Bilenler için 15 Temmuz Fetöcü cuntanın kalkışması göstere göstere geldi. Kulislerde konuştum, dost sohbetlerinde anlattım Fetö’yü…

Devletin en ilgilisinden en ilgisiz kurumuna kadar gitti değerlendirmelerim. Darbe girişiminde bulunacaklarını hatta Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a  suikast girişiminde bulunacakları değerlendirmesi yaptım.

Ve malum 15 Temmuz  günü geldi çattı. Fethullah Gülen’le özdeşleşen bu yapıya ister, “Fetullahçı Terör Örgütü”  ister, “ Paralel Devlet Yapılanması’ deyin…

Bunun adı gladyodur. Aksi tanımlar bu örgütü küçümsemek oluyor. Ki vatansızdırlar, lejyonerdirler. Bakın sırtlarında  Mustafa Kemal’in  üniforması  ile taradılar masumları. Çoluk çocuğu da kırdılar, ak saçlısını ak sakallısını da…

Acımadılar, çünkü Türkiye işgal edilecek bir memleketti. 

15 Temmuz Türkiye’nin ve Mustafa Kemal’in diriliş tarihi oldu…

Bu tarihte sınandı vatan sevgisi..

Meşum gecenin haliyle kahramanı Türk milleti...

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan  ve Başbakan Binali Yıldırım  da  milleti oluşturan fertlerden sadece iki isim.

Ancak hakkı teslim edilmesi gereken biri daha var; MHP lideri Devlet Bahçeli…

Devlet Bahçeli, 15 Temmuz akşamı Ahlatlıbel’de  günün stres ve yorgunluğunu spor yaparak attı. Ardından  makam şoförü Bahçeli’yi evine bıraktı.

Bahçeli’yi konutuna bırakan soför Demetevler semtine arkadaş ziyaretine gitti.

O sırada MHP Genel Başkan yardımcıları Şevkat Çetin ve Edip Semih Yalçın, şoföre telefonla ulaşarak Ankara’da olağanüstü hareketliliğin yaşandığını anlatarak, kendilerini almalarını istedi. Makam şoförü Çetin ve Yalçın ile birlikte Bahçeli’yi Çayyolundaki konutundan alarak Balgat’taki MHP Genel Merkezi’ne getirdi.
Bahçeli, genel merkeze gelir gelmez Başbakan Binali Yıldırım’a ulaşmaya çalıştı. Tam da bu sırada Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar’ın Özel Kalem Müdürü olduğunu söyleyen bir isem MHP’yi aradı.

Devlet Bahçeli’nin kaygıya kapılmasını gerektirecek  bir durum yaşanmadığını anlattı karşıdaki ses.

Ancak Bahçeli buna inanmadı ve malum darbeye karşı çıkan ilk bildirisini yayınladı.
Bu bildiri duyulur duyulmaz, Genelkurmay’dan bir telefon daha açıldı Bahçeli’ye…

Telefonun ucundaki ses, hiddetli, kızgın ve öfkeliydi:
“Şimdi böyle açıklama yapıyor ama 1 saat sonra göreceğiz bakalım nasıl konuşacak..”

Açık bir tehditti bu. Fetöcü cuntanın elemanı darbenin başarılı olacağını ve Bahçeli’yi başka türlü konuşturacaklarını söylüyordu.
Özel Kalem Müdürü, malum sözleri Bahçe’ye aktardı.

İşte Bahçeli,  bu tehdide tarihi bir yanıt verdi:

“Buradayım, gelsinler!”