Antalya, tarihinin en şiddetli yağışlarından birini yaşadı. Vali Hulusi Şahin'in verdiği bilgilere göre, 24 saat içinde 3 aylık yağmur düştü, sonuçları ise yürekleri dağladı. Kent, sadece doğanın gücü karşısında değil, aynı zamanda bir dayanışma ve toparlanma hikayesi yazıyor. İşte yaşanan felaketin detayları ve ardından gelen umut dolu çabalar.

Doğanın Hiddeti Antalya'da Hayatı Felç Etti

13 Şubat gecesi Antalya'yı vuran şiddetli yağmur ve dolu, Kepez ve Muratpaşa ilçelerini en çok etkileyen bölgeler oldu. Vali Şahin, bu doğal afetin acı bir bilançoyu da beraberinde getirdiğini açıkladı: Bir vatandaşımız yaşamını yitirdi, üç vatandaşımız yaralandı. Yaralıların durumunun iyi olduğu ve taburcu edildikleri belirtildi.

Devletin Hızlı Müdahalesi ve Toparlanma Çabaları

Yağışlar nedeniyle zarar gören tarım alanları, konutlar, iş yerleri ve kamu binaları için hızlı bir müdahale süreci başlatıldı. Vali Şahin, 2,783 personel, 442 araç ve diğer ekipmanlarla su tahliyesi ve temizlik çalışmalarının yapıldığını söyledi. Ayrıca, zarar gören binaların tespiti ve tahliyesi için geniş çaplı bir çalışma yürütüldüğü bilgisini paylaştı.

Zarar Görenlerin Yanında Olma Sözü

Vali, yağışlardan zarar gören tarım alanları ve hayvan kayıpları hakkında da detaylı bilgiler verdi. Cumhurbaşkanlığı ve İçişleri Bakanlığı tarafından zararların tazmini ve acil yardım için kaynak aktarılacağını duyurdu. Ayrıca, vefat eden vatandaşın ailesine yapılan yardımlar ve sosyal destek paketleri ile Antalya'nın yaralarının sarılacağı vurgulandı.

Antalya'nın Direnişi ve Umut Işığı

Antalya'da yaşanan bu felaket, doğal afetler karşısında toplumun ve devletin nasıl bir araya geldiğinin ve zorlukların üstesinden nasıl gelindiğinin canlı bir örneğini teşkil ediyor. Vali Şahin'in ifadeleri, bu zorlu süreçte dahi Antalya'nın direncinin ve toparlanma kapasitesinin altını çiziyor. Kent, devletin tüm imkanlarını seferber ederek yaşadığı zor günleri geride bırakmaya ve normal hayata dönmeye kararlı görünüyor.

Antalya'nın bu sınavı, yalnızca bir felaketin hikayesi değil, aynı zamanda bir dayanışma, kararlılık ve umut hikayesi olarak da tarihe geçiyor. Her ne kadar doğa karşısında güçsüz kalsak da, birlik ve beraberlik içinde hareket ettiğimizde üstesinden gelemeyeceğimiz hiçbir zorluk yoktur. Antalya, bu zorlu günlerde dahi geleceğe umutla bakmayı başarıyor.