 adlı üsse yapılan saldırıya karşılık olarak İran Devrim Muhafızları'na ait hedeflere yönelik saldırıları gerçekleştirdiğini duyurdu. Bu saldırılar, bölgede yeni bir çatışma dalgasının başlangıcını işaret ediyor ve bölgesel istikrarı ciddi şekilde tehdit ediyor. Irak ve Suriye'deki gelişmeler, uluslararası toplumun dikkatini bir kez daha Orta Doğu'nun karmaşık dinamiklerine çeviriyor, ancak bu kez sonuçları çok daha ölümcül ve yıkıcı olabilir.